Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.546.421

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dilini Tutan Kimseye Cennet Kapıları Açılır

Hilâl bin Muhammed Haffâr hazretleri hadîs âlimidir. İran asıllı olup, 322 (m. 934) yılında Bağdad’da doğdu. 414 (m. 1023) yılında aynı yerde vefât etti. Zamanındaki birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bağdad’da, yıllarca hadîs ilminde en sağlam âlim, müsned kabul edildi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ii. Adülhamid’in Verdiği Senet

Ahmed Reşid Beyin hatıralarında naklettiği, Sultan II. Abdülhamid'e ait bir vak'a:Padişah, kendisine bağlılıklarından, sadakatlerinden emin olduklarının mütalaaları na ve itirazlarına değer verir, onları dikkat ve alaka ile dinlerdi. Makul bulduklarını yerine getirmekten adeta haz duyar, onları takdir ve taltif ederdi. Bunlardan biri de Hazine Kahyası Şevki Bey idi.

Vehbi Tülek

36 - Gel Kerem Eyle

Vehbi Tülek

İnebahti Deniz MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

110 - Fatih'in Sirri

Vehbi Tülek

Fatih Sultan Mehmet Han, yapacağı işlerden kimseye bir şey bahsetmezdi. Hatta ordu sefere çıkar, günlerce yol alır, yine de kimse nereye gidileceğini bilemezdi. Bir sefer esnasında Gebze'de vefat ettiğinde bile, nereye sefer yapılacağını kimse bilmiyordu ve bu yüzden ordu İstanbul'a geri dönmüştü.Bir gün yine bir sefer için İstanbul'dan yola çıkılmıştı. Vezirlerden biri, padişahın ne kadar ketum olduğunu bildiği halde, yine de şansını denemek için huzura çıkarak, nereye sefer yapıldığını sormak cüretinde bulundu. Fatih ona:-Paşa, sen sır tutmasını bilir misin? Diye sordu. O da, nihayet kendisine bir sır verileceği ümidiyle, sevinçli bir şekilde cevap verdi:-Evet hünkarımPadişah da ona:-Ben de sır tutmasını bilirim. Sır, bir kimseye söylenirse, sır olmaktan çıkar paşa. Eğer sakalımın tellerinden biri, yamak istediklerimden birini bilseydi, bütün sakalımı keserdim, cevabını verdi.

Özbekler Tekkesi Ve Sultan Ii. Mahmud Han

Vehbi Tülek

Ben Siftah Ettim

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Örnek Şahsiyeti

Vehbi Tülek

Benim Gözüm Göreceklerini Gördü

Vehbi Tülek

Emrediyorum Paşa!

Vehbi Tülek

Yunan Subayi Ve Pir Emir Sultan

Vehbi Tülek

Devlet İçinde Devlet Ya Da Düyun-u Umumiye

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Sâkıb Dede

Sâkıb Dede, İspanya'dan (Endülüs) İzmir'e göç eden bir âilenin çocuğu olarak doğdu. Kur'ân-ı kerimi ve başlangıç ilimlerini öğrendi. Daha sonra tahsiline devâm etmek için İstanbul'a gitti. Fâtih Câmii Medreselerinde meşhûr âlimlerden ders aldı. Sonra Bursa'ya, daha sonra Uşak üzerinden Manisa, Isparta havâlilerinde ders vererek Konya'ya gitti. Kaplıca tedâvisi görmek için Bolu'ya gitti. Tekrar İstanbul'a döndü. Edirne'ye gidip Siyâhi Dede'den tasavvufta icâzet alıp, Galata Dergâhında hizmet ettikten sonra 1735 (H. 1148) senesinde vefât etti ve dergâhın bahçesine defnedildi.

Sâkıb Dede, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Müsâfaha Ederken Günâhlar Dökülür

Vehbi Tülek

Ebû Muhammed Habbâzi hazretleri Hanefi mezhebi fıkıh ve usûl âlimidir. Mâverâünnehr şehirlerinden Hocend'de 629 (m. 1232)'de doğdu. 691 (m. 1292)'de Şam'da vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Ali Bin Ebû Talha

Vehbi Tülek

Sizi Geceleri Uyutmayan Şey Nedir Efendim?

Vehbi Tülek

Vüheyb bin Verd hazretleri Mekke-i mükerremenin büyük âlim ve velîlerindendir. 770 (H.153) yılında Mekke-i mükerremede vefât etti. İbrâhim bin Edhem, İbn-i Mübârek, Süfyân-ı Sevrî, Fudayl bin İyâd gibi büyük âlim ve velîlerle görüşüp, sohbet ederdi. Süfyân-ı Sevrî Mescid-i Haram’da, dinleyenlere bâzı şeyler anlatır, sözünü bitirince de; “Haydi, kalkınız. Tabîbimiz Vüheyb’e gidelim. Onda hikmetli sözler, güzel haberler vardır” derdi.

Yûsuf-i Kâmitî

Vehbi Tülek

Ebülhasen Bahşel

Vehbi Tülek

Hazreti Ali'yi Görünce Iman Eden Papaz!..

Vehbi Tülek

Abdullah Bin Ebî Zeyd

Vehbi Tülek

Muhammed Sâdık Hazretleri

Vehbi Tülek

Hazret-i Ömer'in Valisi Umeyr Bin Sa'd

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Hâce Ali Şirgâhi, Şâh Şücâ Kirmâni'nin türbesinin yanında fakirleri davet eder, yemek verirdi. Böyle bir gün; "Yâ Rabbi! Bir misâfir gönder!" dedi. Âniden bir köpek geldi. Hâce Ali köpeği kovaladı. Köpek kaçtı. Sonra Şâh'ın kabrinden bir ses geldi:
"Misâfir istiyordun. Gönderdik, kovdun." dedi. Derhal kalktı, dışarı koştu. Köpeği aradı bulamadı. Şehrin dışına gitti. Köpeği orada bir ağacın altında yatıyor halde buldu. Yemeği onun önüne koydu. Köpek yemeğe dönüp bakmadı. Hâce Ali utandı ve istigfâra başladı. Tövbe etti. Köpek dile gelip;
"Ey Hâce Ali, şimdi iyi ettin. Misâfir çağırıp kovmak ne demektir. Dikkatli ol! Eğer Şâh Şücâ orada olmasaydı, göreceğini görmüştün, bütün haller senden alınırdı." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Gül Yaprağı

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Latif Bir Şikayet

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Cennetlik Hanım Isteyen...

Vehbi Tülek

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Vehbi Tülek