Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.548.830

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kûfe Kadısı Ebû Amr-ı Hafs

Ebû Amr-ı Hafs hazretleri, Hanefî mezhebi imamlarındandır. 117 (m. 735) târihinde doğdu. 198 (m. 809)’da Kûfe’de vefât etti. İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin talebesi olup, ondan fıkıh ilmi tahsil etti. Halife Hârûn Reşîd zamanında Bağdâd’ın bir mahallesinde iki sene kadılık yaptı. Daha sonra bu vazîfeden Kûfe kadılığına verildi. Onüç sene Kûfe’de kadılık yaptı. Muhammed bin Hamîd’in verdiği habere göre kadı olması şöyle olmuştur:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

108 - Sarikamiş Kahramanlari

I. Dünya savaşında çarpıştığımız cephelerden biri de Doğu cephesi. Buradaki en önemli hadise olan Sarıkamış harekatı bir kış günü başlamıştı: 24 Aralık 1914. O tarihte yürüyüşe geçen başkumandan vekili Enver Paşa kumandasındaki Osmanlı ordusu, Erzurum yoluyla Kalaboğazı ve Keşer dağlarını aşarak Bardız'a gelmişti. Oradan ikiye ayrılıp, bir kol Soğanlı dağ larından, diğer kol da Allahüekber dağlarından Selim köyü yolu ile Kars'a ilerledi. Gayesi, Rus ordusuna karşı Kars-Sarıkamış demiryolu hattını kesmekti. Fakat erli halkın deyimiyle "Felek yar olmadı!" Moskof'un tabii yardımcısı olan dondurucu kış soğuğu Türk ordusunu perişan etti. 90.000 Mehmetçik, daha düşmanla karşılaşmadan karlar altında dondu! (25 Aralık 1914)

Vehbi Tülek

Bir Şehîdin Son Sözleri

Vehbi Tülek

Toprak Taşimaya Giderüm

Vehbi Tülek

Kabakçi Mustafa İsyÂni

Vehbi Tülek

On sekizinci yüzyılın başlarında Osmanlı Devleti içte ve dışta çeşitli düşmanlarla mücâdele ediyordu. 1789 Fransız ihtilâlinden sonra Avrupa'da meydana gelen olaylar Osmanlı ülkesini etkilemedi. Hattâ Sultan Üçüncü Selim Han "Nizâm-ı Cedid" adı ile askeri, mülki, idâri, ticâri, içtimâi ve siyâsi bir dizi ıslâhât teşebbüslerine girişerek devlete yeni bir hayâtiyet ve canlılık getirdi. Bu durum Rusya, Fransa ve İngiltere'nin hoşuna gitmedi. 13 Aralık 1806'da çıkarılan Sırp isyânı, 1807'de Rusya'ya harp ilânı ve İngiliz donanmasının İskenderiye'yi işgâli, tamâmen Osmanlı Devletinin bu gelişme programını önlemeye yönelikti. Nitekim bu faaliyetler, içeride de Selim Hanın kurduğu modern Nizâm-ı Cedid ordusunu istemeyen yeniçeriler ile menfaatperestleri ve Osmanlı Devletinin yıkılmasını isteyen hâinleri harekete geçirdi. Akka mağlubiyetini bir türlü unutamayan Fransızların İstanbul Sefiri Sebastiani'nin teşvik ve Selânikli Sadâret Kaymakamı Köse Mûsâ'nın tahrikleriyle âsiler ayaklanmaya hazır hâle geldiler.

Şeyh Edebali’nin Nasihatleri

Vehbi Tülek

Yahya Ağa

Vehbi Tülek

Türk Adaleti

Vehbi Tülek

5 - Doğan Bey Ve Yildirim Bayezid

Vehbi Tülek

87 - Sultan Ii. Murad Ve Haci Bayram Veli

Vehbi Tülek

İngiliz Kraliçesi I. Elizabeth Osmanli Himayesinde

Vehbi Tülek

Koca Yusuf

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ebû Abdullah Dîneverî

Ebû Abdullah Dineveri, zamânındaki bâzı âlim ve evliyâ ile görüşüp mânevi ilimlerde yüksek dereceye ulaşmış bin zattır. İslâmiyete uymaktaki gayreti ve talebelerini mânevi yönden yetiştirmekteki azmi çok fazlaydı. Vâdi-i Kurâ denilen yerde senelerce hak yoluna gönül verenler için lüzumlu edepleri öğretmekle meşgûl oldu. Âlim ve velilerin dersleri ile sohbetlerine koşmayı teşvik eder; "Küçüklerin büyüklerle berâber olmak, onların sohbetlerinde bulunmak arzuları, akıllılıktır" derdi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebü’l-kâsım Şîrâzî

Vehbi Tülek

Ebü'l-Kâsım Şirâzi hazretleri hadis hâfızı idi. 485 (m. 1092)'de Türkistan'da Merv'de vefât etti. Mala, paraya hiç ehemmiyet vermez; yetecek kadar dünya malı ile iktifa eder, fazlasını fakirlere sadaka olarak dağıtırdı. "Yarın ne yapacaksın, elindekilerin hepsini dağıtıyorsun?" diyenlere; "Allahü teâlânın rızâsı için onlara sadaka vermekle, Allahü teâlâya borç vermekteyim. Allahü teâlâ karşılığını kıyâmet gününde bana bol bol verecektir" buyururdu. Kitabında naklettiği Hadis-i şeriflerden bazıları:

Bu âleme Gelen Elbette Göçecektir!

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Kutub İbrâhim Efendi Bursa'da yaşayan büyük velilerden olup Üftâde hazretlerinin torunudur. 1606 (H.1015) senesinde doğdu. Azîz Mahmûd Hüdâî'nin sohbetlerinde kemâle geldi. Rivayete göre, Üftâde Efendi bir gün Azîz Mahmûd Hüdâî'ye; "Bizim evladımızdan biri size talebe olacak ve sizin vasıtanızla hakikat sırrına kavuşacaktır." demiş, böylece torununun Hüdâî'den hilâfet alacağını kerametiyle haber vermiştir. Kutub İbrâhim Efendi, hilâfet alıp Bursa'ya dönerken; "Sultan’ım ne kadar zaman sonra ziyarete müsaade buyurulur?" diye arz edince, Hüdâî; "Biz sizin hizmetiniz için bu vakte kadar tevakkuf eyledik (bekledik)." diye cevap verdi. Bursa'ya vardığında, Azîz Mahmûd Hüdâî'nin vefat haberi geldi. Kutup İbrâhim, Bursa'da dedesinin zaviyesinde 50 seneden fazla talebe yetiştirmekle meşgul oldu. İnsanlara doğru yolu anlattı. Vefatı yaklaştığı zaman; "Ben vefat edince naaşımı türbeye defnetmeyin. Dedemin huzurunda cesedimin dahi ayak uzatması ruhumu sıkar." buyurdu. 1678 (H.1089) senesinde vefat etti. Bir sohbeti sırasında buyurdu ki:

Ahmed Bin Muhammed Fûrekî

Vehbi Tülek

Yusufzade Hasan Hocaefendi

Vehbi Tülek

Şeytan Akıllı Müminin Yanında Duramaz

Vehbi Tülek

Maksadı Ahiret Olan Perişan Olmaz!

Vehbi Tülek

Nûreddîn Zeyyâd

Vehbi Tülek

Resûlullah, Özür Dileyen Özrünü Kabul Ederdi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi. O anda, uzaklardan bir karaltı peydâ oldu. Yaklaştıkca, bunun bir insan olduğunu, suyun üzerinde süratle kendilerine doğru geldiğini gördüler. Onun yürüdüğü yerlerde dalgalar hemen sâkinleşiyordu. Nihâyet o zât geminin yanına geldi ve gemiyi eliyle bir mikdâr tuttuktan sonra, geminin önünden yürümeye başladı. Yürüdüğü yerlerde deniz durgunlaşıyordu. Bir müddet sonra gözden kayboldu. Kaptan, o kimsenin su üzerinde gittiği istikâmete göre, geminin dümenini ayarladı. Bir müddet sonra, selâmetle sâhile vardılar. Herkes bu hâdise karşısında şaşırıp kaldı. Sâdece o delikanlı şaşırmamıştı. Yolcular sâhile çıktıklarında, bir kimse karşılarına çıkıp onlara; "Ey yolcular! Üftâde hazretlerinin selâmı var. Sağ olduğum müddetçe, bu sırrı kimseye söylemesinler diye bana emretti." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Sünnet Akçesi

Adalet Ve Tevazu

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

SelÂmetle Gidip Gel

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek