Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.451.361

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İlk Türk Uçağinin Uçuşu

İlk Türk uçağının uçuşu, Sultan Mehmet Reşat Hân'ın 27 Nisan 1912 tarihindeki cülus töreninde yapılmıştır. Bir Fransız okulu olan Bleriot Uçuş Okulu'ndan 1912 yılında mezun olan Yüzbaşı Feza ve Teğmen Kenan Bey, Tayyare Mektebi'nde göreve başlamışlardı. Bu iki pilotun, Fransa'dan yeni alınan Deperdessin marka iki adet çift kişilik bir uçakla deneme uçuşu yapmalarına karar verilmişti. Fakat şiddetli bir fırtına sonucu Yeşilköy'de bulunan uçakların üzerindeki sundurmalar yıkılarak, uçaklar kullanılmayacak hâle gelmişti. Bu sebeple alınan bu ilk uçaklar uçurulamamıştır.Bunun üzerine birkaç ay sonra, Fransız uçak fabrikasıyla yapılan sözleşmeyle 30 000 franka yeni bir uçak satın alınmıştı. Uçağın 27 Nisan'da yapılacak olan cülus törenindeki şenlik lere katılması isteniyordu. 26 Nisan'da pilot Gordon Bell idaresinde İstanbul'a gelen uçak, Yeşilköy'den havalanarak İstanbul üzerinde 45 dakikalık bir deneme uçuşu yaptı. Cülus törenine katılmak için gelen Mehmet Reşat Hân, törenin yapılacağı yer olan Hürriyet-i Ebediyye tepesine (Okmeydanı) ulaştığında, Gordon Bell tarafından kullanılan uçak da 13.20'de Yeşilköy'den havalanmış, 13.30'da tören alanına ulaşarak tören kıtaları üzerinde resmi geçide katılmıştırvvv

Vehbi Tülek

Bir Kaşik Tuz

Vehbi Tülek

Barbaroszade Hasan Paşa

Vehbi Tülek

Hirka-i Saadet Merasimi

Vehbi Tülek

Topkapı Sarayı'nın Hırka-i Saâdet dâiresinde bulunan Peygamber efendimize ve yakınları na ait olan Mukaddes Emânetler, Osmanlı Devleti zamanında her Ramazan ayının 15'inde ziyâret olunurdu. Bu ziyâretten birkaç gün önce Mukaddes Emânetler'in bulunduğu taht odası nın temizliği büyük bir hürmetle yapılır, padişah başta olmak üzere Has oda ağaları Mukaddes Emânetleri Taht Odasından Revân Odasına taşırlardı. Bu taşıma esnasında pâdişah da Has oda ağaları gibi hizmette bulunur, herhangi bir sebeple bu törende bulunamazsa maiyetinden birini gönderirdi. Ayın 14'ünde merasimde bulunacaklara dâvet tezkereleri gönderilirdi. Dâvetliler ertesi gün öğle namazından sonra Bâbüs-saâde'ye gelerek sadrazamı beklerlerdi. Sadrazam Bâbü's-sa'âde'ye geldiği zaman Silâhdar ağa tarafından karşılanır, Silâhtar ağa sadrazamın sağına, Has oda başı da soluna geçerdi. Şeyhülislâmın da yanına birer Has oda ağası gelirdi. Sadrazam ve şeyhülislâm yanlarında bulunan ağalarla birlikte Bâbüs-saâde'den içeri girerler, Arz Odası geçildiği zaman, Bâbüs-saâde önünde bulunan davetliler de protokol sıralarına göre Hırka-i Saâdet'in ziyaret olunacağı yere gelirlerdi. Burada herkes ayakta dururdu. Hırka-i Saâdet sandığının karşısında aşir okuyacak olan birinci ve ikinci imamlarla ayakta duramıyacak kadar ihtiyarsa Şeyhülislâmın oturmasına müsaade edilir. Aşir okunduktan sonra padişah Hırka-i Saâdet sandığını açar. Başta sadrazam ve şeyhülislâm olmak üzere diğer dâvet olunanlar protokol sıralarına göre teker teker gidip Hazret-i Peygamberin Hırkası'na yüz sürerlerdi. Bundan sonra hazır bulunan şeyhlerin herbiri sandığın karşısında yer alırlar, duâ ederlerdi.

Eğri Seferi Ve Şemseddin Sivasi Hazretleri

Vehbi Tülek

Akbiyik Sultan Ve Fatih

Vehbi Tülek

107 - Koca Yusuf Paşa Ve Şebeş Zaferi

Vehbi Tülek

Ordusunun Başinda Sefere Çikan Son Osmanli Padişahi

Vehbi Tülek

Bizler AsÂkir-i OsmÂni’yiz

Vehbi Tülek

Hukuk Her Şeyin Üstündedir

Vehbi Tülek

Hasan Can’in Tabiri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ahmed Gaznevî

Ahmed Gaznevi hazretleri Hanefi fıkıh ve usûl âlimidir. 593 (m. 1197) senesinde Haleb'de vefât etti.
Bu mübarek zat, "Mukaddimet-ül-Gazneviyye" isimli çok kıymetli kitabında buyuruyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allah Adamlarının Anıldığı Yere Rahmet-i Ilâhî Yağar!

Vehbi Tülek

İmam-ı Yâfiî hazretleri Şâfiî mezhebi fıkıh âlimlerinden ve evliyâdandır. 1298 (H.698) senesinde Yemen'in Aden şehrinde doğdu. Burada ve sonra Mekke'de zamanın büyük âlimlerinden fıkıh ilmi tahsil etti. Sonra da Mısır'a giderek Şeyh Abdullah el-Menûfî'nin sohbetlerinde bulundu. Tasavvuf yolunda ilerleyip evliyâlık derecelerine ulaştı. 1367 (H.768)'de Mekke'de vefât etti. İmâm-ı Yâfiî hazretleri bir sohbetinde buyurdu ki:

Mümin, Niyetini Iyi Ve Doğru Yapmalıdır

Vehbi Tülek

İmamzâde Buhârî

Vehbi Tülek

mamzâde Buhâri hazretleri Hanefi fıkıh âlimidir. 491'de (m. 1098) Buha­ra'da doğdu. Ebü'l-Kâsım Gülâbâdi'ye talebe oldu ve fıkıh tahsil etti. Sonra Hâce Yûsuf-i Hemedâni'ye intisab ederek tasavvufta ilerledi. 573 (m.1177)'de vefat etti. Şir'atü'I-İsIâm adlı eseri meşhurdur. Bu eserinde "Yeme içme adabı" hakkında buyuruyor ki:

kâdılkudât Ebü'l-behterî

Vehbi Tülek

Hiç Kimse Ölümden Kurtulamayacaktır

Vehbi Tülek

“vallâhi Muhammed Beni Öldürdü!..”

Vehbi Tülek

Dalâlette Olan Amcan Öldü

Vehbi Tülek

Zeyneddin Muhammed Ebu’s-sürûr

Vehbi Tülek

Farzları Ve Harâmları Öğrenmek De Farzdır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bana Delil Getir

Bana Delil Getir

Vaktiyle, Horasan'da Seyyidlerden biri ölür ve geride Seyyide bir hanımı ile birkaç kız çocuğu kalır. Bir müddet sonra iyice fakir duruma düşerler, bu yüzden çevrenin hakaretlerine maruz kalmamak için yurtlarından göçerler. Yolda bakımsız bir mescide sığınırlar. Dul hanım, çocuklarını burada bırakıp yiyecek bir şey bulmaya çıkar. Şehirde dindarlığı ile tanınan bir zengine gider. Durumunu anlatır, fakat adam "Seyyid olduğunuzu nereden bilelim, elinizde delil var mı?" diyerek kadını eli boş çevirir.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Allah Nasil Misafir Edilir?

Abdullah-i EnsÂrî

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Vehbi Tülek