Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.431.093

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sultan Ii. Murad Ve Şücaeddin Karamani

Bir gün Sultan İkinci Murâd Hân, Edirne'de abdest tâzelemek üzere çıktığı zaman ayağı kayıp düştü. O sırada nûr yüzlü bir kimse peydâ oldu. Sultânı elinden tutup, o tehlikeli hâlden kurtardı ve âniden kayboldu. Sonra Pâdişâh, kendini tehlikeden kurtaran o zâtla görüşmek istedi. Edirne'nin bütün sâlih kimselerini huzûruna dâvet etti. Ancak, dâvet ettiği kimseler arasında aradığı zât yoktu. Nihâyet bütün Edirne halkını bir yere toplatıp, birer birer gözden geçirdikten sonra, aralarında, elinden tutup kurtaran Şücâeddin Karamâni'yi buldu. Ona hürmet edip, iltifât ve ihsânlarda bulundu. Debbaglar Mahallesinde ona bir mescid ve bir dergâh yaptırdı. Talebelerine Murâdiye evkâfından maaş bağlatıp, ihsânlarda bulundu.Şücâeddin Karamâni, kendi mezarının duvarını, kendi eliyle kerpiçden yaptı. Her kerpici, yerine üç defâ İhlâs sûresi okuyarak koydu.Kânûni Sultan Süleymân Hân, pâdişâhlığı zamânında Edirne'ye geldiğinde, mescidini büyültüp câmi hâline getirdi. OrayaKur'ân-ı kerim okuyan hâfızlar, müezzin ve hatib tâyin etti. O sırada dergâhında vazifeli olan Cerrahzâde Mustafa Çelebi, Şeyh Şücâeddin Karamâni hazretlerinin yaptığı duvarı yıktırmayıp, bereketlenmek için olduğu gibi bıraktırdı.Şücâeddin Karamâni, dergâhını ve mescidini büyütüp imâr eden müslüman olmayan mimârın rüyâsına girip, onu İslâma dâvet etti. O da ertesi gün İslâmı kabûl edip, hidâyete kavuştu ve ismini "Hidâyet" olarak değiştirdi.

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Han’in Şehzadeliği

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Okçuluk

Vehbi Tülek

Osmanoğullarinin Âkibeti Ne Olacak?

Vehbi Tülek

Bir gün cihân pâdişâhı Kânûni Sultan Süleymân Han, Yahyâ Efendi hazretlerine bir hatt-ı şerif gönderdi ve; "Ağabey! Sen ilâhi sırlara vâkıfsın, bilirsin. Kerem eyle de bize Osmanoğullarının âkıbetinin ne olacağını haber ver. Nesli kesilip yok mu olacak. Yok olacaksa, bu hangi sebeptendir." dedi. Hatt-ı şerifi okuyan Yahyâ Efendi eline kalem kâğıt alıp; "Kardeşim! Neme gerek." diye iri harflerle yazıp Kânûni'ye gönderdi. Kânûni, Yahyâ Efendiden gelen mektûbu okuduğunda hayretler içinde kaldı. Fakat bir şey anlamamıştı. Derhal bir kayık hazırlanmasını emretti ve bu bilmece sözün mânâsını anlamak için Yahyâ Efendinin dergâhına geldi.

Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Hristiyan Tarihçinin Kaleminden “hac”

Vehbi Tülek

3 - İstanbul'un Fethi (manzum Hikaye)

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

Sultan İkinci Bayezid Ve Sari Saltuk

Vehbi Tülek

İnanilmaz Arttirma

Vehbi Tülek

Sarikamiş'i Bilir Misiniz?

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Özür Sahibinin Abdesti Ne Zaman Bozulur?

Çatalcalı Ali Efendi kırk üçüncü Osmanlı şeyhülislâmıdır. 1041 (m. 1631) senesinde Çatalca’da doğdu. İstanbul’a geldi. Meşhur âlimlerden uzun müddet ilim tahsil etti. Bazı medreselerde müderrislik yaptıktan sonra, Selanik ve daha sonra Mısır kadılıklarına tayin edildi. 1081 (m. 1670) senesinde Rumeli kadıaskerliğine, sonra da şeyhülislâmlık makamına getirildi. 1103 (m. 1692) senesinde Edirne’de vefât etti. “Fetâvâ-i Ali Efendi” adlı eserin yazarıdır. Çatalcalı Ali Efendi’nin bu kıymetli eserindeki fetvâlardan bazıları şöyledir:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Nasûhî Üsküdârî

Vehbi Tülek

Nasûhi Üsküdâri hazretlerinin babası Sipâhi Seyyid Nasûh Beydir. İsmi "Muhammed", babasının ismine nisbetle "Nasûhi" Üsküdar'da doğup yaşadığı için "Üsküdâri" nisbeleriyle meşhûr olmuştur. Doğum târihi bilinmemektedir. Ancak 1647 (H.1057), 1648 (H.1058) senelerinde İstanbul'da, Üsküdar'da doğduğu tahmin ediliyor. 1718 (H.1130) senesinde İstanbul'da vefât etti. Kabri Üsküdar-Doğancılar'da Nasûhi Dergâhı bahçesindedir. Sevenleri tarafından ziyâret edilmektedir...

Seyyid Hasan Mükennâ

Vehbi Tülek

o Emanete Seni Lâyık Gördüm

Vehbi Tülek

Abdullah-ı Mekki, Anadolu velilerinden olup Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretlerinin halifelerindendir. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. On dokuzuncu yüzyılda yaşamıştır. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretlerinin talebelerinin önde gelenlerinden oldu. Hocası ona hilâfet-i mutlaka yâni tam icâzet, diploma verdi ve Erzincan'a gönderdi...

Eşkıyâ Tehlikesi Geçene Kadar Yola Çıkmıyoruz

Vehbi Tülek

Evliyânın Ruhları Feyizlerin Kaynağıdır

Vehbi Tülek

Ebû Hasen

Vehbi Tülek

Her Akıl Sahibinin Îmân Etmesi Lâzımdır.

Vehbi Tülek

Abdülazîz Bin Delf

Vehbi Tülek

Zikir, Hâtırlamak, Anmak Demektir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
9 Evi Dolaşan Kelle

9 Evi Dolaşan Kelle

Eshab-ı Kiramdan birinin evine bir yerden bir koyun başı gelmişti. Evde başka yiyecekleri de yoktu. Hanımına onu hazırlamasını söyledi. Pişirdiler, hazırladılar; tam yiyecekleri zaman bir komşu gelip: " Günlerden beri açız. Bize verecek bir şeyiniz yok mu? dedi. Onlar yemeye hazırlandıkları kelleyi verdiler. Kelleyi alan sahabi eve götürdü, sevinç içinde çocukları ile yiyeceği bir sırada başka bir komşu bu sefer onlara gelip: " Günlerden beri açız, bize verecek bir şeyiniz yok mu? dedi

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

At Hirsizi

Onun Görmediği Yer

Abdullah El-acemî

Helvaci Çocuk

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek