Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.416.859

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kardeşim Ağır Hasta Ya Resûlallah!

Abdülazîz Dehlevî hazretleri, Hindistan evliyâsının büyüklerinden Şah Veliyyullah Dehlevî hazretlerinin oğludur. 1746 (H.1159) senesinde Dehli'de doğdu. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. On bir yaşında iken babasının vazîfelendirdiği hocalardan okudu. Meşhur altı hadîs kitabı Kütübü Sitte gibi kıymetli eserleri babasından dinledi. Hadîs-i şerîf ilminde diploma aldı. Hindistan'da İngiliz yönetimine karşı hürriyet meşalesini yakarak "Sirâc-ül-Hind" lakabıyla tanındı. 1824 (H.1239) senesinde Delhi'de vefât etti. Elli kadar eser yazdı. Tefsîr-i Azîzî isimli eserinde Bekara sûresinin fazîletlerini bildirirken diyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Gayret-i İslama Ne Oldu?

Sultan III. Selim Hanın 1787 Rus savaşında Ordu-yu Hümayuna gönderdiği ferman şöyledir:"Sizin tereddüt göstermeden ve mukavemet etmeden düşmana terkettiğiniz toprakları, ecdadımız göğsünü düşmanın top ve tüfeğine siper ederek ve karşısında demir yumruk gibi durarak, aslan gibi kükreyerek zaptetmişti. Size ne oldu? Siz onların evlatları değil misiniz? Bu ne haldir ki yüz geri edip memleketi düşmana terk edersiniz. Moskof askeri, kraliçeleri olan bir avretin gayreti için, açlığa, susuzluğa, soğuğa, sıcağa, yaraya, bereye, kan ve ölüme katlanıp, eş yüz senedir cihanı titreten devletimize galebe eder. Fethedip ele geçirdiği Müslüman memleketlerde akla gelmedik facialar yapar. Düşmanın istila ettiği yerlerde, eteğinin ucu açılmamış ve niceleri Peygamber evladından olan Müslüman kız ve gelinleri esir edip, kocalarının, baba ve kardeşlerinin gözü önünde ırzlarına saldırırlar. Yazık, çok yazık! Sizde hiç vatan millet sevgisi, ırz namus kaygısı yok mudur? Gayret-i İslam'a ne oldu? Ben şehzade iken bunları işitip kan ağlardım. Şimdi kalbim parçalanıyor. Dünya çabuk geçer. Ne kadar yaşasak, sonunda ölümün pençesinden kurtuluş yoktur. İmdi düşman elinde esir düşmüş kadınlar ve kızlar, ana babalarından ayrılmış çocuklar, mahşer gününde yakamıza yapışacaklardır. Ben, kudretim dahilinde sizlerden hiçbir şey esirgemedim. Bakalım bundan sonra gazi, dilaver kullarım, hepinizden istirhamım, gayret kemerini belinize birkaç yerden bağlayıp, korkaklık ve alçaklık edenleri kabul etmeyip, İslam gayretinin tamamlanmasına ve Allahü teâlânın fazlı ile düşmandan intikam almaya ihtimam edesiniz. Benim duam sizinle beraberdir. Büyüğünüz ve küçüğünüz berhudar olasınız. Allahü teâlâ sizlere yardım ve muvaffakiyetler versin."

Vehbi Tülek

Yarasina Bir Avuç Ot Tikamişti

Vehbi Tülek

Kur’an-i Ker0me Hürmet

Vehbi Tülek

Çaldiran Savaşi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim'in en büyük amacı doğudaki bütün Türk İslam devletlerini tek bir devlet çatısı altında birleştirmekti. Yavuz Sultan Selim, 1514 yılı baharında ordusuyla birlikte İran seferine çıktı. Osmanlı kuvvetleri, Erzincan'dan Tebriz'e doğru yürüyüşüne devam etti. Çaldıran'da 23 Ağustos 1514'te yapılan savaşta Osmanlı kuvvetleri büyük bir zafer kazanırken, Safeviler bozguna uğradılar. Şah, kaçarak hayatını zor kurtardı. Yavuz yoluna devam ederek Tebriz'e girdi. Şehirdeki birçok sanatçı ve ilim adamı İstanbul'a gönderildi. Bu zafer sonucunda Şah İsmail eski prestijini kaybetti. Bu sayede Doğu Anadolu'da Osmanlılar için bir tehlike kalmamış oldu. 15 Eylül 1514'te de Tebriz'den Karabağ'a hareket eden Yavuz'un amacı, kışı orada geçirip, baharda İran'ı tümüyle almaktı. Ancak şartlar müsait olmadığı için Amasya'ya gidildi. Çaldıran Zaferi'nden sonra, Erzincan, Bayburt kesin olarak Osmanlı hakimiyetine geçti. Kemah kalesi alındı. 12 Haziran 1515'de kazanılan Turnadağ zaferi ile Dulkadiroğlu beyliğine son verildi. Diyarbakır, Mardin ve Bitlis Osmanlı hakimiyetine girdi. Böylece Anadolu'da Türk birliği sağlanmış oldu.

Şeref Nişani Olacak Çamur

Vehbi Tülek

Selanik Vak’asi

Vehbi Tülek

RidÂniye Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Bir Salkim Üzüm

Vehbi Tülek

İstanbul'un Fethi Ve İnsan Haklari

Vehbi Tülek

Macar Subayinin Kizi

Vehbi Tülek

Minare Eğri Mi?

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kalp Nûrunu, Sohbete Olan Gayrette Aramalı

Hayât bin Kays el-Harrâni hazretleri Harrân'da yetişen evliyânın büyüklerinden, âriflerin ileri gelenlerindendir. Urfa'ya bağlı Harrân kazasında doğup yetişti. 1185 (H.581) yılında orada vefât etti.
Hayât bin Kays hazretleri büyük himmet sâhibi olup, yüksek makamlara kavuşmuştu. Keşif ve kerâmetleri, açık ve meydanda bir zât idi. Ebû Abdullah el-Kureşi diyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ali Bin İbrahim Husrî

Vehbi Tülek

Ali bin İbrahim Husri hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 593 (m. 901)'de Basra'da doğdu. Gençlik yıllarında Bağ­dat'a giderek Ebû Bekr Şibli'nin sohbetlerine devam etti ve icazet aldı. Mansur Camii'nin karşısındaki dergahında talebe yetiştirdi. 371 (m. 981)'de Bağdat'ta vefat etti. Bir sohbetinde buyurdu ki:

Muhammed Bin Sûka

Vehbi Tülek

bu Senedi Kabrime Koyun!

Vehbi Tülek

Ca'fer-i Sâdık hazretleri, Hazret-i Ali'nin torunlarından olup, "Oniki İmâm"ın altıncısıdır. Oğlu Mûsâ Kâzım için olan nasihati pek meşhûrdur. Oğluna buyurdu ki:
"Ey oğlum, Allahü teâlânın kitâbını okuyucu, iyilikleri emredici, kötülüğü nehyedici, sana gelmeyene sen gidici, seninle konuşmayanla konuşucu ol! İsteyene ver. Gıybetten, koğuculuktan sakın. Çünkü söz taşımak, insanların kalbinde düşmanlığı artırır. İnsanların ayıplarını görme, insanların ayıplarını gören, onların hedefi olur."

Allahü Teala Bir Kulu Seviyorsa

Vehbi Tülek

İbn-i Hallâl

Vehbi Tülek

Dünyâya Düşkün Kimseyle Beraber Olmak Zehirdir

Vehbi Tülek

Hacı Torun Efendi

Vehbi Tülek

Nesibe Hâtûn Ve Habib Bin Zeyd

Vehbi Tülek

Din Büyüklerinin Yolu, Baştan Sona Edeptir!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bize Teveccüh Edin

Bize Teveccüh Edin

1604 senesinde Sivas'daki Şemsiyye Dergâhı şeyhi ve Kara Şems'in dâmâdı Receb Efendi vefât edince, Abdülmecid Efendi onun vazifesini yürüttü. İlim ve irfândaki şöhretini duyan Sultan III. Mehmed Han tarafından İstanbul'a dâvet edildi. Üçüncü Mehmed Han, Abdülmecid Efendiyi İstanbul'a dâvet ederken, kendi el yazılarıyla şu mektubu yazmışlardı:"Fazilet ve kerâmet sâhibi Sivaslı Abdülmecid Efendi! Merhûm amcan Şemseddin Efendi nin, Eğri seferinde maddi ve mânevi çok yardımlarını gördüm. Döndükten sonra İstanbul'da kalmasını istemiştim. Fakat o arzu etmeyince, ihtiyârlığı sebebiyle memleketine gitmesine izin verdim. Şimdi sizin söz, fiil ve diğer özelliklerinizle ona tam olarak benzediğinizi duydum. İstanbul'u teşrifinizi cân-ü gönülden istiyorum. Hatt-ı şerifim size ulaştığı zaman ihmal etmeyesiniz."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Hizir Ve Gelin

Latif Bir Şikayet

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek