Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
(Rahmetullahi Aleyh)
e-Gazete (Bugün)
Bizim Sayfa (Bugün)
16.488.848
Caliyet-ül Ekdar
Silsile-i Aliyye Büyükleri
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
I.Dünya savaşından evvel Bab-ı Ali'de hukuk müşâviri olan Kont Ostrolog anlatıyor: İngilizlerin, Kut-ül Amare yenilgisini takip eden günlerde, Londra'da büyük bir harp meclisi toplandı. Doğu müsteşarı olmam dolayısıyla ben de bulundum... Başbakan Lloyd George şöyle dedi: "Efendiler, ben bir şeyi anlayamıyorum: Bizim medeni milletlerin orduları savaşta barbarlığa yaklaşıyor. Barbar saydığımız Türk orduları ise, savaşta medenileşiyor. Irak kumandanımız bildiriyor ki, Türkler esirlerimizin istirahatini fevkalâde te'min ediyorlarmış. Yaralılarımızı imkânları nisbetinde tedavi ediyor ve şefkat gösteriyorlarmış. İşte bu davranış larının sebebini bir türlü anlayamıyorum..." Daha sonra savaş bakanı söz alarak şunları söyledi:
Birinci Murâd Hanın İzmit ve Bursa sancak beyliklerinde maiyyetinde bulunan Lala Şâhin, Rumeli'de fetihlerin başlaması üzerine Süleymân Paşanın emrinde vazife aldı. Çorlu ve Lüleburgaz'ın fetihlerinde bulundu. Birinci Murâd Hanın, sultan olmasıyla kendisine beyler beyilik verildi. Bundan sonra, ordu kumandanı olarak vazife yaptı. 1361'de Edirne'nin fethine Rumeli Beylerbeyi olarak katıldı ve Zağra'yı fethetti. 1361'de kurulan yeniçeri ocağı fikrinin öncülüğünde bulundu. 1364'te müttefik Balkan Haçlı ordusuna karşı Sırpsındığı Harbine katıldı. 1366'da Kuzeybatı Balkanlara karşı başlatılan harekâta kumandanlık edip, Bulgaristan'daki Samaku ve İhtiman'a akın yaptı. Kırk kilise (bugünkü Kırklareli), Vize, Samaku, İhtiman feth edildi.
Ebu Muhammed bin İdris hazretleri Kûfe'nin tanınmış hadis ve kıraat âlimidir. 120 (m. 738)'de doğdu. İmam-ı Mâlik onun hem dostu, hem de hocasıydı; bununla birlikte kendisinden hadis rivayet etmiştir. 192 (808)'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:
Ebû Abdullah Mukri hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Abdullah Harrâz ve Ahmed bin Hanbel'in oğlu Abdullah'ın talebesidir. Evliyânın meşhurlarından Cüneyd-i Bağdâdi'yi gördü. 976 (H.366) senesinde Nişâbûr'da vefât etti. Hocalarından Abdullah Harrâz ona şöyle nasihat etmiştir:
Geçmiş ümmetlerde gurbete çalışmaya giden üç arkadaş, bir ara yoğun bir yağmura mâruz kalınca yol kenarındaki bir mağaraya sığınırlar. Ne var ki, karşı dağdan, düşen yıldırım sebebiyle kopup yuvarlanan bir taş gelir, içinde bulundukları mağaranın kapısına sıkışıp kalır.
İçeride bulunan üç arkadaş korkup düşünmeye başlarlar. Nasıl çıkacaklar kapanmış olan mağaradan? Biri der ki: Bu belâdan kurtulmamızın bir çâresi olabilir. O da, Rabbimizin rızâsı için yapmış olduğumuz iyilikler. Gelin bunları şefaatçı yapıp buradan kurtulmayı Rabbimizden dileyelim.