Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.457.371

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Haset Eden, Dâima Gamlı Ve Kederlidir!

Şeyh Sinân Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Şimdi Yunanistan’da bulunan Fere’de doğdu. Bursa’ya giderek Abdüllatîf Kudsî’nin talebesi olan Şeyh Tâceddîn’in talebesi oldu. Kısa zamanda yüksek derecelere kavuşarak icazet verildi ve talebe yetiştirmek üzere memleketinde gönderildi. 890 (m. 1485) senesinde Fere’de vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Şah İsmail’in Hayreti

Çaldıran savaşı başladığında Şah İsmail, yüksek bir tepeye çıkarak ordusunun hareketi ni takip ediyordu. Öncü kuvvetlerinden esir düşen bir Osmanlı süvarisini de yanına alıp ondan Osmanlı askeri hakkında bilgi almaya başladı:-Şu karşı tepelerde kan ırmağı gibi görünen kırmızı sancaklar nedir?-Bunlar Mihaloğlu'nun kumandasındaki Niğbolu süvarileridir.-Ya şimdi ovaya inen şu yeşil sancaklılar?-Onlar da İsfendiyaroğlu'nun emrindeki Bolu ve Kastamonu süvarileridir.-Bu yükselen toz bulutları arasındakiler kimlerdir?-Bunlar da Azeblerdir.

Vehbi Tülek

Kanuni Ve Pir Ali Efendi

Vehbi Tülek

Mes’ul Olursunuz

Vehbi Tülek

Size İtaat Ettik Ve Uyduk

Vehbi Tülek

Penç kalesi, Süleymân Şah zamânında mücâhid gâziler tarafından alınmak istendi. Kaleyi top ve tüfekle günlerce muhâsara altında tuttular. Bu sırada yirmiden fazla gâzi, orduya azık getirmek için, Penç Kalesinin ilerisindeki Lince vilâyeti taraflarına giderlerken, yolda bol miktârda ganimet ele geçirdiler. Gaziler bu ganimetin verdiği sevinç içinde yollarına devam ederlerken, karşılarına yedi yüz kadar düşman askeri çıktı. Gâzilerin sayısı az olduğu için onlara teslim oldular. Düşman askerleri bunları alıp, Lince'ye yedi gün mesâfe uzaklıkta ve deniz kenarında bulunan Papa Suntüres Kalesine hapsettiler. Bu kalenin tâmire ihtiyâcı vardı. Bu yüzden esir müslümanları tâmir için gündüz çalıştırırlar, gece hapsederlerdi. Bu esirlerin içinde, Ahmed Zâza isminde bir zât vardı. Bu zât şöyle anlatır:

Bir Avuç Bulgur

Vehbi Tülek

Mimar Sinan Ve İstanbul’un Suyu

Vehbi Tülek

55 - Yildirim Bayezid'in Âlimlere Hürmeti

Vehbi Tülek

Sultan Murad’in Dehasi

Vehbi Tülek

Hediye Baston

Vehbi Tülek

İkinci Bayezid HÂn’in Tuğlasi

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Mahmud Ve Süleyman Rüşdi Efendi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Mîraç'a Inanmayanların Durumu Hakkında

Muallâ bin Mansûr Râzî hazretleri Hanefî fıkıh ve hadîs âlimidir. İmam-ı Azam Ebû Hanîfe hazretlerinin talebelerinden sonraki en büyük âlimlerdendir. Muhammed Şeybânî’den Hanefî fıkıh ilmi tahsil etti. Mâlik bin Enes gibi âlimlerden hadis rivayet etti. 211 (m. 826)’da vefat etti. “Kitâbü’n-Nevâdir” en meşhur eseridir. Bu kitabında şöyle yazmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Râhib Yemlîhâ'nın Ta'bîr Ettiği Rü'yâ!.

Vehbi Tülek

Hazret-i Ebû Bekr tüccâr idi. Sefer ve ticâret yapardı. Ekseri Şâm'a giderdi. Seferde iken, bir gece rü'yâ gördü ki, gökten Ay inip, kucağına girdi. Ebû Bekr, iki eliyle onu kucakladı ve sinesine bastı. Uyandı. Yemlihâ adında meşhûr bir râhib var idi. Ona varıp, rü'yâsını ta'bir ettirdi...

Ebû Ömer Kâdî

Vehbi Tülek

Tâbiînin Büyüklerinden Alkame Bin Kays

Vehbi Tülek

Tâbiinin büyüklerinden olan Alkame bin Kays, Kur'ân-ı kerimi ve fıkıh ilmini Eshâb-ı kirâmdan Abdullah ibni Mes'ûd'dan öğrendi. Onun derslerinde çok üstün bir seviyede yetişti. Nitekim hocası Abdullah ibni Mes'ûd; "Benim okuduğum her şeyi okur ve bildiklerimi bilir" buyurmuştur.
İbrâhim Nehâi anlatır: "Alkame bin Kays, Abdullah ibni Mes'ûd'un huzûrunda Kur'ân-ı kerim okurdu. Abdullah ibni Mes'ûd onu dinledikçe; "Oku! Anam babam sana fedâ olsun!" derdi.

Büyük Fıkıh âlimi İmâm-ı Begavî

Vehbi Tülek

Sabır, Allahü Teâlânın Sıfatlarındandır

Vehbi Tülek

Üryânî Mehmed Dede

Vehbi Tülek

İbrahim Şevki Efendi

Vehbi Tülek

Seyyid Ahmed-i Kebîr

Vehbi Tülek

Toprak, Peygamberlerin Cesedlerini Çürütmez!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kadı  Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Bir tüccar sahrada bir yerden bir yere giderken, içinde 800 altın olan, altın torbası heybeden düşer kaybolur. Aramalara rağmen bulamaz. Şu özellikte torba kaybolmuştur, bulup getirene 100 altın hediye vereceğim diye ilan eder. Salih bir genç bu torbayı bulur. Özel dikilmiş torbayı hiç açmadan tüccara götürür verir ve 100 altın hediyesini bekler. Tüccar kendi elleriyle diktiği torbanın hiç açılmadığını görür, kendi elleriyle dikişleri çözer ve içindeki altınları saymaya başlar. Tam tamına 800 altın, yani kaybettiği gibi tam olduğunu görür. Ama bu arada 100 altın hediyeyi vermemek için fesatlık düşünür, gence der ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Kul Hakkı

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Gül Yaprağı

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Bizi Hatirlayin!

SelÂmetle Gidip Gel

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek