Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.449.826

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İlmin Kiymeti

Sultan İkinci Bâyezid Hanla bir sefere çıkmıştık. O zaman vezir, Halil Paşanın oğlu İbrâhim Paşaydı. Şanlı, değerli bir vezirdi. Bu zamanda Ahmed ibni Evrenos adında bir kumandan vardı. Kumandanlardan hiç biri onun önüne geçemez, bir mecliste ondan ileri oturamazdı. Ben ise vezirin ve bu kumandanın huzûrunda ayakta, esas vaziyette dururdum. Bir defâsında eski elbiseler giyinmiş bir âlim geldi. Bu kumandanlardan da yüksek yere oturdu ve kimse ona mâni olmadı. Buna çok hayret ettim. Arkadaşlarımdan birine kumandandan da yüksek oturan bu zâtın kim olduğunu sordum. Filibe Medresesi müderrisi âlim Molla Lütfi'dir, dedi. Ne kadar maaş alır, dedim. Otuz dirhem, dedi. Makâmı bu kadar yüksek olan bu kumandandan yukarı nasıl oturur dedim. Âlimler ilimlerinden dolayı tâzim ve takdim olunur, hürmet görürler. Geri bırakılırsa bu kumandan ve vezir buna râzı olmazlar, dedi. Düşündüm. Ben bu kumandan derecesine çıkamam, ama çalışır, gayret edersem şu âlim gibi olurum, dedim ve ilim tahsiline niyet ettim. Seferden dönünce o âlimin huzûruna gittim. SonraEdirne'deki Dârülhadis müderrisliği bu zâta verildi. Ondan Metâli Şerhi'nin hâşiyelerini (açıklama ve ilâvelerini) okudum."

Vehbi Tülek

Fatih’in Adaleti

Vehbi Tülek

Bursa İpeği

Vehbi Tülek

30 - Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Büyük İslâm âlimi Mevlânâ Şemseddin Fenâri'nin ömrünün sonlarına doğru gözlerine perde geldi. Göremez oldu. Sultanın veziri olan Hacı İvâz Paşa bir konuda Molla Fenâri'ye kızmıştı. Gözleri görmez olunca, laf olsun diye; "Dilerim ki, o âmâ ihtiyârın namazını ben kıldırayım." demişti. Bu söz Molla Fenâri'nin kulağına ulaşınca; "Ol kimse câhildir. Cenâze namazını kıldırmayı beceremez. Cenâb-ı Hakk'ın kapısından ümidim şudur ki, bana hemen şifâ buyurup, onu âmâ eyleye ve ben onun namazını edâ edeyim." dedi.

İngiliz Kraliçesi I. Elizabeth Osmanli Himayesinde

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Murad Ve Şücaeddin Karamani

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman Ve Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Parlayan Kiliç

Vehbi Tülek

Öyleyse Sultanimizi Üzme !

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

Nadir Şah Ve I. Mahmûd Han

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

ay­rı Düş­müş ­bir Garî­bim...

Emir-ül mü'mi­nin haz­re­ti Ali "ra­dı­yal­la­hü teâ­lâ anh" âhi­re­te se­fer et­ti ve Ha­san ve Hü­se­yin "ra­dı­yal­la­hü teâ­lâ an­hü­mâ" haz­ret­le­ri mer­kad-ı şe­ri­fi­ne [me­zâ­rı­na] def­net­ti­ler... Ge­ri dö­ner­ken, yol­da bir fa­ki­re rast gel­di­ler. Ha­zin ses ile fi­gân edi­yor­du. Hâ­li­ni sor­duk­la­rın­da, ce­vâb ver­di ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Daygam Bin Mâlik

Vehbi Tülek

Daygam bin Mâlik hazretleri, evliyânın büyüklerindendir. Doğum, vefât yeri ve târihleri kesin olarak bilinmemektedir. Çok iyi bir terbiye ile yetişti. Annesi kendisi ile çok ilgilenirdi. Oğlunun Allah sevgisinden çeşme gibi akan gözyaşlarını gördükçe o da kendini tutamayıp ağlardı. Çok ibâdet ederdi...

Tövbe, Akıllı Kimsenin Ihtiyâcı Olan Bir Şeydir

Vehbi Tülek

Ebü’l-avn Celcûlî

Vehbi Tülek

Ebü'l-Avn Celcûli rahmetullahi aleyh, evliyânın büyüklerindendir. Aslen Gazzelidir. Filistin'de Celcûlya isimli köye yerleşti. 910 (m. 1504)'de Remle'de vefât etti. Vefatından kısa bir zaman evvel ölüm hallerinden şöyle anlattı:

Kim, Allah'a Isyan Edenleri Beğenirse

Vehbi Tülek

Muğlalı Mustafa Efendi

Vehbi Tülek

Pişmanlık Içinde Olan Insanlara Ne Mutlu!

Vehbi Tülek

Hoca Sâdeddin Efendi

Vehbi Tülek

İbâdetlerin Boşa Gitmemesi Için

Vehbi Tülek

İbrâhim Bin Edhem Hazretlerinin Oğlu

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir


Ma'rûf-ı Kerhi Hazretlerinin bir dayısı şehrin vâlisi idi. Vâli, bir gün şehrin kenar mahallelerini dolaşıyordu. Ma'rûf'u bir kenarda oturmuş ekmek yerken gördü. Önünde de bir köpek vardı. Bir lokma kendi yiyor, bir lokma da köpeğin ağzına veriyordu.
Dayısı,
- Köpekle birlikte yemeğe utanmıyor musun dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Derdi Olan Neylesin?

Tüccarin Rüyasi

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Sarik Ve Sakal

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Kadin Akli

Vehbi Tülek

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek