1001 Osmanlı Hikayesi
• 11.07.2005
Vehbi Tülek
Koca Râgıp Paşa hem vezir, hem de kitap te'lifiyle uğraşan takvâ sâhibi âlim bir zât idi. Halkın arasından geldiği için, vezirliği esnasında sık sık İstanbul sokaklarında dolaşır, insanlarla konuşurmuş. Nüktedân, şakacı ve âlicenap bir mizâcı varmış. Bir gün yanında birkaç devletlü ile Bayezit'ten Aksaray'a doğru giderlerken arkadaşlarından biri ona, yolları üzerindeki Kuyucu Murad Paşa türbesinde, sözünü dudaktan esirgemeyen bir türbedâr bulunduğunu söylemiş. Paşa, biraz sonra türbeden içeri dalmış. Tabii diğerleri de... Türbedâr, sadrâzamın geldiğini görünce pek sevinmiş ve onu elinden geldiğince ağırlamış. Lâkin o gün paşanın muzipliği üzerindedir ve adamı sinirlendirip sözdeki cesâretini görmek ister. Sonra aralarında şu konuşma cereyan eder: