Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.559.030

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ehl-i Sünnet Itikadının Temel Esasları

İshâk bin Muhammed Semerkandî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Semerkand’da doğdu. Fıkıh ve kelâm ilmini, meşhûr âlim Ebû Mensûr Muhammed Mâtürîdî’den tahsil etti. Ebû Bekr Verrâk ve zamanındaki Belh evliyâsı ile sohbet etti ve onlardan tasavvuf ilmini öğrendi. 342 (m. 953) senesinde vefât etti. Çok kitap yazdı. Eserlerinden “es-Sevâd-ül-a’zam” kitabında, bir insanın “Ehl-i sünnet vel cemâatten olabilmesi için, altmışbir temel esâsı kabûllenmesi gerekir. Bu temel esaslardan bazıları şunlardır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kanli Zarf

27 Mart 1916 tarihinde, Irak Cephesi Felâhiye Muhârebesi'nde boğazından ağır yaralanan 18. Kolordu, 51. Tümen, 9. Alay emir subayı İstanbullu üsteğmen Muzaffer, hayatının son dakikalarına geldiğini görünce, sükûnetle son görevini yapmaya başlamış ve konuşamadığından cebinden çıkardığı bir mektup zarfının üzerine, kurşun kalemle önce: Kıble ne yöndedir?" diye yazıp o tarafa dönerek, kalbindeki şehâdeti dille söyleyeme diğinden, kana boyanan zarfın ortasına, okunaklı bir şekilde kelime-i şehâdet-i yazdıktan sonra, zarfın üç yerine; "Bölük cihada devam etsin! Benim kanım da yerde kalmasın!" cümlesini yazmış, ikisini imzalayıp üçüncüyü imzalayamadan son nefesini vermiştir.
Muzaffer efendinin bu yüce davranışı, yâni bir Türk subayının hareketi olan o kanlı zarf, Askeri Müze'ye gönderilerek, Türk çocuklarına ve gelecek nesillere cevher değerinde bir miras olmuştur. 6. Ordu Komutanı Halil (11 Temmuz 1916)

Vehbi Tülek

Bayezid Camiinde İlk Namaz

Vehbi Tülek

Gemiler Karadan Yürüdü

Vehbi Tülek

17 - Korkma!

Vehbi Tülek

Sinop'ta medfûn bulunan ve Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi'nin talebesi olan Mahmûd Kefevi hocasının şu kerâmetini anlattı:"Gemiye binip İstanbul'a gitmek üzere yola çıktık. Ben o zaman gençtim ve bu benim ilk yolculuğumdu. Hoş bir rüzgârla dört gün gittik. Sonra şiddetli bir rüzgârla deniz kabardı. Dalgalar her taraftan vurmaya başladı. Gemide bulunanlar korku, dehşet ve ümitsizlik içinde bâzı mal ve eşyâlarını denize attılar. Bu ızdırap ve sıkıntı bana da ümitsizlik vermeye başladı. Hocam Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi, geminin alt katında sâkin ve telaşsız bir halde oturuyor du. Dalgaların şiddetli vuruşları gemide bulunanların ve benim korkumu iyice arttırdı. Hocam bana bakıp; "Korkma! Allahü teâlâ bizi kurtaracak ve biz Erikli Kasabasının doğu tarafındaki Hacı Baba Dergâhında kuşluk vakti oturup süt içeceğiz ve incir yiyeceğiz." buyurdu.

Osmanli Paşasinin Siyaseti

Vehbi Tülek

62 - İşte Gerçek Bir Gelin Alayi

Vehbi Tülek

Bu Asker Sağ Oldukça Bu Kale Size Verilmez

Vehbi Tülek

107 - Koca Yusuf Paşa Ve Şebeş Zaferi

Vehbi Tülek

Çelebi Mehmed Ve Molla Ali

Vehbi Tülek

Benim Gözüm Göreceklerini Gördü

Vehbi Tülek

Sultan Abdülhamid’in Hal’i

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Onlar, Malını Ilim Elde Etmek Için Harcardı

Abdullah Uşşakî Efendi âlim ve evliyânın büyüklerindendir. Balıkesir’de doğdu. 20 yaşına kadar memleketinin ulemasından âlet ilimlerini öğrendikten sonra İstanbul'a gelerek tahsilini tamamlamak üzere çeşitli medreselerde meşhur âlimlerin derslerine devam etti. Mezun olduktan sonra bazı devlet hizmetlerinde bulundu. Edirne'de memur iken Şeyh Cemaleddin Uşşakî hazretlerine intisab ederek tasavvufta yüksek derecelere ulaştı. İcazet verilerek memleketine gönderildi. Burada çok talebe yetiştirdi. 1196 (m. 1781)’de Balıkesir’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Belki Hakkımızda Hayırlısı Budur

Vehbi Tülek

Mesrûk bin el-Ecdâ Tâbiinden meşhûr fıkıh ve hadis âlimidir. Yemen'de doğdu. Hazret-i Ebû Bekir "radıyallahü anh" zamânında Medine-i münevvereye geldi. Daha sonra Kûfe'ye yerleşti. 683 (H.63)'te orada vefat etti. Eshab-ı kiramdan bazılarını ve bilhassa Hulefa-i Raşidini "radıyallahü anhüm" görüp hadis-i şerif öğrendi.

Doğru Sözlü Tüccara Müjdeler Olsun

Vehbi Tülek

Ahmed Nâmıkî Câmî

Vehbi Tülek

Ahmed Nâmıki Câmi hazretleri, Horasan'ın büyük velilerindendir. 1049 (H.441) senesinde doğdu. Ümmiydi. Yâni okula gitmemişti. Yirmi iki yaşında iken tövbe etmek nasib oldu. O yaşa kadar arkadaşları ile zevk ü sefâ içinde yiyip içerdi. 22 yaşında bütün günahlarına tövbe etti ve senelerce dağda yalnız başına yaşadı. Sonra şehre gelip talebe yetiştirmeye başladı...

Ahmed Zühdü Paşa

Vehbi Tülek

Sen, Kendini Övdüğün Gibisin Allahım

Vehbi Tülek

fakih Osman Osman Tavilî

Vehbi Tülek

armağanî Mehmet Efendi

Vehbi Tülek

Faiz, Dinimizde Kati Haramlardandır

Vehbi Tülek

İyilere Karşı Da, Kötülere Karşı Da Edepli Ol!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bana Delil Getir

Bana Delil Getir

Vaktiyle, Horasan'da Seyyidlerden biri ölür ve geride Seyyide bir hanımı ile birkaç kız çocuğu kalır. Bir müddet sonra iyice fakir duruma düşerler, bu yüzden çevrenin hakaretlerine maruz kalmamak için yurtlarından göçerler. Yolda bakımsız bir mescide sığınırlar. Dul hanım, çocuklarını burada bırakıp yiyecek bir şey bulmaya çıkar. Şehirde dindarlığı ile tanınan bir zengine gider. Durumunu anlatır, fakat adam "Seyyid olduğunuzu nereden bilelim, elinizde delil var mı?" diyerek kadını eli boş çevirir.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek

Kabahat Kilincin Midir?

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

At Hirsizi

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

"encümen-i Bîzebân"

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek