Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.376.892

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ölü Evinden Helva Dağıtılması Mekrûhtur!

Necmeddîn Tarsûsî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Aslen Tarsuslu olup 721 (1321)’de Şam’da doğdu. Arapça, fıkıh ve fıkıh usulü tahsil ettikten sonra İkbâliyye Medresesi’nde müderrisliğe, daha sonra da Şam Hanefî kâdılkudâtı nâibliğine tayin edildi. 758 (m. 1357)’de Şam’da vefat etti. “el-Fevâ’idü’l-fıkhiyye” isimli eserinde şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kanuni Sultan Süleyman Ve Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, bir ara yağmurlar yağmaz olmuş, insanlar kuraklıktan çok muzdarip olmuşlardı. İstanbul halkı, yağmur duâsına çıkılmasına karar verdi. Pâdişâh da çıktı. Okmeydanı'nda büyük bir kalabalık toplandı. Öyle ki bu toplulukta, başta pâdişâh olmak üzere, âlimler, vâliler, idâreciler, vezirler, kuvvetli-zayıf, zengin-fakir herkes vardı. Bilindiği gibi, Osmanlı sultanları yapacakları bütün mühim işlerde, mutlaka şeyhülislâma danışırlar, onun fetvâsına uygun hareket ederlerdi. Bunun için Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendi den, yağmur duâsını kimin yapmasının münâsib olacağı suâl edildi. O da; "Duâyı, pâdişâh veya onun münâsib gördüğü bir zât eder." buyurdu. Bunun üzerine pâdişâh; "Ya'kûb Germiyâni duâ eylesin." dedi. Ya'kûb Efendi ise, kendisini buna ehil, münâsib görmeyip mahcûb oldu ve bir tarafa gizlendi. Oğlu Yûsuf Efendinin, yerini bildirmesiyle arayıp buldular. Gelmek istemedi ise de; "Pâdişâh efendimizin emridir." dediler. Bunun üzerine mecbûren kalkıp geldi. Minbere çıkıp duâ etti. Orada bulunanlar "Âmin" dediler. Bu duâ bereketiyle öyle yağmur yağdı ki, her taraf su ile doldu. İnsanlar, onun büyük bir âlim ve yüksek bir veli olduğunu, bu hâdise ile daha iyi anladılar. O ise kendisini; âciz, aşağı, bu işe lâyık olmayan biri gördüğünden çok mahcub olmuştu. Ya'kûb Germiyâni hazretleri duâ günü, gizlendiği yeri haber verip meydana çıkmasına sebeb olduğu için, daha sonraları oğlu Yûsuf Efendiye sitem etti. Kendisini duâ etmeye, duâsının kabûl olmasına lâyık görmeyerek ve çok tevâzu göstererek; "Yağmur bolluğuna uğradık. Ben o meclise varmayacaktım. Bizi kırıklığa uğratıp, ömrümde, çekemeyeceğim mahcûbiyete müptelâ olmama sebeb oldun." Dedi.

Vehbi Tülek

Rumeli Hisari Ve Fatih

Vehbi Tülek

82 - Edirne Nasil Kaybedildi

Vehbi Tülek

Genç Kadiasker

Vehbi Tülek

Feramerz bir Fransız subayıdır. Türklerle nerede ve ne zaman tanışır bilemeyiz ama ecdadımıza hayran olur. Nitekim kendi rızası ile İslâm'ı seçer ve Feramuz adını alır. O devir Fransa'sında Müslüman olmak zor, Müslümanca yaşamak daha zordur. Mübârek kalkar Anadolu'ya gelir ve Sivas, Tokat civarında bir kuytuya yerleşir. Oğluna âlemlere rahmet olarak gönderilen Efendimizin adını koyar. Kızını Osmanlı Emirlerinden Hüsrev Bey'e verir. Feramuz bey vefat edince, oğlu Muhammed ablasının yanına sığınır. Eniştesi bu çocuğun müthiş zekasına hayran kalır. Tahsili için ne gerekiyorsa yapar. "Yeter ki sen oku" der, "gerisini düşünme!" Küçük çocuk bu teveccühün altında kalmaz, gecesini gündüzüne katar, akranlarına fark atar. Nitekim molla olur. Hem eniştesinin adıyla anılan bir molla. "Molla Hüsrev!"

Küçük Bir Çamur Denizi Sulandirmaz

Vehbi Tülek

Elçiye Lüzum Yok

Vehbi Tülek

İskender Paşa

Vehbi Tülek

Fransiz Donanmasinin Osmanlilara Rehin Edilmesi

Vehbi Tülek

Occhiali (kiliç Ali Paşa)

Vehbi Tülek

Valide Suyu

Vehbi Tülek

Osmanli Askeri Ve Papazlar

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hadîs Ve Fıkıh âlimi Cübeyr Bin Nüfeyr

Cübeyr bin Nüfeyr, Tâbiinin büyüklerindendir. Hadis âlimi idi. Künyesi Ebû Abdurrahmân Hadrami'dir. Doğum târihi bilinmemektedir. 699 (H. 80) senesinde vefât etti. Bâzı kaynaklar, Emevi Halifesi Abdülmelik bin Mervan zamânında hayatta olduğunu kaydederler. Buna göre hicri 80 târihinden daha sonra vefât ettiği de anlaşılmaktadır. Humus ve Şam'da yaşamıştır.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Teâlânın Isim Ve Sıfatları Ezelidir

Vehbi Tülek

Ebû Hayyân hazretleri tefsîr, kırâat, hadîs ve lügat âlimidir. 654 (m. 1256) senesinde Endülüs'te (İspanya) Gırnata’ya (Granada) bağlı Matahşâraş (Monte Jeres) denilen yerde doğdu. Gırnata’da ilim tahsil ettikten sonra Mekke’ye, oradan da Kâhire’ye gitti. Burada talebe yetiştirdi. 745 (m. 1344) senesinde Kâhire’de vefât etti. El-Bahr-ül-Muhît isimli Tefsîr kitabı meşhurdur. Bu eserinde şöyle anlatır: 

“çırağ-ı Dehli” Nasîruddîn Mahmud

Vehbi Tülek

Dört Türlü Zekât Malı Vardır

Vehbi Tülek

Ahmed bin Hafs hazretleri Hanefi mezhebi fıkıh âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. Ebû Hafs-ı Kebir künyesiyle meşhûr olmuştur. Buhârâ'da doğup, aynı şehirde vefât etti.

Küçük yaşından itibâren ilim tahsiline başlayan Ebû Hafs-ı Kebir, zamânının âlimlerinden akli ve nakli ilimleri tahsil etti. İmâm-ı A'zam Ebû Hanife hazretlerinin talebesi İmâm-ı Muhammed Şeybâni'den fıkıh ilmini öğrendi. Bu ilimde ictihâd derecesine yükseldi. Reisü'l-ulemâ (âlimlerin reisi) ünvânına sâhib oldu. Bir dersinde şunları anlattı:

Büyük Velî Sa'dî-i Şîrâzî

Vehbi Tülek

Yaratılan En Pis Kokulu Şey!

Vehbi Tülek

Velînin Kerâmeti Haktır

Vehbi Tülek

Muhammed Zeynel'âbidîn

Vehbi Tülek

Âlim Bir Hükümdar Sultan Keykâvus

Vehbi Tülek

ikimiz Için De Farklı Bir Gün Olacak!..

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Kânûni Sultan Süleymân'ın vezir-i âzamı olan Rüstem Paşanın terzibaşısının kardeşinin oğlu olan Ali Efendi, Tırhala'dan getirilerek amcasının yanında yetiştirildi. Rüstem Paşa, 1548' de İran Seferinden dönerken Ankara yakınlarına gelince, Bayramiyye yolu büyüklerinden Hüsâm Efendiyi berâberindekilerle birlikte ziyârete gitti. Sohbet esnâsında orada bulunan larla tek tek tanışan Hüsâm Efendi, Terzibaşının yeğeni olan genç Ali Efendiye gelince onun ne işle meşgûl olduğunu sordu. Terzilik mesleğiyle uğraştığı söylenince, terzilerin piri olarak kabûl edilen İdris aleyhisselâma nisbetle ona İdris lakabını verdi. Ali Efendiyi hizmetine ve talebeliğe kabûl etti. Bir müddet Hüsâm Efendinin hizmetinde ve sohbetinde bulunan Ali Efendi, tasavvuf yolunda ilerledi. Daha sonra İstanbul'a gelen Ali Efendi, ticâretle meşgûl oldu. İlk zamanlar ticâret sebebiyle Belgrad, Filibe, Sofya, Edirne, Gelibolu gibi memleketlere gitti. Gittiği yerler deki âlim ve evliyâ zâtların sohbetlerinde bulunup tasavvuf yolunda yükseldi. Defâlarca hac vazifesini yapmak için Hicaz'a gitti. Oradan Yemen'e gitti. Son zamanlarında ticâreti bırakıp İstanbul Fâtih Çarşamba'da Mehmed Ağa Câmii yakınındaki evinde ikâmet etti. Ticâreti, emrinde bulunan kimseler yürüttüler.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Vehbi Tülek

Ahde Vefa

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

İftiranin Neticesi

Karşılık Beklemiyorum

Adam Olmazsan

9 Evi Dolaşan Kelle

İcÂzetin Sirri

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek