“Dokuzuncu 0mam” Muhammed Cevâd Takî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 31 Aralık 2006

Muhammed Cevâd Takî hazretleri, Resûlullah efendimizin torunu olup, hazret-i Ali ile hazret-i Fâtıma’nın (radıyallahü anhümâ) evlâdlarındandır. Hazret-i Hüseyin’in torunlarından olduğu için “Seyyid”dir... Muhammed Cevâd daha küçük yaşta, büyük ve derin bir âlim olmuştur. İmâmlığı on altı sene iki ay on dört gündür. Halîfe Me’mûn, kızı Ümmü Fadl’ı Muhammed Cevâd ile evlendirmiş, Medîne’ye göndermiştir. Ali Nakî ve Mûsâ isminde iki oğlu, Fâtıma ve Emmâme isminde iki de kızı vardı...

Devamını oku...

Büyük mütefekkir Seyyid Ahmed Arvasi

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 30 Aralık 2006

Seyyid Ahmed Arvasi, son devrin milliyetçi yazar ve mütefekkir, yani fikir adamlarındandır. 1932 yılında dünyaya geldi. Babası Gümrük Müdürlüğü’nden emekli Seyyid Abdülhakim Efendi, annesi Cevahir Hanım’dır. Ailece Van’ın Müküs (Bahçesaray) kasabasına bağlı Arvas (Doğanyayla) köyündendir. Arvasî Hoca, çeşitli eğitim enstitülerinde öğretmenlik yaptı... Derin fikir çileleri çeken Arvasi Hoca’nın anlatacak çok şeyi vardır dağarcığında ve onları temiz Anadolu gençliğine aktarmak için çırpınır yıllarca...

Devamını oku...

Özdemirğlu Osman Paşa

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 29 Aralık 2006

1527’de dünyaya gelen Özdemiroğlu, yaşı yirmiye gelmeden Mısır Sancak Beyleri sırasına geçmiş ve 1561’de de Mısır Emirhaclığına tayin edilmiştir. Daha sonra Habeş Beylerbeyi olup 1569’da Yemen eyâletinin Yemen ve Sana diye ikiye ayrılması üzerine Osman Paşa, Sana Beylerbeyi olmuştur. Bu sırada Zeydî imamlarından Topal Mutahhar’ın isyan ederek Yemen Beylerbeyi Murad Paşa’yı katletmesi üzerine her iki eyalet birleştirilerek Osman Paşa’ya verilmiştir...

Devamını oku...

Hadîs hâfızlarından Abdullah-i Dârimî

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 28 Aralık 2006

Abdullah-i Dârimî hazretleri, Hicaz, Şam, Mısır, Irak, Horasan’da büyük âlimlerden hadîs-i şerîf dinlemiştir. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîfler, Sâhîh-i Müslim, Sünen-i Ebî Dâvûd ve Tirmizî’de mevcuttur...
“Müsned-i Dârimî”, “el-Câmi-üs-sahîh” (buna Sünen-i Dârimî de denir) ve “Sülâsiyyât” o mübarek zatın eserleridir...
Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden ba’zıları:
“Ümmetimin helaki, kötü âlim ve câhil âbiddendir. Kötü âlimler insanların en kötüsü, iyi âlimler de insanların en iyisidir.”

Devamını oku...

Muhammed bin Mensur Sem’ânî

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 27 Aralık 2006

Muhammed bin Mensur Sem’ânî, Irak’ta yaşamış olan Şafii mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 1073 (H.466) senesinde dünyaya geldi ve 1116 (H.510) senesinde vefat etti. Bilhassa Bağdad’da birçok âlimden ders aldı. Fıkıh, hadis ve edebiyat sahalarında söz sahibi oldu. Çok güzel yazı yazar ve şiirler söylerdi. Edebi ilimleri öğrendikten sonra fıkıh ve hadis üzerine çalıştı. Vaaz verirken o kadar fasih ve beliğ konuşurdu ki, dinleyenler hayran kalır, kimse itiraz edemezdi.

Devamını oku...

Kureyşli bir hanım ve Ahmed bin Ebü’l-Havârî

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 26 Aralık 2006

Şam’ın meşhur âlimlerinden Ahmed bin Ebü’l-Havârî, 780 (H.164)’de doğdu. Şam’da yaşadı. 844 (H.230) senesinde vefât etti. Otuz sene ilim tahsili yaptı. Ebû Süleymân Dârânî’nin talebesidir. Süfyân bin Uyeyne, Mervân bin Muâviye gibi zamânının âlimlerinin sohbetlerinde bulundu. Her birinden ilim ve edeb öğrendi. Ayrıca devrinin meşhûr âlimi ve Hanbelî mezhebinin imâmı Ahmed bin Hanbel ile görüşüp, sohbet etti.

Devamını oku...

Merzifonlu Kara Mustafa Paşa

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 25 Aralık 2006

Kara Mustafa Paşa, on yedinci yüzyıl Osmanlı sadrâzamlarındandır. 1634’te Merzifon yakınlarındaki Marince köyünde doğdu. Sultan Dördüncü Murâd Hanın Bağdat’ı fethinde (1639) şehid olan süvâri subaylarından Oruç Beyin oğludur. Dört yaşında yetim kalan Kara Mustafa, babasının dostu olan Köprülü Mehmed Paşanın himâyesinde ve kendisiyle yaşıt Fâzıl Ahmed (Paşa) ile berâber büyüdü. İyi bir tahsîl görüp, kıymetli bir asker olarak yetişti. Köprülü Mehmed Paşaya damat oldu.

Devamını oku...

Hadîs ve tefsîr âlimi Ebû Bekr-i Nakkâş

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 24 Aralık 2006

Büyük âlim Ebû Bekr-i Nakkâş hazretleri gençliğinde tavan ve duvarlara nakış işlediği için kendisine “Nakkâş” denilmiş ve bu ismi ile meşhur olmuştur. Bu mübarek zat da, ilim öğrenmek için; Mısır’dan, Maveraünnehr’e kadar olan yerlerdeki ilim merkezlerine; Kûfe, Basra, Mekke-i mükerreme, Mısır, Şam, Cezîre, Mûsul, Cibâl ve Horasan’a gitti. Buralarda meşhûr âlimlerin derslerinde ve sohbetlerinde bulundu. Muhammed bin Ali Saig, İshâk bin Süneyn Huttulî, Ebû Muslim Keccî, İbrâhîm bin Zâhir Havânî, Muhammed bin Abdullah, Hasen bin Süfyân ve daha birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti...

Devamını oku...

Hazreti Şa’ya (aleyhisselam)

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 22 Aralık 2006

İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden olan Şa’ya aleyhisselam, kavmine Muhammed aleyhisselamın geleceğini haber vermişti... İsrailoğulları devlet işlerinde hükümdarları Sıdkıya’nın, dinî hususlarda da Şa’ya aleyhisselamın emirlerine itaat ederlerdi. Fakat Sıdkıya’nın hükümdarlığının son zamanlarına doğru sapıtıp hak ve batıl çizgisini aştıklarında, Allahü teala onlara Babil Kralı Senharib’i (Sencarib) gönderdi. Senharib bütün ordusuyla Beytülmakdis’i kuşattı...

Devamını oku...

Mısır evliyasından Muhammed Şenâvî

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 21 Aralık 2006

Muhammed Şenâvî, çok yardımsever bir zat idi. Dâimâ halkın ihtiyaçlarını karşılamak için koşardı. Herkese, Allahü teâlâyı devamlı hatırlamaları için zikir telkini yapardı. Kimseden hediye almazdı. Muhammed Şenâvî’nin vaaz ve nasîhatleri, çoğunlukla uzun olurdu. Yatsı namazından sonra başlayan sohbet, sabaha kadar devâm ederdi.
Muhammed Şenâvî buyurdu ki: “Bu yol, baştan sona kadar iyi huydan ibârettir.”
Abdülvehhâb-ı Şa’rânî anlatır:

Devamını oku...