Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.528.185

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Maksadı Ahiret Olan Perişan Olmaz!

Kaygusuz İbrâhim Efendi Osmanlıların son zamanlarında yetişen evliyâdandır. Bolu’da doğdu. Kâdiriyye yolunun büyüklerinden Mustafa Efendi isminde bir zâtın talebesi olan Ömer el-Vasfî ile tanıştı. Daha sonra Mustafa Efendi’nin huzûruna gidip sohbetlerinde bulundu. Kemâle gelerek o zâttan hilâfet aldı. İstanbul’a gelerek talebe yetiştirdi. 1289 (m. 1872) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kazliçeşme

Ordumuzun İstanbul önlerine dayandığı günlerdir. Henüz bahardır ama hava iyi sıcaktır. Yedikule önlerinde toplanan askerler kırbaların dibinde kalan son damlaları da yudumlar ve su sormaya başlarlar. Öyle ya bu çocuklar daha yıkanacak, paklanacak, abdest alacaklardır. Fatih bu sıkıntıyı nasıl halledeceğini düşünürken üzerinden yaban kazları geçmesin mi. Genç sultan, süvarilerden birine kuşları işaret eder. Delikanlı okuna davranır, elini sadağına atar. Fatih "Hayır, hayır!" diye fısıldar, "Onları takip et. Kim bilir, belki de bir göle uçuyorlar." Süvari bir hamlede atına çıkar, hayvanını topuklar. Artık kazlar nereye, o oraya. Kuşlar Atışalan taraflarında alçalır alçalır ve berrak sulu bir gölceğize konarlar. Delikanlı önce suyun tadına bakar, sonra matarasını doldurup ordugaha koşar. Doğrusu bu su beklenenden ziyade ve umulandan tatlıdır. Mimarlar, ustalar derhal işbaşı yapar, rütbeliler bile künk taşırlar. Çok değil 5-10 gün sonra lülelerden su akmaya başlar. Fatih bu mutluluğu paylaşmak ister, çeşme başına gelir. O sıra bir sanatkârın kitabeye "adını" kazıdığını görür. Ustaya döner "niye ama" der, "suyu bulan ben değilim ki?" Vezir araya girer ve usulünce sorar: "Peki bu çeşme kimin adı ile anılsın?"-Kazların!Öyle de olur. Çeşmenin adı "Kazlıçeşme" kalır.

Vehbi Tülek

İlmin Kiymeti

Vehbi Tülek

Sultan Ahmedin Rüyasi

Vehbi Tülek

Büyük Fen Dahisi: Fatih Sultan Mehmed

Vehbi Tülek

Sultan II. Murad Han devrinde Osmanlı harb teknolojisinde muazzam bir ilerleme kayd edildi. Osmanlı mühendis ve ustaları, artık hiçbir memlekette rastlanamayacak çapta ve güçte toplar yapabiliyorlardı. İstanbul kuşatmasından önce Edirne'de dökülen 60 kadar top, 14 batarya halinde surların karşısına dizildi. Ancak bunlar bir süre sonra kaldırıldı. Yerlerine "Şâhi" denilen daha büyükleri konuldu.Söz konusu büyük toplardan birini, Bizans'dan ayrılarak Osmanlı hizmetine giren Urban isimli Macar dökmüştü. Sıradan bir dökümcü ustasıydı Urban. Ne topların balistik ve mukavemet hesaplarından, ne de barut ölçülerinden haberi vardı. Sadece çizilen plana göre döküm işlemini gerçekleştirmişti. Osmanlı ülkesinde, bu işi yapan pek çok usta vardı.

Çerkes Hasan Bey’in İtirafnamesi

Vehbi Tülek

Pişmemişler Celveti Olamazlar

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Ve Halimi Çelebi

Vehbi Tülek

1 - Aydos Kalesi

Vehbi Tülek

Osmanli'da Ahlak

Vehbi Tülek

Sultan Iv. Mehmed Ve Cahidi Efendi

Vehbi Tülek

Yahya Ağa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Davet Edilen Yere Gitmenin Şartları

Sipâhîzâde Mehmed Efendi, Osmanlı fıkıh âlimlerindendir. Bursa’da doğdu. Tahsilini burada tamamladıktan sonra Bursa, Edirne sonra İstanbul Ayasofya müderrisliğine, ardından İzmir kadılığına getirildi. 997’de (m. 1589)’da orada vefat etti. “Hâşiye-i Şerhu Tecrîd” isimli eserinde şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Dişleri Misvâklamanın Fazileti Büyüktür

Vehbi Tülek

İbn-i Ebil-Velid Bâcî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Kurtuba’da (Cordoba) doğdu. Endülüs’teki âlimlerden ilim öğrendikten sonra, Bağdad, Basra, Yemen ve Hicaz’a giderek buralardaki âlimlerden ilim tahsil etti. Endülüs’e dönerek Sarakusta’da (Saragosa) talebe yetiştirdi. 493 (m. 1100) yılında hacdan dönerken Cidde’de vefât etti. “Kitâb-ül-burhân” isimli eserinde şöyle nakleder:

Ağa Sizi Bekliyor, Buyurun Gidelim

Vehbi Tülek

Es’ad Bin Mahmûd Iclî

Vehbi Tülek

Es'ad bin Mahmûd Icli rahmetullahi aleyh, Şafii mezhebi fıkıh âlimlerinden ve meşhûr vâizlerdendir. 515 (m. 1121)'de doğdu. 600 (m. 1203)'de vefât etti. Vaazlarında buyurdu ki:

Kırâat-i Seb’a” Ve “kırâat-i Aşere

Vehbi Tülek

Günah Işleyerek Kendini Zelîl Etme!

Vehbi Tülek

Yedi Kat Göklerin Ve Yerin Taşıyamadıkları Emanet

Vehbi Tülek

Ebû Ali Rodbârî

Vehbi Tülek

Büyük Hadis âlimi Âmir Bin Abdullah

Vehbi Tülek

Celâleddîn Ömer Habbâzî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Padişahlardan birine değerli bir gül fidanı hediye edilir. O da bunu bahçıvanına verip bahçeye dikmesini, gül açılınca da kendisine haber vermesini ister. Aylar sonra nihayet gül açılır. Fakat gayet iri ve son derece güzel bir gül. Bah çıvan onu hayranlıkla seyrederken, bir bülbül gelip gül fidanına konar ve başlar ötmeye. Bahçıvan önce onu kıvmak ister, fakat bülbülün yanık yanık ötüşü onu etkilemiştir. Sonunda bahçıvan, padişahı çağırmak için yerinden kalkınca, bülbül ürker ve gülü paramparça eder. Buna çok üzülen bahçıvan, korkarak padişaha durumu haber verir. Fakat padişah:-Üzülme, der, bu dünya etme bulma dünmyası, ona da kalmaz.Bahçıvan padişahın bu sözü ile rahatlamıştır. Bir zaman sonra bahçıvan, biryılanın o bülbülü yuttuğunu görür ve padişaha gelerek:-Keramet gösterdiin efendimiz, dünya o bülbüle de kalmadı.-Merak etme, o yılana da kalmaz.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadin Akli

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

SelÂmetle Gidip Gel

Hazreti Hâlid'in Üstün Başarısı

Abdullah-i EnsÂrî

Arkadaşlarımı Korumak Için

A'meş Ve Hanımı

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek