Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.407.360

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Tasavvuf, Kalbi Sâf Yapmak, Temizlemek Demektir

Kösec Ahmed Efendi Nakşibendî meşayıhındandır. Trabzon’da doğdu. İstanbul’a giderek Mehmed Emîn Tokâdî hazretlerinin talebelerinden Seyyid Yahyâ Efendiye intisab etti. Nakşibendî yolunda yükseldikten sonra icazet verilerek Konya’ya gönderildi. 1195 (m. 1780)’de Konya’da vefat etti. “Silsile-i Hacegân fî âdab-i Ubudiyyeti'l-Âyan” isimli eseride şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

43 - Sakin Yemeyiniz, O Et Zehirlidir

Sultan Ahmed Han, birgün bâzı devlet erkânıyla gezmeye çıkmışlardı. Ormanlık bir yerde istirâhat ederlerken hizmetçiler bir koyun kesip, kızartarak Pâdişâha ikrâm ettiler. Sultan Ahmed Han besmele çekerek elini ete uzattığı an, Aziz Mahmûd Hüdâyi hazretleri beliriverdi. Pâdişâha; "Sultânım! Sakın yemeyiniz, o et zehirlidir." buyurdu. Etten bir mikdâr kesip, oradaki bir köpeğe verdiklerinde, köpeğin derhal öldüğü görüldü.

Vehbi Tülek

HilÂfeti HÂiz Olan Türkler

Vehbi Tülek

Fatih Ve Hocazade

Vehbi Tülek

Velinimeti Uğrunda Feda-yi Can Eden Kahraman

Vehbi Tülek

Sultan Abdülaziz Han, 30 Mayıs 1876 günü, birkaç tane insafsız ve muhteris devlet adamının şahsi hesapları uğruna tahtan indirildi. Bunların başında "Kinim Dinimdir" diyen Serasker (Genel Kurmay Başkanı) Hüseyin Avni Paşa buluyordu. Bununla da kalmayan ihtilalciler, Padişahı ve hanımı Nesrin Kadınefendiyi bir sandala bindirerek Dolmabahçe Sarayından Topkapı Sarayına naklettiler. Bu esnada Hüseyin Avni Paşa, mücevher sakladığını zannederek, onları almak gayesiyle Nesrin Kadınefendinin şalını, Padişahın gözü önünde çekip alarak hakaret etti. Kadınefendi, omuzları açık bir şekilde getirilmesi sebebi ile ve uğradığı hakaretin tesiriyle hastalandı. Daha sonra Sultan Abdülaziz'in 4 Haziran günü şehid edilmesi üzerine şoka girerek 11 Haziran'da vefat etti.

Beykoz, Tokat Bahçesi

Vehbi Tülek

102 - Şahitliği Kabul Edilmeyen Padişah

Vehbi Tülek

Milletin Efendisi Kimdir?

Vehbi Tülek

Cephede Bir Bayram Namazi

Vehbi Tülek

İngiliz Elçisi Sir Flip Küri’nin Pişmanlığı!

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Abdülhamid Demiryollari

Vehbi Tülek

Elhamdülillah Muslumaniz

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Büyüklere Saygı Küçüklere Şefkat

Ebû Abdullah Hemedâni hazretleri Tebe-i tabiinden büyük bir hadis ve fıkıh âlimidir. 100 (m. 718)'de İran'da Hemedân'da doğup, 168 (m. 785)'de vefât etti. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Büyük Fıkıh âlimi İmâm-ı Begavî

Vehbi Tülek

İmâm-ı Begavi hazretleri, ilim öğrenmek için bütün Maveraünnehir illerini gezdi. Fıkıh, hadis, tefsir, kıraat ve edebiyat öğrendi. Birçok âlimden ders aldı ve kendisi de çok âlim yetiştirdi. Haram ve şüphelilerden çok sakınır, talebe yetiştirmekten kalan zamanını ibadetle geçirirdi...

Müdâra Ederken Güler Yüzlü Ol!

Vehbi Tülek

Abdullah Bin Ömer (radıyallahü Anh)

Vehbi Tülek

Abdullah bin Ömer hazretleri, Eshâb-ı kirâmın büyüklerinden olup, dört büyük halifeden Hz. Ömer'in oğludur. İlk imâna gelenlerdendir. Babası imân ile şereflenince, o da küçük yaşta Müslüman oldu...
Küçük yaştan itibaren Peygamber efendimizle beraber bulunan Hz. Abdullah, Eshâb-ı kirâm içinde en çok hadis-i şerif nakledenlerden oldu. Ayrıca, yaratılış olarak üstün hâllere sahip olduğundan ve Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) hizmeti ile şereflenip, uzun zaman sohbetlerinde bulunduğundan, bütün ilimlerde mâhir oldu...

Ölenin Kıyâmeti Kopmuş Demektir

Vehbi Tülek

Şam'dan Yayılan Nur Abdullah-ı Herâtî

Vehbi Tülek

Büyük Mutasavvıf Hasan Efendi

Vehbi Tülek

Beş Yüz Senelik Ibadetin Karşılığı!

Vehbi Tülek

Dinimizde Uğursuz Gün Yoktur!

Vehbi Tülek

Hârûn Reşîd’in Kâtibi Bilâl-i Ma’ribî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Sakin Kalyona Binme

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Ayyaşin Sonu

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Hizir Ve Gelin

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Cennetlik Hanım Isteyen...

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek