Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.216.487

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Resulullah'ı Severse Allah'ın Ihsanına Kavuşur

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sultan İkinci Bayezid Ve Sari Saltuk

Sultan İkinci Bâyezid Han, Kili ve Akkermân kalelerinin fethine çıktığında, Baba Dağına gelince; sâlih kimselerden bâzıları; "Pâdişâhım! Burada Sarı Saltuk adına nûrlu bir türbe vardı. Kâfirler yıkıp üzerine taş, toprak, çöp dökerek kabrini kaybettiler." diye şikâyette bulundular. Sultan Bâyezid-i Veli o mezbeleliğe gitti. Bir seccâde üzerinde Kara Şems (Şemseddin Sivâsi) ile ikişer rekat namaz kılıp hakikatı öğrenmek üzere o gece istihâreye yattı. Hemen Sarı Saltuk, sarı renkli sakallı ve yeşil sarığı ile görünüp; "Yâ Bâyezid! Hoş geldin. Akkermân ve Kili kalelerini ve vilâyetlerini Boğdan kâfirleri elinden harp yapmadan fethedeceksin. Oğulların Mekke ve Medine'ye hizmet edecek. Beni bu pislikten kurtar." dedi. Sultan uyanınca; Kara Şems'e; "Efendi! Gördüğün rüyâyı bir kâğıda yaz. Ben de yazayım. Şeyhülislâma gönderelim. Bakalım ne cevap verir." dedi. Herbiri gördükleri istihâreyi yazıp mühürlü olarak şeyhülislâma gönderdiler. Allahü teâlânın hikmeti ikisinin de görüp anlattıkları rüyâ aynıydı. Şeyhülislâm hemen; "Padişâhım! O yere büyük bir türbe yaptırasın." diye haber gönderdi. Sultan Bâyezid Han, o yeri temizlettirdi. Temizlenirken üzerinde; "Hâzâ Kabr-i Saltuk Bey Seyyid Muhammed Gâzi" diye yazılmış bir mermer sanduka göründü. Mimâr ve mühendisler toplanıp nûrlu bir türbe ve câmi ile diğer hayır yerlerinin inşâsına başladılar. Bâyezid Han, Kili ve Akkerman kalelerini hakikaten harpsiz fethedip, oraların fâtihi oldu. Zaferle Baba Dağına döndü. Bir sene orada kışladı. Etrâfı düzene koyup, Baba Dağı şehrini imâr etti. Bütün hayır yerlerini Baba Sultan'a vakfetti.

Vehbi Tülek

Yanliş Gelen Telgraf

Vehbi Tülek

Kazliçeşme

Vehbi Tülek

Sirpsindigi Zaferi

Vehbi Tülek

Sultan Murad Hüdavendigar'ın Edirne'yi fethi, Osmanlılara Balkan fetihlerinin yolunu açtı. Lala Şahin Paşa, Bulgaristan'a girerek Filibe'yi, komutanlarından Evrenos Bey ise Serez'i aldılar (1363). Yeni fethedilen yerlere Türkler yerleştirildi. Edirne ve Filibe'nin fethi üzerine Hristiyan dünyası büyük bir telaşa kapıldı. Çünkü 550 sene önce Müslümanlar, Cebelitarık boğazını geçip İspanya'ya girerek kısa zamanda bütün yarımadayı fethetmişlerdi. Aynı şekilde Balkan yarımadasının da Osmanlıların eline geçmesi yakındı. Osmanlıları derhal Balkanlardan atmak için yeni bir haçlı seferi düzenlenlendi.

36 - Gel Kerem Eyle

Vehbi Tülek

Denize Düşen Yilana Sarilir

Vehbi Tülek

Kibris Halkina Sultan Selim’in Fermani

Vehbi Tülek

Size İtaat Ettik Ve Uyduk

Vehbi Tülek

Zembilli Ali Cemali Efendi’nin Zembili

Vehbi Tülek

Osmanli Konağinda

Vehbi Tülek

Sultanim Özür Dileriz

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Rûşen Efendi

Rûşen Efendi, İstanbul Üsküdar'daki Aziz Mahmûd Hüdâi Dergahı şeyhlerindendir. 1719'da Mudanya'da doğdu. Babası Abdurrahman Efendi Birinci Mahmud Han devrinde İstanbul'a hicret etti. Rûşen Efendi tahsiline burada devâm etti ve Aziz Mahmûd Hüdâi dergahına meşihatına tâyin olundu. 1795 yılında vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce, israfa dikkat çekerek buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Busrî

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Busri hazretleri, Şam evliyâsının ve âlimlerinin büyüklerinden olup, Şam yakınında Busr köyündendir. Ebû Türâb-ı Nahşebi, Ahmed bin Yahyâ Celâ, Ebû Sa'id-i Harraz ve daha birçok evliyâ ve âlimin sohbetlerinde bulundu. 245 (m. 859) senesinde vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Safîzâde Mehmed Çelebi

Vehbi Tülek

Hastalar Seher Vaktinde Niçin Rahatlarlar?

Vehbi Tülek

Mehmed Akkermânî Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Bugün Ukrayna’da bulunan Akkermân şehrinde doğdu. Zamanın âlimlerinden ilim tahsil edip icâzet alan Akkermânî, çeşitli yerlerde müderrislik ve kadılıklarda bulundu. Saray-ı hümâyûn hocası oldu. 1174 (m. 1760) senesinde Mekke-i mükerreme kadısı iken vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

onu, Iple Buraya Çektik!..

Vehbi Tülek

Osman Marani

Vehbi Tülek

Amr Rabbânî

Vehbi Tülek

İnsan Rızkını Aradığı Gibi

Vehbi Tülek

İnsanla Hayvan Arasını Ayıran Fark Edeptir!

Vehbi Tülek

Fıkıh Öğrenmeyip, Tasavvuf Ile Uğraşan, Dinden Çıkar!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bize Teveccüh Edin

Bize Teveccüh Edin

1604 senesinde Sivas'daki Şemsiyye Dergâhı şeyhi ve Kara Şems'in dâmâdı Receb Efendi vefât edince, Abdülmecid Efendi onun vazifesini yürüttü. İlim ve irfândaki şöhretini duyan Sultan III. Mehmed Han tarafından İstanbul'a dâvet edildi. Üçüncü Mehmed Han, Abdülmecid Efendiyi İstanbul'a dâvet ederken, kendi el yazılarıyla şu mektubu yazmışlardı:"Fazilet ve kerâmet sâhibi Sivaslı Abdülmecid Efendi! Merhûm amcan Şemseddin Efendi nin, Eğri seferinde maddi ve mânevi çok yardımlarını gördüm. Döndükten sonra İstanbul'da kalmasını istemiştim. Fakat o arzu etmeyince, ihtiyârlığı sebebiyle memleketine gitmesine izin verdim. Şimdi sizin söz, fiil ve diğer özelliklerinizle ona tam olarak benzediğinizi duydum. İstanbul'u teşrifinizi cân-ü gönülden istiyorum. Hatt-ı şerifim size ulaştığı zaman ihmal etmeyesiniz."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Allah Diyen Genç

Namazini Ben Kildirayim

Bereketi Var Mı?

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek