Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

15.551.963

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kaza Ve Kader Meselesi Ilahî Sırlardandır

Ebû Abdullah Tlemsânî hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh ve kelâm âlimlerdendir. 1310 (H.710) senesinde Cezayir’de Tlemsân şehrinde doğdu. Tunus'a giderek meşhur âlimlerin derslerine devâm etti. Sonra memleketine dönerek talebe yetiştirdi. 1370 (H.771) senesinde Tlemsân’da vefât etti. Fıkıh usûlüne dâir "Miftâh-ul-Usûl fî Binâ-il-Fürû" isimli eseri yazdı. Kazâ ve kadere dâir herkesin anlayabileceği bir tarzda yazılmış eseri de vardır. Bu kitap, bütün Magrib âlimlerinin bu konuda temel kitabı oldu. Bu eserinde şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ekmeğe 5 Para Bile Zam Yok

1899 Haziran ayında buğday fiyatlarında meydana gelen artış dolayısıyla ekmeğe de zam yapılması söz konusu olunca Sultan II. Abdülhamid Han duruma müdahele ederek özel kalem müdürüne şu irade-i seniyyeyi yayınlattırmıştı:"Buğday fiyatının artmasından dolayı ekmeğe beş para zam yapılması lüzumu Şehremaneti'nden (Belediye) duyurulmuştur. Bunun üzerine Padişah Hazretleri derhal emir vererek bir komisyon kurdurmuş ve ekmek fiyatlarının artmasını önleyecek tedbirlerin alınmasını irade buyurmuştur."Bu minval üzere kurulan komisyon meseleyi görüşüp, tedbir almıştı. Padişah, o kadar gaileler arasında ekmek fiyatlarıyla da ilgilenmişti.

Vehbi Tülek

Şefaat Buyurulup Affolundunuz

Vehbi Tülek

Paşam Siz Haksizsiniz!

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Toplu Taşima Kurallari

Vehbi Tülek

6 Aralık 1909 târihinde kabul edilen "Dersaadet Otobüs ve Omnibüs Osmanlı Anonim Şirketi Şartnâmesi" şu maddelerden ibâretti: · Otomobil, otobüs, omnibüs ve emsâlinin modeli, taşıyacağı yolcuların miktarı belediyenin izniyle olacaktır · Arabaların miktarı belediye tarafından tâyin ve gazetelerle ilân edileceği gibi, numaraları üstlerine yazılacaktır.· Sırf kadınlar için ayrı olarak kâfi miktarda arabalar bulunacaktır.· Sokaklarda beklemek yasak olup her yerde dâire mârifetiyle gösterilen yerlerde (duraklarda) bir müddet durabileceklerdir.· Bilâ-mezuniyet arabaların tatili sebebiyle ahâlinin bizâr edilmesine meydan verilmeyecektir ve târifeden fazla ücret alınmayacaktır. Eşya nakliyesi için ayrıca târife yapılacaktır.· Geceleri yolculardan fazla ücret talep olunmayacaktır.· Köprülerden geçmek için her arabadan köprü ücreti alınacaktır.· Askerlerden yarı ücret alınıp, belediye çavuşları vazifede ücretsiz binecektir.· Arabaların gerek temizleme ve gerek metanetine ve gerek trenlerin yolunda hareket eylemelerine, zayıf ve sakat atlar koşulmamasına dikkat olunacak. Şehir içinde buharlı her nev'i arabaların sür'ati normal sür'atten fazla olmayacaktır.· Makinistler ve arabacılar ehliyetli olacağı gibi, güzel ahlâklarına dâir belediyenin tasdiki olacaktır· Talep olunan Ruhsatnâme'nin i'ta olunduğu günden itibâren beher araba için senevi târifesi mûcibince 20 kişilik ve fazlası için 1000 kuruş ve 1'den 19'a kadar olanlardan 600 kuruş belediyeye i'ta kılınacağı gibi hâsılat-ı gayr-ı safiyenin umumunda %5 her ay nihâyetinde bilhesap belediye menfa'atine terk ve te'diye edilecektir. Arabalar konforlu olacaktır.· Hususi olarak kiralanan arabalar dahi, diğerleri gibi bu şartlara tâbi olacaktır.

82 - Edirne Nasil Kaybedildi

Vehbi Tülek

Allah Yolunu Açik Etsin

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufi Sapiklari

Vehbi Tülek

Zembilli Ali Cemali Efendi’nin Zembili

Vehbi Tülek

Kahraman Osmanli Hanimi: Emine BÂnû

Vehbi Tülek

Ermeni Zulmünün Canli Şahitleri

Vehbi Tülek

Hayirsiz Ve Bahtsiz İsem

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İzzeddin Askalânî

İzzeddin Askalâni hazretleri Hanbeli mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Filistin'de bulunan Askalân asıllı olup 800 (m. 1397)'de Kahire'de doğdu ve tahsilini orada yaptı. Hanbeli mezhebinin önde ge­len âlimleri arasında yer aldı. Mısır Han­beli Kâdılkudâtlığına getirildi. Kadiri tarikatına da intisap eden Askalâni, 876 (m. 1471) tarihinde Kahire'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdülhak Sücâdil

Vehbi Tülek

Abdülhak Sücâdil Serhendi, Muhammed Ma'sûm-i Fârûki hazretlerinin yetiştirdiği büyüklerdendir. Urvetül-vüskâ Muhammed Ma'sûmu gasl etti. Fârisi (Şerh-ı Vikâye) ve (Mesâil-i şerh-ı Vikâye) fıkıh kitapları meşhûrdur.

Abdülhak Sücâdil hazretleri, vefatından kısa bir zaman evvel buyurdu ki:

Kur’ân-ı Kerîm Mahlûk Değildir

Vehbi Tülek

İlmine Güvenen Kimsenin Ilmi Zâyi Olmuştur!

Vehbi Tülek

İbrâhim Dede Mevleviye yolunda yetişen evliyânın meşhurlarındandır. Ayrıca şâir olup şiirlerinde "Şâhidî" mahlasını kullanmıştır. 1470 (H.875) de Muğla'da doğdu. On sekiz yaşına kadar memleketinde, sonra Bursa ve İstanbul'da çeşitli ilimleri tahsil edip ilimde yetiştikten sonra, Afyonkarahisar'da Sultan Divânî hazretlerinin sohbetlerinde bulunarak tasavvufta kemâle erdi. 1550 (H.957) senesinde Muğla'da vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Mevlânâ Seyyid İbrâhim Efendi

Vehbi Tülek

Sizden Öncekileri Cimrilik Helak Etti

Vehbi Tülek

sen De Savaşa Katıl Yâ Vahşi!..

Vehbi Tülek

Papazlar, Verecek Cevap Bulamadılar

Vehbi Tülek

Gaflete Dalanların Vay Hâline

Vehbi Tülek

Kerâmetler Menbaı Talhâ Bin Îsâ

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Gül Yaprağı

Gül Yaprağı

Vaktiyle, yol üzerinde bulunan bir dergahın dervişleri, yoldan geçen herkesi misafir kabul ediyordu. Burada hiç konuşulmuyordu. Dervişler anlatmak istediklerini kalben ifade ediyorlardı. Bir gün dergahın kapısına bir yolcu geldi. Yolcu kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada, misafir geldiğini dervişler firaset yoluyla anlıyorlardı, o yüzden kapıda tokmak yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki derviş, kapıda duran yolcuya baktı. Bir selamlaşmadan sonra söz'süz konuşmaları başladı. Gelen yolcu, dergahta kalmak istiyordu. Derviş içeri girdi, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yolcuya uzattı. Bu, yeni bir misafiri kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yolcu dergahın bahçesine girdi, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. Derviş kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Adalet Ve Tevazu

Bize Teveccüh Edin

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Yirmi Saniyede

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek