Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.506.697

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nefis, Gerçekten Kötülüğü Şiddetle Emreder!

Ahmed bin Muhammed Guneymî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 964 (m. 1557) senesinde Mısır’da doğdu. Orada meşhûr âlimlerden ilim öğrenerek yetişen Guneymî, ilim öğrenmek maksadıyla Anadolu’ya geldi. Büyük âlimlerin derslerinde bulundu. Mısır’da o zamanda bulunan Hanefî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden ve en önde gelenlerinden oldu. 1044 (m. 1634) senesinde vefât etti. Guneymî hazretleri çok eser yazmış olup, “İrşâd-ül-ihvân” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanlilarda Silah Kullanma Sanati

Okçuluk Osmanlıların ünlü sporlarındandır. Çok eski zamanlardan beri harp sahasında kendileriyle karşılaşanlar, Türklerin ok atmadaki ustalıklarından hayranlıkla söz etmişlerdir. Türkler, kısa fakat çok kuvvetli yaylar kullanırlardı. Oku gerek piyade ve gerekse süvari olarak kullanmakta emsalleri yoktu. Süratle giden bir atın üzerinden, hedefe isabetli ok atarlardı. Okmeydanı'nda kurulan meşhur kemankeşler ocağı, 15 ve 16. asırlarda emsalsiz üstadlar yetiştirmiştir. Bu arada lodos, poyraz, gündoğusu, batı, kıble, karayel, yıldız gibi yönlerde esen rüzgârlara atılan kamış ve tahta oklarla kurulan menziller, yani kırılan rekorlar, erişilemeyecek kadar yüksektir.Makbul İbrahim Paşa, Atmeydanı'ndaki sarayını yaptırması nedeniyle Kanuni Sultan Süleyman'a bir ziyafet vermiştir. Bu ziyafet eğlenceleri sırasında, Türk Okçuluk Tarihinin önemli kişilerinden biri olan Tozkoparan İskender, at üstünden attığı okla birbirinin içine yerleşmiş 5 kalkanı delmiştir. Bu usta kemankeşin başarıları efsanelere konu olacak kadar büyüktür. Osmanlı İmparatorluğu sınırlarında Tozkoparan İskender'in Gündoğusundaki 1281,5 gez menzilinden (845 metre) daha uzağa ok atışı hiçbir dönemde gerçekleşememiştir.

Vehbi Tülek

86 - Hoşa Giden Tabir

Vehbi Tülek

Tunus’un Fethi

Vehbi Tülek

Tayinim Derhal Yapildi

Vehbi Tülek

Seyyid Yahyâ Efendi şöyle anlatmıştır: "Sultan Bâyezid Hân Câmi-i şerifi avlusunda, oyma ustalarından Kefelizâde İbrâhim Halebi adında bir zâtın dükkanında, ilim-irfân sâhibi, kıymetli zâtlar toplanıp sohbet ederlerdi. Arasıra Mehmed Emin Efendi de öğle namazından sonra o dükkanı teşrif eder, dostları ile çok kıymetli sohbeti olurdu. Bir gün yine böyle hoş bir sohbet sırasında medhedilen iyi vasıflı bir kâdı (hâkim) o dükkana geldi. Kâdıasker, bu kâdıya, bir meseleden dolayı dargın olduğu için, bir makâma tâyin edilmesi gerektiği hâlde ona; "Ben kâdıasker olduğum müddetçe, sana kadılık vazifesi vermem!" diyerek yemin ettiğini ağlayarak anlattı. Dükkanda bulunanlar bu hâdiseye çok üzüldü.

Yeğen Mehmed Paşa Ve Hocasinin Duasi

Vehbi Tülek

Tozkoparan İskender

Vehbi Tülek

43 - Sakin Yemeyiniz, O Et Zehirlidir

Vehbi Tülek

İlmin Kiymeti

Vehbi Tülek

34 - 93 Harbinden Bir Sayfa

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Şeyh Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

51 - İbn-i Haldûn'un Emîr Timur'la Görüşmesi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hasîb Dürrî Efendi

Hasib Dürri Efendi, Gâziantep velilerindendir. 1848 (H. 1264) senesinde doğdu. Abdullah-ı Dehlevi silsilesinden Ali Âkif Efendinye talebe oldu. 1913 (H.1332) senesinde vefât etti.
Hasib Dürri Efendi vefatından kısa bir zaman önce, kendisine; "İslâm memleketlerinde dünyâya gelen Müslümân çocukları, ana, babasından, komşularından, hocalarından görerek, öğrenerek Müslümân oluyor. Başka memleketlerdeki kâfir çocukları ise, kâfir olarak yetişdirilip, Müslümânlıktan mahrûm ediliyor. Bunlar da İslâm terbiyesi ile yetişdirilseydi, Müslümân olur, Cennete giderlerdi. Böyle yetişenlerin Cehenneme gitmesi haksızlık olmaz mı?" diye bir sual sordular. Cevap olarak buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kerim Ağanın Hazin Sonu!..

Vehbi Tülek

Sultan İbrahim Han, İstanbul'da doğdu. Uzun boylu, kuvvetli vücutlu ve kumral sakallı idi. Annesi Kösem Sultan onun iyi yetişmesi için çok gayret göstermişti. Devrinde yaşayan bazı kindarların dediği gibi "deli" değil "veli" bir sultandı...
Kardeşi Dördüncü Murad Han'ın vefatı üzerine 1640'ta tahta çıktığı gün şöyle dua etmişti: "Elhamdülillah. Ya Rabbi! Benim gibi zaif kulunu bu makama lâyık gördün. Ya Rab! Saltanat günlerimde milletimin halini hoş eyle ve birbirimizden hoşnut kıl!"
Sultan İbrahim Han, tahta çıktıktan sekiz sene sonra Edirne'ye gitmişti. Tellala şöyle bağırttı:
-Padişah fermanıdır. Duyduk duymadık demeyin... Yarın ayak divanı olacaktır. Kimin kimden şikâyeti varsa gelsin, padişah efendimize söylesin. Duyduk duymadık demeyin...

Allahü Teâlâyı, Beni Ve Ehl-i Beytimi Seviniz

Vehbi Tülek

Saçlı İbrâhim Efendi

Vehbi Tülek

Saçlı İbrâhim Efendi, İstanbul Molla Gürâni'de Koruklu Tekkesi şeyhlerindendir. Cerrahpaşa Câmiinin vâizi idi. 1623 yılında tâyin edildiği Koruklu Tekke şeyhliğini on bir yıl yürüttü. 1634'te vefât etti. Kabri Fındıkzâde'de Koruklu Tekke'nin yerinde bulunan Piri Mehmed Paşa Câmiinin haziresindedir.
İbrâhim Efendi, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

İlmihâl Bilgilerini Öğrenmek Her Müslümana Farzdır

Vehbi Tülek

Seni, Allahü Teâlâya Îmâna Davet Ediyorum

Vehbi Tülek

Abdullah Harrânî

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Mağribî

Vehbi Tülek

Zâhirî Ilimler Ve Bâtınî Ilimler Peygamberlerin Mirasıdır

Vehbi Tülek

Ankaralı Gelin Karyağdı Hatun

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Hacı Hızıroğlu Mehmed Ağa, Üsküdar'ın ileri gelenlerinden ve sipâhilerindendi. Büyük zâtların sohbetlerinde çok bulunurdu. Tarikat âdâbından nasibini almış, edeb sâhibi bir zât idi. Bir gün kötülük ve zulüm yapmak isteyen kimselerin kendisini aradıkları haberini aldı ve dostlarından birisinin evinde saklandı. Gece Allahü teâlâya, kendisini bu belâ ve musibetten muhâfaza buyurması için yalvarırken, çevresinde bulunan veli zâtlardan yardım ve duâ istemek hatırına geldi. Evinin çevresinde oturan velileri bir bir hatırına getirdi. O anda hatırına, bu belâdan, Abdülehad Nûri Efendinin vâsıtasıyla kurtulabileceği düşüncesi geldi. Bunun üzerine bütün kalbiyle Abdülehad Nûri Efendiye yönelip; "Abdülehad Efendi hürmetine beni bu belâdan kurtar." diye Allahü teâlâya yalvardı. O arada uyuya kaldı. Rüyâsında Abdülehad Nûri Efendiyi gördü. Ona; "Mehmed Ağa, korkma! Zorbaların defterinden senin ismin kaybolmuştur. Gönlün hoş olsun. Rahat bir hâlde evinde dostların ile sohbet eyle." dedi. Uyanır uyanmaz Mehmed Ağa, Abdülehad Nûri Efendinin dergâhındaki talebelere yedirmek üzere, Allah için yedi kurban adadı. Bir iki hafta evinde dostları ile sohbette bulundu. Çarşı, pazarda dolaştığı hâlde, kötü bir haber almadı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

İmanı Ona Kafidir

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek