Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.507.007

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nefis, Gerçekten Kötülüğü Şiddetle Emreder!

Ahmed bin Muhammed Guneymî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 964 (m. 1557) senesinde Mısır’da doğdu. Orada meşhûr âlimlerden ilim öğrenerek yetişen Guneymî, ilim öğrenmek maksadıyla Anadolu’ya geldi. Büyük âlimlerin derslerinde bulundu. Mısır’da o zamanda bulunan Hanefî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden ve en önde gelenlerinden oldu. 1044 (m. 1634) senesinde vefât etti. Guneymî hazretleri çok eser yazmış olup, “İrşâd-ül-ihvân” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

100 - Çehrin Seferi

Cihan Sultanı IV. Mehmed Han huzurlarına, Rus elçisini lütfen kabul buyurdular... Elçinin kirli sakalı göbeğine kadar uzanıyordu. Sırtındaki ayı postu ise yerleri süpürüyordu. Büyük bir reverans yaptı, eğildi ve:-Yeryüzünün en haşmetli Hükümdarına, Rus çarının saygı ve selamlarını sunarım!... dedi. Üstelik sırıtıyordu. Mâbeyn Çavuşu hayretle ona bakıyordu. Daha fazla eğilmesin bekledi. Fakat beklediği olmadı. Doğrulup konuşmasına devam etti:-Haşmetlû Rus çarımın ricaları şudur ki... demeğe kalmadan Çavuşun iri pençesi ensesine yapıştı:-Bre mel'un!... Padişah efendimizin huzurlarında eğilmesini dahi beceremezsin!... Senin gibilere konuşmak haramdır...diye çıkıştı. Sonra aslan pençesiyle, bu edep bilmezi yere kapaklattı.

Vehbi Tülek

Mohaç Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

40 - Şeytani Döven Türk

Vehbi Tülek

Tez Sakabaşini Getirin

Vehbi Tülek

Fâtih Sultan Mehmed Han, İstanbul'u küffâr elinden kurtarmak üzere kuşatmıştı. Fetih ordusu İstanbul surlarına dayanmış, Fâtih Sultan Mehmed Han fethin gerçekleşeceği zamânı sabırsızlıkla bekliyordu. Leşker-i duâ adı verilen duâ ordusu âlimler ve veliler, fetih için gözyaşı dökerek duâ ediyorlardı. Kır atının üstünde heybet ve celâdetle duran genç hükümdâr, orduyu şevke getirici konuşmalar yapıyordu. Etrâfa dalga dalga yayılan ordu, Feth-i mübinin gerçekleşmesi için canla başla çarpışıyordu. Şehir düşmek üzere idi. İşte tam bu kritik zamanda ordunun arasında; "Ordu susuz kalmak tehlikesiyle karşı karşıya, kuyular boş, çeşmeler akmıyor." şeklinde bir söylenti yayılmaya başladı.

Ii. Mahmud Han’in Hocasi

Vehbi Tülek

Akşemseddin Ve Fatih Sultan Mehmed

Vehbi Tülek

Tuzlu Kahve

Vehbi Tülek

Koca Seyid

Vehbi Tülek

Osmanlilarin Namuskarliklari

Vehbi Tülek

Bu Ecel Teridir

Vehbi Tülek

Osmanli Ordusundaki Tertip Ve Düzen

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Pîr Mu­ham­med Ve Ab­dül­gaffâr Gen­cevî

Şeyh Ab­dül­gaf­fâr haz­ret­le­ri, Azer­bay­can'da ye­ti­şen meş­hur ve­li­ler­den­dir. Gen­ce şeh­rin­den olup, en bü­yük ta­le­be­si Pir Mu­ham­med Gen­ce­vi'dir. Bu mü­ba­rek za­tın, ta­sav­vuf­ta ho­ca­sı Şeyh Ab­dül­gaf­fâr Gen­ce­vi'ye git­me­si şöy­le an­la­tı­lır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Âlimlerle Konuşurken Dilinize Sâhip Olunuz!

Vehbi Tülek

Ahmed bin Ebü'l-Fadl hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Medine'de doğdu. 1535 (H.942) senesi Bedir'de vefât etti. Evliyânın büyüklerinden, Aliyyül Havas hazretlerinin sohbetlerinde evliyâlık makamlarına kavuştu. Abdülvehhâb-ı Şa'râni hazretlerinin sohbet arkadaşı ve sırdaşı idi.

Abdurrahman Eşref Efendi

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâ Sana Bir Çocuk Verir Inşallah

Vehbi Tülek

Şeyh Sıddık Efendi İstanbul velîlerindendir. 1719 (H.1131) senesinde İstanbul’da doğdu. Büyük velî Neccârzâde Mustafa Efendinin oğludur. Tasavvuf yolunu babasından öğrendi. İcâzet aldıktan sonra Hüdâî Dergâhında talebe yetiştirmeye başladı. 1794 (H.1208) senesinde vefât etti. Çok kerametleri görüldü.

Nefsin Için Kimseye Kızma

Vehbi Tülek

Elbette, Sizlere De Şefaat Edeceğim

Vehbi Tülek

İctihâd Makamına Lâyık Olabilmek Için

Vehbi Tülek

derdinizi Hasırpûş Dede'ye Anlatınız!

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâyı Tanımanın Alâmeti

Vehbi Tülek

Hanım Velîlerden Seyyidet Nefîse

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
At Hirsizi

At Hirsizi

Abdullah-ı İlâhi'nin sohbetleri çok tesirli ve faydalı olurdu. Sohbetlerinde ve diğer zamanlarda herkesin gönlünü almaya çok dikkat gösterirdi. Sohbette bulunanlardan birinin bir sıkıntısı, bir müşkülü olsa onun hâlini keşfeder sıkıntısını giderirdi. Sohbetiyle, tereddütleri ortadan kaldırırdı.

Yine bir gün sohbette, söz çalışmak ve gayretten açılmıştı ve; "İnsan çalışıp, gayret göstermedikçe olgunlaşamaz ve bir mertebeye ulaşamaz." buyurmuştu. Bu sırada sohbetinde bulunan bir âlim, bu sözleri işitince, "at hırsızı kıssası" diye bilinen bir hâdiseyi hatırladı. "Peki onun hâli nasıl oldu?" diye düşündü. Abdullah-ı İlâhi, o âlimin kalbinden geçen düşünceleri kerâmetiyle anlayıp, ona doğru dönerek; "Söylediğim söze, at hırsızlığı yapan kimsenin hâli ile karşı çıkmak hâtıra geldi değil mi? Fakat ona da cevap vardır." dedi. Sonra sohbetinde bulunanlara dönüp; "Hiç o hâdiseyi işiteniniz var mıdır?" diye sordu. Ve hâdiseyi şöyle anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Minareden Okunan Şiir

Derdi Olan Neylesin?

Alabilirsen Al

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek