Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.457.396

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Haset Eden, Dâima Gamlı Ve Kederlidir!

Şeyh Sinân Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Şimdi Yunanistan’da bulunan Fere’de doğdu. Bursa’ya giderek Abdüllatîf Kudsî’nin talebesi olan Şeyh Tâceddîn’in talebesi oldu. Kısa zamanda yüksek derecelere kavuşarak icazet verildi ve talebe yetiştirmek üzere memleketinde gönderildi. 890 (m. 1485) senesinde Fere’de vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Acele Tövbe Et

Sarayda vazifeli Mehmed Ağa anlattı: "Sarayda, Enderûndan yetişmiş bir ağa, Üsküdar'daki konağında oturuyordu. Ben de önceleri onun konağında vazifeliydim. O günlerde, Doğancılar'da Nasûhi Efendinin vefât ettiği duyuldu. Cenâze namazı kılınmak üzere câmiye götürülüyordu. Talebeleri mübârek tabutu omuzlarına almışlar, gözyaşları arasında ağanın evi önünden geçerken, ağa, kalabalığı görmeyeyim diye pencerelerin perdelerini kapattı. Çünkü Nasûhi hazretlerinin büyüklüğüne inanmazdı. Ağa, o gece rüyâsında büyük bir kalabalığın Pâdişâh Sultan Ahmed Hanı beklediğini gördü. Halk, yolun kenarlarına dizilmişlerdi. Öyle ki, çarşının aşağı başından Ahmediye Câmiine kadar yollar doluydu. Herkes heyecanla bekleşiyordu. Bâzılarına niçin beklediklerini sorduğunda, onlar;

Vehbi Tülek

Kanuni Ve Alvan Hamevi Hazretleri

Vehbi Tülek

Çelebi Halifenin Kerameti

Vehbi Tülek

Eşeklerin Yardimi

Vehbi Tülek

Osmanlı ordusu 1645 senesinde Yusuf Paşa kumandasında Girit adasına asker çıkarmıştı. Bu adada çok miktarda eşek bulunuyordu. Sahile çıkan Osmanlı askeri, eşekleri toplayıp bütün eşyalarını bunlara yükleyerek, kuşatma altına aldıkları Hanya kalesine taşıdılar. Kaleyi savunan Venedikli general bunu işitince:

"Çok yazık, eğer eşeklerin Osmanlılara böyle yardım ettiklerini önceden bilseydim, Osmanlılar gelmeden önce hepsini öldürtürdüm" diye üzüntüsünü belirtti.

Iii. Osman Han Ve İstanbul’un Yeniden İmari

Vehbi Tülek

33 - Şah Sultan Ve Merkez Efendi

Vehbi Tülek

38 - Savaş Ve Zafer İçin

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Şah İsmail’in Satranç Oyunu

Vehbi Tülek

Huri Kizi İstiyorum

Vehbi Tülek

Uçan Osmanli: Lagari Hasan Çelebi

Vehbi Tülek

Hepsi Osmanli Padişahinin Gölgesine Siğinmişlardir

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Yüksek Sesle Ağlayarak Mezardakileri Incitmeyiniz

Ebû İshâk Sicistâni hazretleri hadis ve fıkıh âlimidir. 874 (H. 260) senesinde doğdu. Mekke, Basra, Rey, Nişâbûr ve Bağdât'ta büyük âlimlerden ilim tahsil etti, hadis-i şerif işitip rivâyet etti. 962 (H.351) de Bağdat'ta vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Dinimizde En Kıymetli Şey Verâ Ve Takvâdır

Vehbi Tülek

Ebü’l-Hüseyin Verrâk hazretleri sofiyye-i aliyyedendir. İran’da Nîşâbur’da doğdu ve orada yaşadı. Ebû Osman el-Hîrî’nin sohbetlerinde yetişti. 320 (m. 932)’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Ömer Bin Meûd El-bezzâr

Vehbi Tülek

Molla Halil Siridî

Vehbi Tülek

Molla Halil Si'ridi hazretleri, tefsir, fıkıh, hadis ve tasavvuf âlimidir. 1750 (H.1164) senesinde Bitlis yakınlarında Hizân'da doğdu. Siirt'te tahsilini tamamladı ve burada çok talebe yetiştirdi. Bunların en büyüklerinden biri de, Seyyid Fehim-i Arvâsi hazretlerinin hocalarından olan Muş Müftüsü Molla Hasan Ehvedi hazretleriydi.
Molla Halil Si'ridi hazretleri, 1843 (H.1259) senesinde Siirt'te vefât etti. Vefatından kısa bir müddet evvel talebelerine buyurdu ki:

İnanmakta Azlık Çokluk Olmaz

Vehbi Tülek

Sözün Fazlası Mı Yemeğin Fazlası Mı Daha Zararlıdır?

Vehbi Tülek

Ondan Daha Sevgili Hiç Kimse Yaratmadım

Vehbi Tülek

Ana Yazıklar Olsun Sabredemedim

Vehbi Tülek

Şemsüddîn İbn-i Câbir Hevvârî

Vehbi Tülek

Müminin Korkusu Ile Ümidi Eşit Olmalı

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Kânûni Sultan Süleymân'ın vezir-i âzamı olan Rüstem Paşanın terzibaşısının kardeşinin oğlu olan Ali Efendi, Tırhala'dan getirilerek amcasının yanında yetiştirildi. Rüstem Paşa, 1548' de İran Seferinden dönerken Ankara yakınlarına gelince, Bayramiyye yolu büyüklerinden Hüsâm Efendiyi berâberindekilerle birlikte ziyârete gitti. Sohbet esnâsında orada bulunan larla tek tek tanışan Hüsâm Efendi, Terzibaşının yeğeni olan genç Ali Efendiye gelince onun ne işle meşgûl olduğunu sordu. Terzilik mesleğiyle uğraştığı söylenince, terzilerin piri olarak kabûl edilen İdris aleyhisselâma nisbetle ona İdris lakabını verdi. Ali Efendiyi hizmetine ve talebeliğe kabûl etti. Bir müddet Hüsâm Efendinin hizmetinde ve sohbetinde bulunan Ali Efendi, tasavvuf yolunda ilerledi. Daha sonra İstanbul'a gelen Ali Efendi, ticâretle meşgûl oldu. İlk zamanlar ticâret sebebiyle Belgrad, Filibe, Sofya, Edirne, Gelibolu gibi memleketlere gitti. Gittiği yerler deki âlim ve evliyâ zâtların sohbetlerinde bulunup tasavvuf yolunda yükseldi. Defâlarca hac vazifesini yapmak için Hicaz'a gitti. Oradan Yemen'e gitti. Son zamanlarında ticâreti bırakıp İstanbul Fâtih Çarşamba'da Mehmed Ağa Câmii yakınındaki evinde ikâmet etti. Ticâreti, emrinde bulunan kimseler yürüttüler.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Arafatta Görüşürüz

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Kadin Akli

Bereketi Var Mı?

B0r Çuval Toprak

Fani Dünya

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Vehbi Tülek

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek