Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.216.319

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Resulullah'ı Severse Allah'ın Ihsanına Kavuşur

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

16 - Yavuz Ve Sina Çölü

Yavuz Sultan Selim'in iki atı vardı: Akduman ve Karaduman. Sulh zamanlarında Akduman'la dolaşırdı. Harpte ise Karaduman'a binerdi. İkisi de çok cins Arap atlarıydı. Akduman'ın kuyruğu ve yeleleri pek gösterişliydi. Karaduman ise, uzun bacaklı ve daha kuvvetliydi. Alnı ak akıtmalı, ayakları sekiliydi. Hiçbir yarışta onu geçen görül memişti. Güzel bir sonbahar sabahı, Cihan Padişahı Yavuz Selim Han at gezintisi yapıyordu. Yanında can yoldaşı Hasan Can bulunuyordu. Yavuz'un, Allah, Peygamber ve atlarından sonra en sevdiği insandı. Gizli ve açık müşküllerini sadece onunla dertleşirdi. Fakat Hasan Can merak içindeydi. Çünkü büyük Padişah, bugün Karaduman'a binmişti.

Vehbi Tülek

İngiliz Kraliçesi I. Elizabeth Osmanli Himayesinde

Vehbi Tülek

Derya Üzre Cami

Vehbi Tülek

Beş Yüz Beş Kuruş

Vehbi Tülek

Rodos adasında bir Konsolos Hıristiyan halkını devamlı hükümet aleyhine kışkırtırmış. Durumdan haberdar olan Kaptan-ı derya Çengeloğlu Tahir Paşa, Konsolosu birkaç kez:"Size buranın havası pek yaramıyor," diyerek kibarca uyarmış. Konsolos, bu uyarıları hiç dikkate almadığı gibi faaliyetini de kendi çapında sürdürmeye devam etmiş. Paşa bu duruma daha çok sinirlenerek Konsolosun adadan ayrılmasına vesile olacak olan şu sözleri söylemiş:"Siz beni beş yüz beş kuruş zarar ettireceksiniz. Sizi vurup öldürmesi için önce beş yüz kuruşa bir köle alacağım. O seni öldürdükten sonra da beş kuruşa bir ip alıp köleyi asacağım."

Hattat Abdullah Zühdi Efendi

Vehbi Tülek

6 - Turgut Reis'in Esaret Yillari

Vehbi Tülek

Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Bu Devletin Ayakta Kalmasi İçin

Vehbi Tülek

76 - İstanbul'un Manevi Fatihi

Vehbi Tülek

Osmanli Devlet Teşkilatini Yeniden Kuran Sadrazam

Vehbi Tülek

Sultanlar RikÂbinda Yürüsün!

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Merhamet Ediniz Ki, Merhamet Olunasınız

Şihâbüddin Ahmed ibn-i Hilâl hazretleri hadis âlimidir. 714'te (m. 1314) Kudüs'te doğdu. Kudüs, Şam ve Kahire gibi ilim merkezlerinde hadis öğrendi ve bu sahada temayüz etti. 765'te (m. 1364) Mısır'da ve­fat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Lâ Ilâhe Illallah" Yüce Bir Sözdür

Vehbi Tülek

Ebü'l-Feth Ahmed Gazâlî hazretleri evliyânın büyüklerinden ve fıkıh âlimlerindendir. İmâm-ı Gazâlî hazretlerinin kardeşidir. İran’da Kazvin'de doğdu. Küçük yaşta ilim öğrenmeye başladı. Zamânındaki âlimlerin sohbetlerinde bulundu. Pek çok tasavvuf ehlini ziyâret edip, hizmet etti. Sonra Bağdât'ta vaaz meclisi kurdu. 1126 (H.520) senesinde Kazvin'de vefât etti. Ahmed Gazâlî hazretleri vaazlarının birinde Lâ ilâhe illallah lafzının faziletini şöyle anlattı:

Edebi Öğrendiğin Zâta Karşı Edepli Ol

Vehbi Tülek

Tecvîd Ve Kırâat Üstâdı Muhyiddîn Niksârî

Vehbi Tülek

Muhyiddin Niksâri, Osmanlı devri âlimlerindendir. Doğum târihi bilinmemektedir. 901 (m. 1460) senesinde İstanbul'da vefât etti. Şeyh Vefâ türbesi yanına defnedildi...

Nurlu Seyyid Muhammed Sâlih

Vehbi Tülek

Şeyh Sinan Efendi

Vehbi Tülek

Helale Harama Riayet Etmek

Vehbi Tülek

Teyemmüme Başlarken Niyet Etmek Farzdır

Vehbi Tülek

Kur'ân-ı Kerim Okurken Edeplerine Dikkat Etmeli

Vehbi Tülek

Ömer Bin Arslan Bülkinî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Abdullah El-acemî

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Geç Gelen Kurtarıcı

Her Şeyi Göze Almıştı!

Örümcek Ağı

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Kum Ve Kaya

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek