Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.428.287

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bir Işi Yapmaya Kuvvet Veren Allahü Teâlâdır

Takıyyüddîn Gazzî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. 950 (m. 1543)’de Filistin’de Gazze’de doğdu. Kahire’ye giderek İbn Nüceym Mısrî gibi âlimlerden ilim tahsil etti. Şâfiî mezhebine mensupken Hanefî’ye geçti. Sultan 3. Murad devrinde İstanbul’a gitti. Takdir edilerek Mısır’da kadılık görevine tayin edildi. 1010’da (m. 1601) Kahire’de vefat etti. “et-Tabakâtü’s-seniyye” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kiliç Ali Paşa Hamami

Kılıç Ali Paşa, Tophane'de yaptırmakta olduğu cami inşaatını ara sıra kontrol ederdi. Bir gün yine inşaata gelmiş, işçilerin çalışmasını kontrol ediyordu. Bir ara gözü bir ameleye takıldı. Güzel yüzlü, saf bir Anadolu çocuğu olan bu amele, sırtına kocaman bir taş almış, iskelenin basamaklarından yukarıya kadar çıkıyor, oraya varınca taşı yere koyacağına tekrar iskeleden aşağı iniyordu. Burada taşı yere koyuyor, sonra tekrar sırtına alıp yukarı çıkıp, tekrar aşağı iniyordu. Bu durumu farkeden Kılıç Ali Paşa, bu genç amelenin yanına vardı ve niçin böyle yaptığın sordu. Kılıç Ali Paşa'yı tanımayan bu genç:

"Efendi Baba, ben burada ameleyim, ücretle çalışıyorum. Üstelik bu inşaat mübarek bir cami inşaatıdır. Ben ise bu gece elimde olmayarak kirlenmişim. Şu vaziyete gusletmem icabetmektedir. Halbuki buralarda bir hamam yok, mesai de başladı. Bırakıp uzak bir yerdeki hamama gitsem, iş geri kalacak ve alacağım ücret bana helal olmayacak. Böyle kirli bir vaziyette de bu taşın cami duvarına konmasına da gönlüm razı olmuyor. Bu yüzden çok müşkül durumdayım" dedi.

Bir amelenin bu samimiyet ve sadakati Kılıç Ali Paşa'yı duygulandır dı . Kendisini tanıttı ve amelenin eline bir miktar para vererek başka bir semttteki bir hamama gönderdi. Sonra caminin mimarı Koca Sinan'ın yanına giderek:

"Mimarım, muradım odur ki, acele olarak hamam inşa oluna. Bırak cami inşaatımız biraz geri dursun. Evvel hamamı inşa ile Ümmet-i Muhammed'in istifadelerine, Allah rızası için bilâ ücret hizmete âmâde kılaım. Sonra camiyi tamamlarız" dedi ve hemen hamam inşasına başlandı. Hamamın bitirilmesinden sonra da cami inşaatı tamamlandı.

Vehbi Tülek

Kibris Halkina Sultan Selim’in Fermani

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Mahmud Han’in Takdiri

Vehbi Tülek

Osmanlinin Lübnan Siyaseti

Vehbi Tülek

Osmanlıda olduğu gibi Memluklularda da toprak idaresi Tımar sistemiyle idi. Ancak Memluklular, Lübnan topraklarını önce Tımar sistemi ile yönettilerse de sonraları bunu veraset sistemine döndürdüler. Sultan Selim Han Lübnan'ı alınca toprakların yine veraset ile idaresinin devamını emretti. Ki koca Osmanlı devletinde toprakları Tımara tabi olmayan tek bölge Lübnan oldu. Selim Han, Lübnan'daki cemaatlerin en güçlüsü olan Dereziler'den, Maanoğulları'nı emir tayin etti. Bu sistem ta 1697'ye kadar böyle sürdü. Ve Lübnan tarihinin en huzurlu dönemini yaşadı. Fransa ve İtalya'dan gelen misyonerler Derezi ailelerine Katolikliği aşılamaya başladılar. Bundan sonra bölgede karışıklık ve huzursuzluk aldı yürüdü. Lübnan liderliği 1697'de yeni Hıristiyan olan Maanoğullları'ndan Beşir Şihabi'ye geçti. Onun oğlu Katolik Beşir Ömer, 1789'da Emir oldu ve 51 sene ülkeyi yönetti. Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa'nın Osmanlı Devletine isyanı üzerine Beşir Ömer onun tarafını tutarak; Osmanlı Devleti aleyhine çalıştı. Fransızlar bu arada Marunileri, Derezilere karşı tahrik ederek silahlandırdılar. Artık Lübnan'da huzur bitmişti. Her tarafta kan akıyordu.1841'de tekrar idarede etkili olan Osmanlı Devleti, İstanbul'dan Ömer Paşa'yı Lübnan'a vali tayin etti... Her tarafta kan dereleri akıyordu. Maruni ve Dereziler birbirlerine karşı silaha sarıldılar. Fransızlar insanları, Ömer Paşa'ya karşı ayaklandırdılar. 1845'te Lübnan'a inceleme ve gerekli değişiklikleri yapmak üzere Osmanlı Dışişleri Bakanı Şekip Efendi tam yetki ile gönderildi. Bu Şekip Efendinin İstanbul'daki hükümete gönderdiği raporu devlet arşivlerinde vardır. Bu raporda özetle şöyle yazıyor: "Lübnan'daki karışıklıkların tek bir sebebi vardır: Buradaki İngiliz ve Fransız Konsolosları Maruni ve Derezileri karşılıklı olarak kışkırtıp silahlandırıyorlar. Bu konsoloslar Lübnan'dan çıkarılmadıkça Lübnan huzura kavuşamaz." Bir Türk devlet adamı, Fransızların Marunileri, İngilizlerin de Derezileri ölüme sürüklediğini tesbit etmiş.

Patrona Halil Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Osmanli Devleti Ve Endülüs

Vehbi Tülek

Okmeydaninda İftar Merasimi

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Mahmud Han’in Takdiri

Vehbi Tülek

Koca Seyid

Vehbi Tülek

Çanakkale İçinde Aynali Çarşi

Vehbi Tülek

Fatih Sultan Mehmet Ve Hüner Sahipleri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Fakirlikten Korkmak Kalp Hastalığıdır

Hüseyn Nesefi hazretleri Hanefi mezhebi fıkıh âlimlerinin büyüklerindendir. Buhârâ'da doğdu. Bağdad'da ilim tahsil etti. Sonra Buhârâ'da yerleşti. 424 (m. 1032) senesinde, orada vefât etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kur’ân-ı Kerimi Okurken Uyulacak Edepler Vardır

Vehbi Tülek

Tâcüddîn el-Vâsıtî hazretleri kıraat âlimidir. 671 (m. 1273) senesinde Irak’ta Vâsıt’da doğdu. 740 (m. 1340) senesinde Bağdat’ta vefât etti. Kur’ân-ı kerimin okunuşu ile ilgili olan kıraat ilmini birçok zattan öğrendi. Çok yerler dolaştı. Kıraat ilmine dair birçok eser yazdı.

Allahü Teâlâyı Hatırla Kurtulanlardan Ol

Vehbi Tülek

Eshâbım Gökteki Yıldızlar Gibidir

Vehbi Tülek

Ahmed Tenûhi hazretleri Hanefi fıkıh ve hadis âlimlerindendir. 231 (m. 845) senesinde Irak'ta Enbâr'da doğdu. 318 (m. 930) yılında Bağdâd'da vefât etti. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

Bir ân Rabbinden Gâfil Olma Sakın

Vehbi Tülek

Lapsekili Halil Ve İbrahim Onbaşı...

Vehbi Tülek

Abdülfettâh-ı Bağdâdî

Vehbi Tülek

Şihabüddin Ahmed

Vehbi Tülek

Dört Seyfeddîn!..

Vehbi Tülek

"cemâl Halvetî" Çelebi Halîfe

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Hükümdarlardan biri vezirine oğlunun hocasından yakınıyordu: - Ben istiyorum ki oğlum ilim öğrensin, benim yerime iyi bir hükümdar olsun, o ise devamlı müzikle, sesle, sazla meşgul Demek ki hocası buna iyi bir yön veremiyor. Vezir aynı görüşte değildi: - Hükümdarım hocanın elinde mucize yok. Çocuğun kabiliyeti neye ise hocası ancak onda ilerlemesine, olgunlaşmasına yardım edebilir İnsanın tabiatı değiştirilemez Terbiye yaratılışa tabidir.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Ahde Vefa

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Firkateyne Bininiz

Namazini Ben Kildirayim

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Vehbi Tülek