Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.501.589

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Fıkıh âlimlerinin Bildirdiklerine Uyun!

Şihâbüddîn Gazzî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 770 (m. 1368) senesinde Filistin’de Gazze’de doğdu. Kudüs’e ve Şam’a gidip, oradaki büyük âlimlerden Şafiî mezhebi fıkıh ilmini tahsil etti. Bir müddet kadılık, sonra müderrislik yaptı. 822 (m. 1419) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Akşemseddin Ve Fatih Sultan Mehmed

İkinci Murâd Hanın vefâtı ile Osmanlı tahtına çıkan genç pâdişâh Sultan Mehmed, İstanbul'un fethi hazırlıklarını tamamladıktan sonra şehre doğru hareket ederken, Allah adamlarının da ordusunda bulunmasını istedi. Bu dâvet üzerine Akşemseddin, Akbıyık Sultan, Molla Fenâri, Molla Gürâni, Şeyh Sinân gibi meşhûr âlim ve veliler, talebeleriyle birlikte orduya katıldılar. Yine orduya katılan Aydınoğlu, Karamanoğlu, İsfendiyaroğlu kuvvetleri gibi gönüllü birlikler, İstanbul'un fethinin, bütün Türk-İslâm âlemince mukaddes bir gâye kabûl edildiğini dile getirdiler. Bilhassa talebeleriyle birlikte orduya katılan Akşemseddin hazretleri ve diğer âlim ve evliyâ zâtlar, askerlere ayrı bir şevk ve azim veriyorlardı. Fâtih Sultan Mehmed Han, İstanbul önlerinde ordugâhını kurduktan sonra, düşmana önce İslâmı tebliğ etti. İslâmiyetin emri olan hususları bildirdi. Fakat, Bizanslılardan red cevabı alınca, şehri kuşatmaya başladı. Kuşatmanın uzaması ve bir netice elde edilememesi bâzı devlet adamlarını ümitsizliğe düşürdü. Bunlar şehrin alınamayacağını, üstelik bir Haçlı ordusunun Bizans'ın imdâdına koşacağını sanıyorlardı. Bütün bu olumsuz propagandalara karşı orduda pâdişâhı ve askeri fethe karşı gayrete getiren bir din büyüğü vardı; Akşemseddin. O, şeyhi Hacı Bayram-ı Veli'nin; "İstanbul'un fethini şu çocukla bizim köse görürler!" sözünü biliyor ve tahakkuk edeceğine kalpten inanıyordu.

Vehbi Tülek

İki Milyon Sterline Banko

Vehbi Tülek

Mesih Paşa Vezir Olur Mu?

Vehbi Tülek

Yarasina Bir Avuç Ot Tikamişti

Vehbi Tülek

Çanakkale savaşlarına katılan bir Fransız Generalinden, memleketine döndüğünde savaş hatıralarını anlatmasını istediler. General söze; "Fransızlar böyle mert bir milletle savaştıkları için daima iftihar edebilirler!.." cümlesiyle başlaması üzerine bir gazetecinin; "Neden iftihar edebilirmişiz?" sorusuna General, dünya savaş ve insanlık tarihine altın harflerle yazılacak bir menkıbeyle cevap verdi:

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufi Sapiklari

Vehbi Tülek

Sokollu Mehmed Paşanin Mahareti

Vehbi Tülek

108 - Sarikamiş Kahramanlari

Vehbi Tülek

Sinan Reis

Vehbi Tülek

Baltaci Mehmed Paşa Ve Ünsi Hasan Efendi

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

Şu Anda Mahmud Han Zafere Ulaşti

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hak Teâlânın Kudreti Her Şeyde Görülüyor

Molla Muhterem hazretleri Türkistan'da yetişip, Osmanlı ülkesinde ilim neşreden âlimlerdendir. Taşkend'de doğdu. 980 (m. 1572) senesinde İstanbul'da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

selâmı Yayınız!..

Vehbi Tülek

Şeybân bin Abdurrahmân, Tebe-i tâbiinin meşhûrlarından olup Hadis, nahiv ve kırâat âlimidir. Nahiv ilminde Kûfe dil mektebinin ilk temsilcilerindendir. Daha çok Ebû Muâviye künyesi ile anıldı...

Ondan Başka Hiçbir Ilâh Yoktur

Vehbi Tülek

onu Yerime Halîfe Bıraktım

Vehbi Tülek

Mevlâna Hâlid hazretlerinin talebelerinden Şeyh İsmâil Enerâni vebâya yakalanmıştı. Abdullah-ı Herâti'ye haber gönderip, hemen gelmesini istedi!..

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretleri, on sekizinci yüzyılın sonu ve on dokuzuncu yüzyılın başında Irak ve Şam'da yetişmiş büyük velilerdendir. "Silsile-i aliyye" adı verilen âlimler ve veliler zincirinin yirmi dokuzuncusudur. Asrının müceddidi idi...

Resûlullahı Vesile Ederek Istemek

Vehbi Tülek

Müslüman Kardeşinin Ihtiyacını Gidermek

Vehbi Tülek

Muhammed Bin Annân

Vehbi Tülek

Farslı Velî Yahya İstahri

Vehbi Tülek

Sadaka, En Sevdiğin Malından Olmalı!

Vehbi Tülek

Abdullah Bin Cahş (radiyallahü Anh)

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yüz Vermedin!

Yüz Vermedin!

Fakih Îsâ bin Muhammed şöyle anlatır:

Uzak bir diyârda idim. Abdullah el-Ayderûs'u açıkça bulunduğum yerde görmeyi temenni etmiştim. Mescide gittim. Oraya bir dilenci ve yanında birisi gelip benden bir şey istedi. Bir şey vermedim. Oradan ayrılıp başka yere gittim. O dilenci ve yanındaki kişi benim arkamdan geldi. Sonra yine yanıma yaklaşarak benden bir şeyler istedi. Yine yüz vermedim. Bunun üzerine o dilenci ve yanındaki ayrılıp gitti. Bir müddet sonra ben, Abdullah el-Ayderûs'un bulunduğu yere döndüm. Şeyh Abdullah'ın yanına giderek; "Ben sizi gittiğim yerde alenen görmeyi temenni ettim. Lâkin bu isteğim hâsıl olmadı." dedim. Bunun üzerine Ebû Muhammed el-Ayderûs ; "Sana aleni görünmem hâsıl oldu. Falan gün duhâ vaktinde sen falan mescidde idin. Senin yanına bir dilenci geldi. Yanında birisi de vardı. Senden bir şeyler istediler. Onlara bir şey vermedin. Sonra kalkıp bir yere gittin. Onlar da seni tâkib etti ve yine bir şeyler istediler. Yine yüz vermedin. İşte o dilencinin yanındaki ben idim. Ben, senin yanına o kılıkla gelmiştim." dedi. Ben; "Efendim! Sizin dedikleriniz doğrudur. Fakat o size fazla benzemiyordu." deyince, Şeyh Abdullah da; "Eğer ben bu hâlimle senin yanına gelse idim, sen beni tanır ve insanlara haber verirdin." buyurdu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Fani Dünya

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

İsmail Hakki Efendi

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

Ölüyü Diriltemem

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek