Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.432.882

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yenişehirli Abdullah Efendi

İstanbul'da ilk olarak kurulan matbaanın kurulmasına fetvâ veren, elli yedinci Osmanlı şeyhülislâmıdır. Sultan Üçüncü Ahmed Han tarafından şeyhülislâmlığa getirildi. Dâmâd İbrâhim Paşayla iyi anlaşıp hizmette bulundu. Pâdişâhın ihsânlarına kavuştu. Zamânındaki birtakım kültür ve yenilik faâliyetlerine ön ayak oldu. İbrâhim Müteferrika tarafından kurulan matbaanın kurulmasıyla ilgili fetvâyı verdi. Bu matbaanın kurulmasıyla ilgili fetvâsı şöyledir:"Kitap basma sanatını iyi bildiğini söyleyen bir kimse, lügat, mantık, astronomi, fizik ve benzerleri âlet ilimleri kitaplarının harflerini ve kelimelerini birer kalıba çıkarıp, buradan kâğıtların üzerine basarak bu kitapların benzerlerini elde ederim, dese, bu kimsenin, böyle kitap basmasına dinimiz izin verir mi?" Abdullah Efendi cevâbında:"Kitap basma sanatını iyi bilen bir kimse, bir kitabın harflerini ve kelimelerini birer kalıba çıkarıp, kâğıtlara basmakla bu kitaptan az zamanda kolayca çok sayıda kitap elde ediyor. Böylece çok ucuz kitap yazılmasına sebep oluyor. Fâideli bir iş olduğundan dinimiz bu kimsenin bu işi yapmasına izin verir. Kitapta yazılı ilmi bilen birkaç kişi önce kitabı tashih etmelidir. Tashih ettikten sonra basılırsa güzel bir iş olur." buyurdu.

Vehbi Tülek

Alman İmparatorunun İstanbul Ziyareti

Vehbi Tülek

Sadrazamlik Makami Herkesin Hirsini Tahrik Eden Makamdir

Vehbi Tülek

17 - Korkma!

Vehbi Tülek

Sinop'ta medfûn bulunan ve Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi'nin talebesi olan Mahmûd Kefevi hocasının şu kerâmetini anlattı:"Gemiye binip İstanbul'a gitmek üzere yola çıktık. Ben o zaman gençtim ve bu benim ilk yolculuğumdu. Hoş bir rüzgârla dört gün gittik. Sonra şiddetli bir rüzgârla deniz kabardı. Dalgalar her taraftan vurmaya başladı. Gemide bulunanlar korku, dehşet ve ümitsizlik içinde bâzı mal ve eşyâlarını denize attılar. Bu ızdırap ve sıkıntı bana da ümitsizlik vermeye başladı. Hocam Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi, geminin alt katında sâkin ve telaşsız bir halde oturuyor du. Dalgaların şiddetli vuruşları gemide bulunanların ve benim korkumu iyice arttırdı. Hocam bana bakıp; "Korkma! Allahü teâlâ bizi kurtaracak ve biz Erikli Kasabasının doğu tarafındaki Hacı Baba Dergâhında kuşluk vakti oturup süt içeceğiz ve incir yiyeceğiz." buyurdu.

Paşam Siz Haksizsiniz!

Vehbi Tülek

Batililari Utandiran Manzara

Vehbi Tülek

Pişmemişler Celveti Olamazlar

Vehbi Tülek

Kanli Zarf

Vehbi Tülek

Birakma Bizi Baba

Vehbi Tülek

Osman Gazi’nin Rüyasi

Vehbi Tülek

Sultan Bayezid Ve Arab Molla

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Büyüklere Saygı Küçüklere Şefkat

Ebû Abdullah Hemedâni hazretleri Tebe-i tabiinden büyük bir hadis ve fıkıh âlimidir. 100 (m. 718)'de İran'da Hemedân'da doğup, 168 (m. 785)'de vefât etti. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Öyle Kimseler Görülünce Allahü Teala Hatırlanır

Vehbi Tülek

Kavukcibâşi Şemsüddin Efendi hadis, fıkıh ve tasavvuf âlimidir. Kavuk imalatı ile uğraşırdı. 1224'te (m. 1809) Trabluşşam'da doğdu. Orada medrese tahsilinden sonra Abdüsselâm bin Meşiş hazretlerine intisab ederek tasavvufta yüksek derecelere kavuştu. 1305'te (m. 1888)'de hac için gittiği Mekke'de vefat etti. Bu mübarek zat, bir sohbetinde buyurdu ki:

Hadis Ve Fıkıh âlimi Kays Bin Âsım

Vehbi Tülek

Düşmanlarımı Dost Edinmeyin!

Vehbi Tülek

Muhammed bin Fudayl Dabbi hazretleri Hadis hafızıdır. Kûfe'de doğdu. A'meş, Hişâm bin Urve ve Yahya bin Said el-Ensâri gibi âlimlerden hadis rivayet etti. Ken­disinden Süfyân-ı Sevri, Ahmed bin Hanbel gibi âlimler rivayette bulundu. Riva­yetleri Kütüb-i Site'de yer alan Muhammed bin Fudayl 195 (m. 811) yılında Kûfe'de vefat etti. Şöyle nakletmiştir:

Celâleddîn Rûyânî Hazretleri

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimiz Anıldığı Zaman

Vehbi Tülek

Asım Bin Ömer Katâde

Vehbi Tülek

Zafer Ve Yardım, Ancak Allahü Teâlâdandır

Vehbi Tülek

Bir Gönül Sultanı... Abdullah El-harrâz

Vehbi Tülek

Müslümanlığın Zayıf Olduğu Bir Asırdayız

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi. O anda, uzaklardan bir karaltı peydâ oldu. Yaklaştıkca, bunun bir insan olduğunu, suyun üzerinde süratle kendilerine doğru geldiğini gördüler. Onun yürüdüğü yerlerde dalgalar hemen sâkinleşiyordu. Nihâyet o zât geminin yanına geldi ve gemiyi eliyle bir mikdâr tuttuktan sonra, geminin önünden yürümeye başladı. Yürüdüğü yerlerde deniz durgunlaşıyordu. Bir müddet sonra gözden kayboldu. Kaptan, o kimsenin su üzerinde gittiği istikâmete göre, geminin dümenini ayarladı. Bir müddet sonra, selâmetle sâhile vardılar. Herkes bu hâdise karşısında şaşırıp kaldı. Sâdece o delikanlı şaşırmamıştı. Yolcular sâhile çıktıklarında, bir kimse karşılarına çıkıp onlara; "Ey yolcular! Üftâde hazretlerinin selâmı var. Sağ olduğum müddetçe, bu sırrı kimseye söylemesinler diye bana emretti." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Onun Görmediği Yer

Alabilirsen Al

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek

Fani Dünya

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek