Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.484.291

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Unutmaktan Korkan Kimse, Resûlullaha Salât Okusun!

Ebû Tâhir Fîrûzâbâdî hazretleri tefsîr, fıkıh, hadîs ve lügat âlimidir. 729 (m. 1329) senesinde İran’ın Şîrâz şehri civarındaki Fîrûzâbâd kasabasında doğdu. Şîrâz, Bağdad, Şam, Mekke-i mükerreme ve Kâhire’ye gidip büyük âlimlerden ilim tahsil etti. Anadolu’ya gelip, Yıldırım Bâyezîd ve Timur Hân ile tanışıp, onların iltifâtlarına ve ikrâmlarına kavuştu. Sonra Yemen’e gitti. Sultan onu Zebîd kadılığına tayin etti. 816 (m. 1414) senesinde Yemen’de, Zebîd kadısı iken vefât etti. Fîrûzâbâdî hazretleri kırktan fazla eser yazdı. Bunlardan Kitâb-üs-salât adlı eserinden bazı bölümler:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Malkoçoğlu Ve Romanya’yi Fethi

Sultan İkinci Bâyezid Han zamanında Kili ve Akkerman alınmış, Osmanlılar Boğdan prensliğiyle Karadeniz arasına girerek, Boğdan'ın deniz yolunu kapamışlar, bu sebeple prensliğin ekonomik varlığı tehlikeye düşmüştü. Boğdanlılar bu iki kalenin geri alınmasını düşündüler. Kalenin zabtından sonra, Akkerman'da kalmış olan bâzı Boğdanlılar, Boğdan prensine haber gönderip, onu kalenin alınması için davet ettiler. Boğdanlılar, kale muhafızları nın gafletinden istifâde ile ipler takarak bir kısmı kaleye çıktı. Bir kısmı da iplerin üzerinde iken muhafızlar haber alarak kaleye girenleri yakalayıp, diğerlerinin de iplerini kestiler. Boğdan beyinin bu hareketi üzerine Rumeli beylerbeyi Hadim Ali Pasa'ya Boğdan seferine çıkması emredildi.

Vehbi Tülek

Böylesini Hiçbir İngiliz Yapamaz

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Seni Kanuna Şikayet Ederiz

Vehbi Tülek

Kul hakkına özen gösteren Sultan Süleyman, bu konuya duyduğu titizlik nedeniyle 'Kanuni' lakabını almıştır. Budin Seferinden dönen ordu, yolların darlığı sebebiyle tarlalardan geçmek zorunda kalmıştı. Bu sırada bir köylü, elindekini padişahın atının geçtiği yere fırlatınca at ürkmüş, köylü de yakalanarak padişahın huzuruna getirilmişti. Sultan Süleyman köylüye:
-Derdin nedir de böyle yaptın? diye sorunca, köylü:

-Biz fakir köylüleriz. Askerlerinizden bazıları, bizim yeni ektiğimiz tarlalardan geçtiler. Ya bu zararı ödersiniz, ya da sizi şikayet ederim. demiş.

Bunun üzerine Kanuni köylüye: -Peki bizi kime şikayet edeceksiniz? diye sormuş. Köylü: -Siz Kanuni değil misiniz? Sizi kanuna şikayet ederiz. deyince Sultan Süleyman çok memnun olmuş ve hemen köylülerin zararlarını hesaplattırıp zararı ödemiş.

Cephede Bir Bayram Namazi

Vehbi Tülek

Bodrumlu Fedai Musa

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Muhyiddin Arabi

Vehbi Tülek

Kurşun Yarasi

Vehbi Tülek

Mimar Sinan Ve İstanbul’un Suyu

Vehbi Tülek

Kirim Savaşi

Vehbi Tülek

Kayiğa Karşi Araba

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ziyâüddîn Nahşebî

Ziyâüddin Nahşebi hazretleri Hindistan ulemâ ve evliyâsındandır. 751 (m. 1350) yılında Bedâyûn'da vefât etmiştir. "Silk-üs-sülûk" adlı eserinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İnsan, Sevdiği Kimse Ile Berâberdir.

Vehbi Tülek

Nûrullah Efendi, Nakşibendi-Hâlidi şeyhlerinden Yanyalı İsmet Efendinin halifesidir. Hocasının 1872 yılında vefât etmesi üzerine geçtiği Fâtih Çarşamba'daki meşihat makamında 21 yıl görev yaptı. 1893'de vefât eden Nûrullah Efendinin kabri, Dergâhın bahçesindedir. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Şeytan Sizi Bana Şikâyet Etti!

Vehbi Tülek

Ölü, Cuma Günü Kendini Ziyâret Edenleri Bilir!

Vehbi Tülek

Takıyyüddin ibn-i Râfi' hazretleri hadis hafızıdır. 704'te (m. 1305) Kahire'de doğdu. İlk tahsilinden sonra Mekke ve Me­dine'deki âlimlerden hadis öğrendi. Sonra Şam'a giderek talebe yetiştirdi. 774 (m. 1372)'de orada vefat etti. Şöyle nakletmiştir:

Erzurumlu İbrahim Hakkı

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Bin Haddâd

Vehbi Tülek

Muhammed Zeytûne

Vehbi Tülek

şems-ül-evliyâ Şemseddîn Pâni-pütî

Vehbi Tülek

Mahmûd Hulvî Efendi

Vehbi Tülek

Abdurrahman Eşref Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Kânûni Sultan Süleymân Hânın kadıaskerlerinden Mirim Kösesi diye meşhûr olan Muhammed Efendinin hizmet ve sohbetlerinde bulunup, ilmi yüksek derecelere kavuştu. Bu sırada dünyâdan ve dünyâ makamlarından yüz çevirip, tasavvuf ehlinden Sofyalı Bâli Efendinin dergâhına gidip, ona talebe oldu. Hizmetinde ve sohbetinde uzun müddet kalıp, feyz aldı. Tasavvufta yükselip, insanları Allahü teâlânın yüce dinine dâvet etmek ve Resûlullah efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem güzel ahlâkını öğretmekle meşgûl oldu. Allahü teâlâya muhabbetinden dolayı, dünyâya hiç önem vermez oldu. Onun bu durumunu anlayamayan bâzıları pâdişâha şikâyet ettiler. Pâdişâh meselenin tahkik edilmesini emretti. Tahkikat için İstanbul'a geldi. Tahkikat sonunda berâat etti ve hakkındaki ithamlardan kurtuldu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Ahde Vefa

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Yuhçu Baba

Allah Haramdan Kaçani Korur

Helvaci Çocuk

Anzakli Ömer

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek