Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
(Rahmetullahi Aleyh)
e-Gazete (Bugün)
Bizim Sayfa (Bugün)
16.487.241
Caliyet-ül Ekdar
Silsile-i Aliyye Büyükleri
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
Sultan Yıldırım Bâyezid, Niğbolu zaferinden sonra Bursa'da Ulu Câmiyi inşâ ettirmeye başlamıştı. İnşâat sırasında, câmide çalışan işçilerin ekmek ihtiyâcını Somuncu Baba karşılamıştı. Câminin inşâsı bittiğinde, açılış günü Cumâ hutbesini okumak üzere Pâdişâhın dâmâdı büyük âlim ve veli Seyyid Emir Sultan hazretlerine vazife verilmişti. O gün orada, Molla Fenâri ile berâber büyük bir âlim topluluğu da vardı. Tam Cumâ vakti gelince, Emir Sultan hazretleri; "Sultânım, zamânımızın büyüğü burada bulunurken, bizim hutbe okumamız edebe uygun değildir. Bu câmii şerifin açılış hutbesini okumaya lâyık zât, şu kimsedir!" diyerekSomuncu Baba'yı işâret etti. Şöhretten son derece sakınan bu büyük veli, Pâdişâhın emri üzerine mimbere doğru yürüdü. Emir Sultân'ın yanına gelince; "Ey Emir'im! Niçin böyle yapıp, benim hâlimi ele verdiniz?" dedi.
Yıl 1683, Eylül başları... Ordu-yi Hümâyun Viyana önlerinde... Hücum emri verilse, şehir belki 24 saatte düşecek. Ancak Serdâr-ı Ekrem Merzifonlu Kara Mustafa Paşa gereksiz yere zâyiat vermemek için, şehrin kendiliğinden teslim olmasını beklemeyi tercih ediyor. Bu arada Avrupa'nın her tarafından Viyana'yı kurtarmak için Alman ordusuna katılmak üzere çeşitli büyüklükte ordular yola çıkarılmıştır. Polonya Kralı III. Jan Sobiesky de 40 bini süvari olmak üzere yüz otuz beş bin askerle yoldadır ve Alman ordusuyla birleşmek üzeredir. Ne var ki, ordusunun gücünden son derece emin olan ve müttefikleri âdeta küçümseyen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, Tuna üzerindeki İskender köprüsünü korumakla vazifelendirdiği Kırım Hân'ı Murad Giray'ın, kendisine karşı derin bir kin beslediğinden habersizdir.
Kâdı Şüreyh Tabiinin büyüklerindendir. 79 (m. 713)'da vefât ettiği rivâyet edilir. Babasının ismi Hâni idi. Hâni, kabilesi nâmına elçi olarak Medine'ye gelmiş ve Müslüman olmuştu. Hazreti Ömer, Hazreti Ali ve İbn-i Mes'ûd'dan (radıyallahü anhüm) hadis-i şerif rivâyet etti. Şa'bi, Nehâi, Abdülaziz bin Refi, Muhammed bin Sirin ve daha birçok âlim ondan hadis-i şerif rivâyet etmiştir.
Abdülgafûr Müşâhidi rahmetullahi aleyh, Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretlerinin halifelerindendir. Hazret-i Hüseyin efendimizin soyundan olup, seyyiddir. Bağdad'da yaşamıştır. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretlerinin halifesi Ubeydullah Hayderi'nin sohbetlerinde ve hizmetinde bulunduktan sonra Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi'nin yüksek sohbetleriyle şereflenip hizmet ve huzûrunda bulundu. Çok kerâmeti görülmüştür...
Hicretin altıncı senesinde Hz. Zeyd bin Hârise, Eshâbdan bâzılarının ticaret mallarını Şam'a götürüp satmak üzere yola çıkmıştı. Ticaret malları ile Vâdilkurâ'ya yaklaştıkları sırada, Fezâre bin Bedir kabilesinden birtakım adamlar, onların önlerini kestiler. Zeyd'i ve arkadaşlarını kılıçtan geçirdiler. Onların öldürüldüklerine kanaat getirerek, yanlarındaki bütün ticaret mallarını gasp ettiler.