Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.526.511

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Maksadı Ahiret Olan Perişan Olmaz!

Kaygusuz İbrâhim Efendi Osmanlıların son zamanlarında yetişen evliyâdandır. Bolu’da doğdu. Kâdiriyye yolunun büyüklerinden Mustafa Efendi isminde bir zâtın talebesi olan Ömer el-Vasfî ile tanıştı. Daha sonra Mustafa Efendi’nin huzûruna gidip sohbetlerinde bulundu. Kemâle gelerek o zâttan hilâfet aldı. İstanbul’a gelerek talebe yetiştirdi. 1289 (m. 1872) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İsterse Sirtimdan Geçsin

Dünyada ilk demiryolu 1830'da İngiltere'de Liverpol-Mancester arasında yapılmıştır. Osmanlı Devleti'nde ise 1851'de Kâhire-İskenderun, 1856-60 Köstence-Çernova, 1856-66 İzmir-Aydın, sıra ile; Dedeağaç-Manastır, Haydarpaşa-Ankara, Mudanya-Bursa, Eskişehir-Konya, Adana-Halep-Şam-Kudüs, Adana-Bağdat, Hamidiye-Hicaz... demiryolları yapılmıştır. O zaman dünyada en uzun demiryolu 8334 km ile Osmanlı Devleti'ndeydi. Bugünkü sınırlarımız içinde 4138 km'si kalmıştır.1870'de Avrupa şehirlerini İstanbul'a bağlayacak 1274 km'lik demiryolu yapılmaya başlanır. İlk etapta 15 km'lik Yedikule-Küçükçekmece arası bitmiş ve tren çalışmaya başlamıştır. Fakat, Yedikule'nin şehre uzak olmasından Demiryolu'nu yapan şirket Sirkeci'nin ilk istasyon olmasını ister. Yolun Topkapı Sarayı içinden geçmesi gerekmektedir. Sarayda bulunan bâzı köşk ve bahçelerin yıkılması lâzımdır. Kurulan komisyon bir karar alamaz ve iş Pâdişah Sultan Abdülaziz Hân'a intikal eder. Osmanlı Pâdişahlarının bütün teknolojik gelişmeler için takındığı tavır, verdiği şu ibretli cevaptan anlaşılır: "Memleketime demiryolu yapılsın da, isterse sırtımdan geçsin, râzıyım."

Vehbi Tülek

Prut Harbi

Vehbi Tülek

Yenilikçi Sadrazam Nevşehirli Damat İbrÂhim Paşa

Vehbi Tülek

Hasan Can’in Tabiri

Vehbi Tülek

Mısır'ın fetholunduğu günlerdi. Bir sabah, Yavuz Sultan Selim Han, Hasan Can'a şöyle buyurdu: "Bu gece rüyâda Muhammed Bedahşi'yi gördüm. Yolculuk hazırlığında olup, bir beyaz kepenek giymiş, üstüne de bir ip kuşak bağlamıştı. Bu halde gelip, yolculuğa çıkacağını söyleyip bizimle vedâlaştı." Pâdişâh bu sözleri söyler söylemez Hasan Can gençlik atılganlığı ile hemen rüyâyı tâbire girişti ve; "Velilerin görünüşte çıkacakları yolculuk, âhiret seferi olmak gerektir. Eğer vefât etmemiş ise, yakında vefât edeceklerine işârettir." dedi. Sultan Selim Hanın bu cevâba cânı sıkıldı ve; "Rüyânın gerçekleşmesinin yormaya da bağlı olduğunu bilmez misin? Eğer Şeyhe bir hal olursa senin yorumuna bağlarız. Cezâlandırılmayı hak eyledin." dedi. Bu sözler üzerine Hasan Can rüyâyı o şekilde tâbir ettiğine çok üzüldü ve pişmanlık duydu.

Amerika’ya Osmanli Yardimi

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

Kanuniyi Kabul Etmeyen Derviş

Vehbi Tülek

Belgrad'in Fethi

Vehbi Tülek

63 - Sultan Vi. Murad Ve Polonya Elçisi

Vehbi Tülek

Git HünkÂrdan Ferman Getir...

Vehbi Tülek

Çandarli Kara Halil

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bilmediğini, âhireti Düşünen âlimlere Sor

Hâlid Zibâri hazretleri Osmanlı devrinde yaşayan evliyânın büyüklerindendir. 1826 (H.1242) senesinde Diyarbakır'da doğdu. Tasavvuf büyüklerinden olan Şeyh Muhammed Ayni'nin sohbetlerinde yetişti ve kerâmet sâhibi kızı Fâtıma-ı Sâliha ile evlendi. Hocasının emri ile ona vekil olarak insanları irşâd için Basret köyüne gitti. 1863 (H.1280) senesinde Şırnak'ın Basret köyünde vefât etti. Bu mübarek zat buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bilen Ile Bilmeyen Hiç Bir Olur Mu

Vehbi Tülek

Muhammed Tayyib İbn-i Kirân hazretleri Mâliki fıkıh âlimidir. 1172'de (m. 1758) Fas'ta doğdu. Orada bulunan fıkıh âlimlerinden ilim tahsil etti ve çok talebe yetiştirdi. 1227(m. 1812)'de Fas'ta vefat etti ve Ravzat'ül-ulemâ Kabristanı'nda defnedildi. Buyurdu ki:

Fâni Kimselerin Çocuklarısınız

Vehbi Tülek

Ara Bozuculuk, Allah'ın Gazâbına Sebep Olur!

Vehbi Tülek

Şerefüddin Şuayb Efendi Halveti tarikatının kollarından Gülşenî kolu şeyhlerinden olup Edirnelidir. 1329 (m. 1911)’de vefat ederek şeyhlik makamında bulunduğu Müslim Efendi dergâhına defnedildiler. “İzahu'l-Meram Fi Meziyyeti'l-Kelâm” isminde bir eseri vardır. Bu kitabında şöyle anlatır:

Ebü’l-hasen Cürcânî

Vehbi Tülek

Kalan Günlerinin Kıymetini Bil

Vehbi Tülek

Cennetin Yüksek Derecelerine Kavuşanlar

Vehbi Tülek

Sünnet-i Hasene Ve Sünnet-i Seyyie

Vehbi Tülek

Büyük Mutasavvıf Necmeddîn-i Kübrâ

Vehbi Tülek

Annemin Duâsı Sebebiyle Mesut Bir Hayat Yaşadım

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bunlar Şarapti

Bunlar Şarapti

Kâdı Yâkûb şöyle anlatır:

Birgün Şam'da bir mescidin kenarındaydım. Orada bir köprü vardı. Hava çok sıcaktı. Abdullah el-Yuneyni, abdest almak için dereye indi. O sırada bir nasrâni, şarap yüklü katırı ile köprüden geçiyordu. Katır bir ara ürktü ve yük yere yıkıldı. Çevrede başka kimse yoktu. Abdullah el-Yuneyni, yukarı çıkıp bana; "Yükü yüklemeye yardım et!" dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Abdullah El-acemî

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek