Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.394.867

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

İnsanın Sermâyesi, Dîni Ve âhiretidir

Kâdî Alî Antâkî hazretleri fıkıh âlimlerindendir. 278 (m. 892)'de Antakya’da doğdu. Şam'da meşhur âlimlerden ilim tahsil etti. İcazet aldıktan sonra Basra, Ahvaz, Hûzistan ve Tüster gibi yerlerde kadılık yaptı. 342 (m. 953)'de vefat etti. Şöyle buyurdu:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sultan Ahmedin Rüyasi

Bir gün Sultan Birinci Ahmed Han rüyâsında; "Avusturya Kralı ile güreş tuttuğunu, fakat kendisinin arka üstü yere düştüğünü" görmüştü. Zâhiren bakıldığında rüyâ çok korkunç idi. Sabahleyin, derhal huzûra getirilen âlimler ve rüyâ tâbircilerinden hiçbiri bu rüyâyı, Pâdişâhı tatmin edecek şekilde tâbir edemedi. Nihâyet Üsküdar'da bulunan Aziz Mahmûd Hüdâyi'nin, bu rüyâyı tâbir edebileceğini arz ettiler. Pâdişâh Birinci Ahmed bir mektup yazarak, yakınlarından biriyle gönderdi ve tâbir edilmesini ricâ etti. Haberci, mektubu alıp süratle Üsküdar'a geçti. Aziz Mahmûd Hüdâyi'nin kapısını çaldığında, onun içerden elinde bir zarf ile kapıya çıktığını gördü. Habercinin getirdiği mektubu alırken, kendi elindeki mektubu da Pâdişâha verilmek üzere verdi ve; Sultânımızın gönderdiği mektûbun cevâbıdır." buyurdu. Mektubu şaşkınlık içinde alan haberci, derhal mektubu sultâna götürdü ve gördüklerini anlattı. Sultan Birinci Ahmed Hanın gönderdiği mektup, daha açılıp okunmadan cevâbı gönderilmişti.Sultan AhmedHan, gönderilen bu mektubu heyecanla okudu. Deniyordu ki: "Allahü teâlâ insan vücûdunda arkayı, cansız mahlûklar da ise toprağı, en kuvvetli olarak yarattı. İnsan ile toprağın birbirlerine değmesi, bu iki kuvvetin bir araya gelmesi demektir. Böylece, Pâdişâhımızın arka üstü yere yatması ile bu iki kuvvet birleşmiştir. Dolayısıyla bu rüyâdan İslâmın temsilcisi olan pâdişâhımızın, küffâra karşı zafer kazanacağı anlaşıldı." Pâdişâh bu tâbiri pek beğendi ve; "İşte gördü ğüm rüyânın tâbiri budur." dedi. Derhal Aziz Mahmûd Hüdâyi hazretlerine bin altın gönderdi.

Vehbi Tülek

Boynuzsuz Koç

Vehbi Tülek

Ey Cesur Yeniçeri Bu Tarafa Yetiş

Vehbi Tülek

Hükümdarlar VilÂyet Zabteder, Bahşetmez!

Vehbi Tülek

Sultan İkinci Bâyezid Hân tâcı ve tahtı Şehzâde Ahmed'e bırakmak istediği zaman, Şehzâde Selim babasına isyân etmiş ve yenilerek Kırım'a ilticaya mecbur kalmıştı. Şehzâde Ahmed, Kırım Hân'ı Mengli Giray'a bir mektup yazıp; eğer kardeşine yardım etmezse, kendisi padişah olunca, bütün Kefe vilâyetini, dokuz kalesiyle birlikte ona bırakacağını bildirmişti. Mengli Giray bu mektuba aldırış etmedi. Çünkü Yavuz'un bir cevher yürek taşıdığını ve er-geç padişah olacağını tahmin ediyordu. Oğlu Mehmed Giray ise, Şehzâde Ahmed'in teklifini kabul etmeye meyilli idi. Nihayet bir gün yemek esnasında sohbet ederlerken Yavuz'a sordu:" Sultânım! İhtimâl ki yakında tahta çıkarsın. O zaman Kefe vilâyetini bize bağışlayıp terk eder misin?Yavuz'un şu ibretli cevabı, Mengli Giray'ın tahmininde ne kadar haklı olduğunu gösteriyordu:" Hükümdarlar sadece vilâyet zabteder; ama vilâyet bahşetmez. İstediğiniz kadar altın ve gümüş veririm; lâkin benden memleket istemeyin

Ciğer PÂresi, Ciğer YÂresi

Vehbi Tülek

Ayni Oyun

Vehbi Tülek

Emrediyorum Paşa!

Vehbi Tülek

Bir Çanakkale Şehidinin Son Mektubu

Vehbi Tülek

58 - Sultan Murad'in Hayreti

Vehbi Tülek

64 - Sadik Sadrazam Sultanzade Mehmed Paşa

Vehbi Tülek

Ağirliğinca Altin Ederdi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ahmed Bin Hadraveyh

Ahmed bin Hadraveyh hazretleri; tasavvuf yolunun en yüksek derecesine ulaşmış, fetvâ sâhibi, tarikatta kâmil, fütüvvette ve asâlette meşhûr, vilâyette sultan, riyâzette şöhret sâhibi, tasavvuf ehli arasında makbûl bir zât idi. Önceleri Hâtem-i Es'am'ın talebesiydi. Ebû Turâb en-Nahşebi ve Ebû Hafs el-Haddâd ile sohbet etmiş, İbrâhim bin Edhem'i görmüştür. Özellikle fütüvvet; cömertlik, ikram, herkese iyilik etmek husûsundaki sözleriyle meşhûr olan Ahmed bin Hadraveyh, Belh Emirinin kızı Fâtıma ile evlenmişti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Dünya Hayatının Ziynetleri

Vehbi Tülek

Ahizâde Sinânüddin Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Aslen, Aydın iline bağlı Güzelhisar kasabasından olup, 936 (m. 1529) senesinde Bursa'da vefât etti. Buyurdu ki:

İbn-i Ziyâd

Vehbi Tülek

Hâce Mevdût Çeştî

Vehbi Tülek

Evliyânın büyüklerindendir. Çeşt'de dünyâya geldi. Doğum târihi belli değildir.
Mevdûd Çeşti hazretleri, babası Ebû Yûsuf, Ahmed-i Nâmıki ve Necmüddin Ömer'den ilim öğrendi. Ayrıca ilim tahsil etmek için; Kudüs, Buhârâ, Belh ve daha birçok yere gitti. İlm-i zâhir ve ilm-i batında yetişmiş bir âlim ve büyük bir veliydi. Binlerce talebe yetiştiren Mevdûd Çeşti'nin önde gelen talebeleri şunlardır: Oğlu Hâce Ebû Ahmed, Hacı Şerif Zendeni, Şeyh Şencan, Ebû Nâsır, Şekibân Zâhid Hüseyin Tibeti, Ahmed Bedrûn, Serpûş Azerbaycâni, Osman Rûmi, Ebü'l-Hasan Bâni.

İçinde Bulunduğumuz ânı Değerlendirmek

Vehbi Tülek

meliküş-şuarâ

Vehbi Tülek

Fâsık, Cimri Ve Yalancıyla Arkadaşlık Etme!

Vehbi Tülek

Ruh, Madde Değildir Ve Allah'ın Izni Ile Iş Yapar

Vehbi Tülek

Yahyâ Mezûrî

Vehbi Tülek

Hoca, Talebesini Rûhânî ve Cismânî Terbiye Eder

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Üç Kandil

Üç Kandil

Emir Sultan, âlim ve ilim menbaı olan Buhârâ'da yetişti. Mekke-i mükerreme ve Medine-i münevvere'de ilim tahsil etti. Medine-i münevvereye yerleşmek ve ömürlerinin sonuna kadar orada kalmak niyetindeyken, bir rüyâ gördü. Rüyâsında Peygamber efendimiz ile hazret-i Ali yanyana oturmuşlardı. Yanlarına vardı ve diz çöküp oturdu. Hazret-i Ali ona; "Ey oğlum! Sana cenâb-ı Hak tarafından ceddin Muhammed'in (sallallahü aleyhi ve sellem) sünnetini, takvâ yoluyla öğretmen için Rûm iline gitmen işâret olundu. Önünde giden nûrdan üç kandil belirecek, o kandiller nerede gözünden kaybolursa orada kalacaksın. Mezârın da orada olacak" dedi. Emir Sultan uykudan uyanınca; "Demek ki takdir-i ilâhi böyle" diyerek yola çıktı. Hazret-i Ali'nin dediği gibi, üç kandil ona kılavuzluk etti. Bursa'ya geldiği zaman, önündeki nûrdan üç kandil, pınar başında üç servi civârında fakirler için tahsis edilmiş eski bir kilisenin yanında kayboldular. Böylece Emir Sultan Bursa'ya yerleşti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

Abdullah Bin MübÂrek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Gerçek Zehir

Padişah Ve At

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek