Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.426.164

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bir Işi Yapmaya Kuvvet Veren Allahü Teâlâdır

Takıyyüddîn Gazzî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. 950 (m. 1543)’de Filistin’de Gazze’de doğdu. Kahire’ye giderek İbn Nüceym Mısrî gibi âlimlerden ilim tahsil etti. Şâfiî mezhebine mensupken Hanefî’ye geçti. Sultan 3. Murad devrinde İstanbul’a gitti. Takdir edilerek Mısır’da kadılık görevine tayin edildi. 1010’da (m. 1601) Kahire’de vefat etti. “et-Tabakâtü’s-seniyye” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Çandarli Kara Halil

Sultan Orhan Gâzi, âlimleri, evliyâyı görüp gözeten bir büyük bey idi. O mübârek kimse, bir gün Alâüddin-i Esved hazretlerini ziyârete gitti. Bu sırada Alâüddin-i Esved hazretleri nâfile namaz kılmakta idi. Orhan Gâzi, avluda bekledi. Bu sırada farz namaz vakti geldi. Orhan Gâzi ve orada bulunan Alâüddin-i Esved'in talebeleri namaz için hazırlandılar. Namazın sünnetini kıldılar. İkâmet okununca, talebeler arasında bulunan Kara Halil imâmete geçti. Hazır olan cemâate namaz kıldırdı. Alâüddin-i Esved de odasından çıkıp geldi. Bir müddet sohbet ettiler. Orhan Gâzi edeple dinledikten sonra başını kaldırıp; "Seferde ve hazerde, ahâli arasında vâki olacak hâdiselerde hükmedip, hak ile bâtılı ayırmak, şer'i, dini hükümleri beyân etmek için bir hoca efendi, âlim lâzımdır. Talebenizden birini benimle sefere gitmek için tâyin etseniz." deyip, arzu ve isteğini arzetti.

Vehbi Tülek

Allah İçin Vurmuştum

Vehbi Tülek

Nesilleri HelÂk Olurdu

Vehbi Tülek

Patrona Halil Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

18. Yüzyılda, Osmanlının teknolojide Batı'dan geri kaldığını görerek, dinin emrini yerine getirmek için Batı'daki gelişmeleri memleketlerine getirmek istediler. Buna ilk öncülük yapan, Sultan Üçüncü Ahmed Han idi. Padişahın, Lâle Devrindeki idâri, sosyal ıslâhat ve mimâri yenilik lere orduyu da ilâve etmesi, ilimden irfandan uzaklaşmış, her türlü rezaletin hakim olduğu Yeniçerileri telaşlandırdı. Yeni tarzda teşkil edilecek nizâmi ordu için Fransa'dan mütehassıslar getirtilerek Üsküdar'da bir kışla kurdurulması, bozulmaya yüz tutmuş Yeniçeri leri ve yenilik leri yanlış anlayanları ve Osmanlı Hânedânı düşmanlarını harekete geçirdi.

45 - Kaleye Çekilen Bayrak Gibi

Vehbi Tülek

Burasi Hakikat Sultanlarinin Payitahtidir

Vehbi Tülek

Belgrad'in Fethi

Vehbi Tülek

Plevnenin Düşmesi Ve Gazi Osman Paşanin Teslim Olmasi

Vehbi Tülek

Şefaat Buyurulup Affolundunuz

Vehbi Tülek

85 - Çelebi Sultan Mehmet Ve Karamanoğlu

Vehbi Tülek

Belgrad’da İki Şehid

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Allah Indinde Hak Din Ancak İslam’dır

Şehfûr bin Tahir İsferâyini hazretleri kelâm, fıkıh ve tefsir âlimidir. 405 (m. 1015)'de İran'da İsferâyin'de doğdu. İsfahan'da Abdülkâhir el-Bağdâdi hazretlerinin talebesi oldu ve onun kızıyla evlendi. Selçuklu Vezi­ri Nizâmülmülk tarafından Tûs'ta ders okutmakla görevlendirildi. 471 /m. 1078)'de orada vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kuşadalı Mustafa Efendi

Vehbi Tülek

Kuşadalı Mustafa Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Aydın vilayeti Kuşadası kazasındandır. 1085 (m. 1674)'de orada vefat etti. En önemli eseri "el-Hayât fi şerhi Şürûti's-salât", Kemalpaşazâde'nin Şürûtü's-salât adlı eserine yazdığı bir şerhtir. Bu eserinde şöyle anlatır:

Hâce Yûsuf Çeştî

Vehbi Tülek

Celaleddin Bukinî

Vehbi Tülek

Celaleddin Bukini hazretleri Şafii fıkıh ve hadis âlimi olup 763'te (m. 1362) Kahire'de doğdu. Şam'da büyük hadis hafızlarından icazet al­dı. Son­ra Mısır'a döndü ve Mısır şeyhülislamlığına (kâ­dılkudât) tayin edildi. 824 (m. 1421)'de orada vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Amr Bin Meymûn

Vehbi Tülek

Muhammed Harezmî

Vehbi Tülek

Kullarımı Nasıl Buldunuz

Vehbi Tülek

Öğrenilmesi Lâzım Olan Bilgiler

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimiz Kavimleri Birleştiriciydi

Vehbi Tülek

Muhammed Taflâtî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Delik Kova

Delik Kova

Mesnevi'de şöyle bir hikaye anlatılır:Bir zamanlar efendisinin evine her gün nehirden su taşıyan bir köle vardı. Köle boynunda taşıdığı bir sopanın iki ucuna birer kova asar, bu kovaları nehirden aldığı su ile doldurur ve eve getirirdi. Ancak kovalardan birisi birkaç yerinden delinmiş eski bir kovaydı. Dolayısıyla, nehirde ağzına kadar doldurulan suyun ancak yarısını tutabilirdi eve kadar. Diğeri ise yepyeni ve sağlam bir kovaydı. Suyu hiç sızdırmadan taşırdı. Tam iki yıl bu böylece devam etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Başka Du Bilmez Misin?

Evliyalar Ölmez İmiş

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Keramete İnanmayan Âlim

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek