Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.408.950

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Tasavvuf, Kalbi Sâf Yapmak, Temizlemek Demektir

Kösec Ahmed Efendi Nakşibendî meşayıhındandır. Trabzon’da doğdu. İstanbul’a giderek Mehmed Emîn Tokâdî hazretlerinin talebelerinden Seyyid Yahyâ Efendiye intisab etti. Nakşibendî yolunda yükseldikten sonra icazet verilerek Konya’ya gönderildi. 1195 (m. 1780)’de Konya’da vefat etti. “Silsile-i Hacegân fî âdab-i Ubudiyyeti'l-Âyan” isimli eseride şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Viyana MuhÂsarasi Ve Murad Giray HÂn’in İhÂneti

Yıl 1683, Eylül başları... Ordu-yi Hümâyun Viyana önlerinde... Hücum emri verilse, şehir belki 24 saatte düşecek. Ancak Serdâr-ı Ekrem Merzifonlu Kara Mustafa Paşa gereksiz yere zâyiat vermemek için, şehrin kendiliğinden teslim olmasını beklemeyi tercih ediyor. Bu arada Avrupa'nın her tarafından Viyana'yı kurtarmak için Alman ordusuna katılmak üzere çeşitli büyüklükte ordular yola çıkarılmıştır. Polonya Kralı III. Jan Sobiesky de 40 bini süvari olmak üzere yüz otuz beş bin askerle yoldadır ve Alman ordusuyla birleşmek üzeredir. Ne var ki, ordusunun gücünden son derece emin olan ve müttefikleri âdeta küçümseyen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, Tuna üzerindeki İskender köprüsünü korumakla vazifelendirdiği Kırım Hân'ı Murad Giray'ın, kendisine karşı derin bir kin beslediğinden habersizdir.

Vehbi Tülek

Ev Sahibinin İşine Karişilmaz

Vehbi Tülek

Hayirsiz Ve Bahtsiz İsem

Vehbi Tülek

Dari Ekmek

Vehbi Tülek

Padişahlardan biri maiyetiyle birlikte bir gezintiye çıkmıştı. Yolu üzerindeki bir köyde çok yaşlı bir adamın tarlasına fidan dikmekle meşgul olduğunu gördü. İhtiyara uzaktan seslendi:- Baba, sen ne diye fidan dikmeye uğraşıyorsun? Maşallah yaşını yaşamışsın, bu diktiğin fidanların meyvesinden herhalde yiyemezsin. İhtiyar cevap verdi: - Bu diktiğim fidanların meyvesini bizim yememiz şart değil evlat. Biz nasıl bizden öncekilerin diktiği fidanların meyvesinden yedikse, bizim diktiğimiz fidanların meyvesini de bizden sonrakiler yer.

PiyÂle Paşa Ve Malta Seferi

Vehbi Tülek

78 - Orhan Gazi Ve Kesik Baş

Vehbi Tülek

İslamiyet Dersi

Vehbi Tülek

Vasif Efendi İspanya’da

Vehbi Tülek

26 - Şehitler Hakki İçin

Vehbi Tülek

Yirmisekiz Mehmed Çelebi Ve Parisde Opera

Vehbi Tülek

Patrona Halil Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Süleyman Aleyhisselâm

Süleyman aleyhisselâm, Beyt-ül-Makdis'e girip, bir yıl, iki yıl, bir veya iki ay yahut daha az ve daha çok ibâdetle meşgul olurdu. Yiyecek ve içeceğini yanında getirirdi. Yine vefatına yakın oraya girdi. Her sabah geldiğinde, mihrabında bir fidanın bittiğini görürdü. Hazreti Süleyman ona, ismini ve faydasını suâl ederdi. Eğer dikilecek bir fidan ise, onu çıkartıp başka bir yere diktirir, ismini, faydasını, zararını ve tıbda ne işe yaradığını da üzerine yazdırırdı...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İlim Kaledir, Cehâlet Ise Meçhûldür!

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Belhi hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Adı Muhammed bin Fadl'dır. Türkistan'da Belh'te doğdu. Semerkand'a giderek Muhammed bin Fadl, Ahmed bin Hadraveyh'in talebesi olup, daha birçok âlimin sohbetinde bulundu. Semerkand'da kadılık yaptı. 931 (H.319) senesinde burada vefât etti.

Kur’ân-ı Kerîmi, Hakkını Vererek Okumak

Vehbi Tülek

Âmir Oğullarından Evs Bin Hârise

Vehbi Tülek

Abdurrahmân Cevzi, Hanbeli fıkıh âlimidir. 1114'te doğup, 1202'de Bağdat'ta vefat etti. "Ebül-ferec ibni Cevzi" adı ile meşhurdur. Tefsir, hadis ve Hanbeli fıkıh ve tarih bilgilerinde derin âlim idi. Yüzden fazla kitap yazdı. "El-mugni" tefsiri meşhurdur...

Vakıf, Ibâdet Değil "kurbet"tir

Vehbi Tülek

Abdurrahmân Bin Me’mûn

Vehbi Tülek

İmânı Kavi Ümmi!..

Vehbi Tülek

Kime Tâbi Isen Onun Kulu Olursun

Vehbi Tülek

İmamzade Esad Efendi

Vehbi Tülek

Kişide Ihlâs Ve Pişmanlık Bulunursa, Allah Affeder

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Ramazan... Cuma günü... Cuma vakti... Cami... Cemaat tek tük camiye girmekte. İmam kürsüde... Girenlerin arasında... O... Hızır... Hızır aleyhisselam da genç ihtiyar arasında onlardan biri gibi gidiyor bir köşeye oturuyor. Kürsüde imam sohbete başlıyor... Hızır'ın yanına kırklarında bir adam gelip oturuyor. Cami yavaş yavaş dolmakta. Adam, bir müddet sonra uyuklar bir vaziyette sallanıyor, ha uyudu ha uyuyacak. Hızır aleyhisselam adamı dürtüklüyor: -Uyuyacaksın, der.Adam: -Uyumam, beni rahat bırak. Hızır aleyhisselam ses etmez, ancak ezan okundu okunacak, adam ha uyudu ha uyuyacak, bir daha dürtükleyerek: -Uyuyacaksın dedim, der.Adam: -Ben de sana uyumam, beni rahat bırak dedim. Rahat bırak beni. Rahat bırak yoksa, Hızır olduğunu söylerim. Buradan çıkamazsın. Bu kalabalık sakalında bir tel bırakmaz. Hızır aleyhisselam susar ve gözlerine kapar, boynunu büker Allah'a yönelerek: -Ya Rabbim! Bu nasıl iştir. Bu kulun benim kim olduğumu bildi. Bu nasıl iştir ki bendeki listede bunun ismi yok. Cevap gelir: -Sana verilen listede beni sevenlerin isimleri var. O ise benim sevdiklerimden...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Bize Teveccüh Edin

İsmail Hakki Efendi

Bunlar Şarapti

Dört Şey Mühimdir

Örümcek Ağı

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek