Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.418.043

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kardeşim Ağır Hasta Ya Resûlallah!

Abdülazîz Dehlevî hazretleri, Hindistan evliyâsının büyüklerinden Şah Veliyyullah Dehlevî hazretlerinin oğludur. 1746 (H.1159) senesinde Dehli'de doğdu. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. On bir yaşında iken babasının vazîfelendirdiği hocalardan okudu. Meşhur altı hadîs kitabı Kütübü Sitte gibi kıymetli eserleri babasından dinledi. Hadîs-i şerîf ilminde diploma aldı. Hindistan'da İngiliz yönetimine karşı hürriyet meşalesini yakarak "Sirâc-ül-Hind" lakabıyla tanındı. 1824 (H.1239) senesinde Delhi'de vefât etti. Elli kadar eser yazdı. Tefsîr-i Azîzî isimli eserinde Bekara sûresinin fazîletlerini bildirirken diyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ferid Paşa Ve Haci Abdullah Efendi

Bir gün Konya Vâlisi Ferid Paşa, Hacı Abdullah Efendinin ziyâretine geldi. Birkaç gün Seydişehir'de kalan Paşa, Abdullah Efendinin sohbetlerine katıldı. Paşa ayrılmak üzere izin isteyince, Abdullah Efendi, işlerinin hayırlı olması için Paşaya duâ etti. Paşa ayrılırken; "Duâ buyurun efendim! İlk fırsatta ziyâretinize tekrar geleceğim." deyince, Abdullah Efendi; "Seydişehir'e son gelişiniz, bir daha görüşemeyeceğiz." buyurdu. Bu sözlerden Ferid Paşa üzülünce, Abdullah Efendi; "Merak etmeyin netice hayırlıdır." dedi. Seydişehir'den ayrılan Ferid Paşa AntalyaSancağına teftiş için gitti. Burada sadrâzam olduğuna dâir telgraf alarak hemen deniz yoluyla İstanbul'a gitti. Bir daha Seydişehir'e gelmek nasib olmadı.

Vehbi Tülek

Osmanli Sinirlarini Atlas Okyanusuna Kadar Genişleten Padişah

Vehbi Tülek

Reşid Paşa’nin Osmanli Ekonomisini Yikmasi

Vehbi Tülek

48 - Alaeddin Ali Hazretleri Ve Ii. Bayezid Han

Vehbi Tülek

Âlimleri çok seven Fâtih Sultan Mehmed Han, Anadolu'ya gelen Alâeddin Ali hazretlerini Bursa'daki Manastır Medresesine müderris tâyin etti. Sonra da, Sultan İkinci Murâd Medrese sinde vazifelendirdi. Ardından Bursa kâdısı, en sonra da kâdıasker yaptı. On yıl bu yüksek mevkide kalarak, ilmin ve âlimlerin şerefini korudu. Pekçok âlim, onun yüksek himmetiyle, lâyık oldukları şerefli hizmetlerin zirvesine ulaştı. Bir süre sonra kâdıaskerlik vazifesinden ayrıldı ve emekli oldu.

Asil Ruh

Vehbi Tülek

İlim Yolundan Sakin Ayrilma

Vehbi Tülek

Bedeli Çanakkale’de

Vehbi Tülek

Koca Seyid

Vehbi Tülek

İbretli Dava

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Silah Kullanma Sanati

Vehbi Tülek

Büyük Fen Dahisi: Fatih Sultan Mehmed

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretleri, on sekizinci yüzyılın sonu ve on dokuzuncu yüzyılın başında Irak ve Şam'da yetişmiş büyük velilerdendir. İnsanlara hak yolu göstererek ebedi saâdete, kurtuluşa kavuşturan ve Silsile-i aliyye adı verilen âlimler ve veliler zincirinin yirmi dokuzuncusudur. Asrının müceddidi idi. İsmi Hâlid, lakabı "Ziyâüddin"dir. "Bağdâdi" nisbesiyle meşhûr olmuştur. Babası hazret-i Osman'ın, annesi ise hazret-i Ali'nin soyundandır...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Fatih'e Yazılan Şehit Mektubu

Vehbi Tülek

Yatsı namazından sonra ulemâ meclisi huzurda... Yaşlı-genç hâfızlar kenarlara dizilmişlerdi. Fethin mâneviyât kardeşleri yan yana... Sultan boynunu bükmüş, bambaşka bir âlemde tefekkür diyarına uzanmıştı...
Fetih Sûresi aksediyordu dillerden gönüllere, satırlardan sadırlara... Saatler sonra dışarıda bir hareketlilik... Sessizliği yaran ihtiyar bir ses muhâfızları aştı.

O Hidâyet Yıldızlarının Işıkları Olmasaydı

Vehbi Tülek

Mehmed Sami Efendi

Vehbi Tülek

Hacı Mehmed Sami Efendi, son asırda Anadolu'da yetişmiş velilerdendir. 1848 yılında Erzincan'ın Selüke (Yeşilçay) Köyünde dünyaya geldi. Silsile-i aliyye büyüklerinden Sıbgatullah Arvasi hazretlerinin halifelerinden Abdurrahman Tagi'ye hizmet etti, bir yıl sonra da Erzincan'a gönderilerek halkı irşadla görevlendirildi. 1912 yılında Erzincan'da vefat etti. Bir sohbetinde buyurdu ki:

İnsanları Kurtuluş Yoluna Kavuşturanlar

Vehbi Tülek

"seydî Halîfe" Ali El-halvetî

Vehbi Tülek

Devlet Adamları Çekingen Ve Kararsız Olmamalı!

Vehbi Tülek

Ey Tavır Ve Hareketleri Güzel Olan âşıklar

Vehbi Tülek

Süfyân Bin Abdullah Yemenî

Vehbi Tülek

Îman Ve Ibâdet Etmek Müşriklere Güç Gelir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Adalet Ve Tevazu

Anzakli Ömer

Cünnetü'l-esmâ

Allah Nasil Misafir Edilir?

Hakikati Görmek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek