Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.532.520

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Övünmek Için Söylemiyorum Peygamberlerin Reîsiyim

Nûreddîn Hâdırî hazretleri hadîs, nahiv, kırâat ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 747 (m. 1346) senesinde doğdu. Şam’a gidip oranın büyük âlimlerinden ilim öğrendi. Haleb’de Hanefî kadılığına getirildi. Burada fetvâlar verdi ve ders okutarak talebe yitiştirdi. 824 (m. 1421) senesinde Haleb’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kazliçeşme

Ordumuzun İstanbul önlerine dayandığı günlerdir. Henüz bahardır ama hava iyi sıcaktır. Yedikule önlerinde toplanan askerler kırbaların dibinde kalan son damlaları da yudumlar ve su sormaya başlarlar. Öyle ya bu çocuklar daha yıkanacak, paklanacak, abdest alacaklardır. Fatih bu sıkıntıyı nasıl halledeceğini düşünürken üzerinden yaban kazları geçmesin mi. Genç sultan, süvarilerden birine kuşları işaret eder. Delikanlı okuna davranır, elini sadağına atar. Fatih "Hayır, hayır!" diye fısıldar, "Onları takip et. Kim bilir, belki de bir göle uçuyorlar." Süvari bir hamlede atına çıkar, hayvanını topuklar. Artık kazlar nereye, o oraya. Kuşlar Atışalan taraflarında alçalır alçalır ve berrak sulu bir gölceğize konarlar. Delikanlı önce suyun tadına bakar, sonra matarasını doldurup ordugaha koşar. Doğrusu bu su beklenenden ziyade ve umulandan tatlıdır. Mimarlar, ustalar derhal işbaşı yapar, rütbeliler bile künk taşırlar. Çok değil 5-10 gün sonra lülelerden su akmaya başlar. Fatih bu mutluluğu paylaşmak ister, çeşme başına gelir. O sıra bir sanatkârın kitabeye "adını" kazıdığını görür. Ustaya döner "niye ama" der, "suyu bulan ben değilim ki?" Vezir araya girer ve usulünce sorar: "Peki bu çeşme kimin adı ile anılsın?"-Kazların!Öyle de olur. Çeşmenin adı "Kazlıçeşme" kalır.

Vehbi Tülek

Topal Koyun

Vehbi Tülek

31 - Mezzomorto Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

43 - Sakin Yemeyiniz, O Et Zehirlidir

Vehbi Tülek

Sultan Ahmed Han, birgün bâzı devlet erkânıyla gezmeye çıkmışlardı. Ormanlık bir yerde istirâhat ederlerken hizmetçiler bir koyun kesip, kızartarak Pâdişâha ikrâm ettiler. Sultan Ahmed Han besmele çekerek elini ete uzattığı an, Aziz Mahmûd Hüdâyi hazretleri beliriverdi. Pâdişâha; "Sultânım! Sakın yemeyiniz, o et zehirlidir." buyurdu. Etten bir mikdâr kesip, oradaki bir köpeğe verdiklerinde, köpeğin derhal öldüğü görüldü.

51 - İbn-i Haldûn'un Emîr Timur'la Görüşmesi

Vehbi Tülek

RidÂniye Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

79 - Zannedersem Ben, Hatem-ül-müluk Olacağim

Vehbi Tülek

Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Artik Serbestsiniz

Vehbi Tülek

100 - Çehrin Seferi

Vehbi Tülek

Yenişehirli Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Sünnet-i Hüdâ Ve Sünnet-i Zevâid

Nûreddin Ali Menûfi hazretleri Mâliki fıkıh âlimlerindendir. 857'de (m. 1453) Kahire'de doğdu ve burada yetişti. Celâleddin Süyûti gibi meşhur âlimlerden ilim tahsil etti. Şâziliyye tarikatına intisap etti. 939'da (m. 1532) vefat etti. İbn Sa'dûn el-Kurtubi'nin yazdığı Mâliki ilmihali olan ve el-İşârâtü'l-Ezheriyye isimli eserine şerh yazdı. Bu kitabında buyuruyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kabir Ziyâreti Eden Ibret Alarak Döner

Vehbi Tülek

Takıyyüddin Zer'i hazretleri Şafii fıkıh âlimidir. 841'de (m. 1438) Şam'da doğdu. Medrese tahsilini orada yaptıktan sonra gittiği Kahire'de İbn-i Hacer Askalâni ve birçok âlimden hadis ve fıkıh dersleri aldı. Tekrar Şam'a dönerek talebe yetiştirdi. 928 (m.1522)'de orada vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

“üç Üstâdım Imansız Gitti!”

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Vâsıtî

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Vâsıti, Maveraünnehir âlimlerindendir. Aslen Fergânelidir. Doğum târihi bilinmemektedir. Gençliğini Irak'ta geçirdi. Sonra Horasan beldelerinden Merv'e yerleşti. 932'de vefât etti. Merv şehrindeki türbesi ziyâret edilmektedir. Evliyânın büyüğü Cüneyd-i Bağdâdi ve Ebü'l-Hüseyin Nûri hazretlerinin sohbetlerinde yetişti. Birçok veli ile görüştü. Sözleri çok derin mânâlar taşırdı.

Malik El-şahbaz (malcolm X)

Vehbi Tülek

Oradakilere Doğru Yolu Gösteriniz

Vehbi Tülek

O Gâzilerle Harp Etmek Akıllıca Bir Iş Değildir

Vehbi Tülek

Ebü'l-ferec Abdülvâhid Şîrazî

Vehbi Tülek

İbn-i Berhân

Vehbi Tülek

Yeşil Kuşların Kursaklarında

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Sarik Ve Sakal

Sarik Ve Sakal

Eski elbiseli, fakir ve köse bir alim, bir kadı'nın mahkemesinde alimler sırasında üst sırada oturur. Kadı gerek giyiminden gerese tanımadığından olacak sert sert bakar. Bunun üzerine, Kadının adamı fakir alimin yanına gelerek: -Buradan kalk. Haddini bil burası senin yerin değil. Herkes meclisin üst tarafına layık olamaz. Senin yerin aşağısı.Ya git oraya otur, ya da çık git, der. Alim, bakar ki olacak gibi değil, kalkar ve aşağılarda bir yere oturur. Derken alimler fıkıh konusunda tartışmaya başlarlar:-Hayır, evet, kabul edemem, ben haklıyım, şeklinde her biri birbirine üstünlük kurma sevdasıyla mücadelelerini sürdürür her biri bir dövüş horozuna döner. Bir karmaşadır gider. Fakir alim dayanamaz kalkarak: -Lütfen bir kere de beni dinlermisiniz? Bu konuda benim de söyleyeceğim bir kaç söz var.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

Allah Nasil Misafir Edilir?

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

O Kullarına Çok Merhametlidir

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Allah Nasil Misafir Edilir?

O Kullarına Çok Merhametlidir

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek