Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.501.107

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Fıkıh âlimlerinin Bildirdiklerine Uyun!

Şihâbüddîn Gazzî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 770 (m. 1368) senesinde Filistin’de Gazze’de doğdu. Kudüs’e ve Şam’a gidip, oradaki büyük âlimlerden Şafiî mezhebi fıkıh ilmini tahsil etti. Bir müddet kadılık, sonra müderrislik yaptı. 822 (m. 1419) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Belgrad'in Fethi

Kanuni Sultan Süleyman, Macar Kralı İkinci Lajos'a gönderdiği elçiye yapılan kötü muameleden dolayı sefer açılmasına karar verdi. Rumeli Beylerbeyi Ahmed Paşayı Sabach zaptına, Semendre beyi Hüsrev Beyi Belgrad'ın ablukasına gönderdi. Kendisi de o tarafa doğru 18 Mayıs 1521 günü İstanbul'dan hareket etti. Ayrıca Karadeniz Tuna yoluyla bir donanma sevkedilmişti. Kanuni Sultan Süleyman ordusu ile Belgrad yakınlarına ulaşıp Zemun yakınlarında yüksek bir yere otağını kurdurup, muhasara emrini verdi. Günlerce süren şiddetli ateşten ve çarpışmadan sonra Osmanlı kuvvetleri 8 Ağustos, Ramazanın beşinci günü dış kaleye girdi.

Vehbi Tülek

Yunan Subayi Ve Pir Emir Sultan

Vehbi Tülek

Elhamdülillah Muslumaniz

Vehbi Tülek

Destileri Kirmasinlar

Vehbi Tülek

Bir gün Azapkapı'da... Keyif bu ya Hatice Turhan Sultan, İstanbul'u dolaşmaktan çok hoşlanır. Yanına sadık nedimesini alır, güzergahı arabacıya bırakır. İhtiyar faytoncu Valide Hanım'ın huyunu iyi bilir. Daha ziyade fukaranın içine sürer ve gezi bir garip gönlü yapılarak sonlanır. İşte yollarının Azapkapı'ya çıktığı günlerden birinde, boyu büyüklüğünde destiyi sürükleyen minik bir kız dikkatini çeker ve dizginlere asılır. Arabanın perdesi belli belirsiz aralanır ve bir çift meraklı göz küçük kıza takılır. Kızcağız güç halle destiyi kucaklar, lüleye dayar. Alttan diziyle destek verip doldurur ama indirmesi çok zordur. Nitekim beklenen olur, ağır desti yalağa çarpar ve parçalanır. Minik kız kısa bir şaşkınlığın ardından kırıkları toplamaya başlar. Bir yandan içli içli ağlar, bir yandan dizini döve döve ağıt yakar.

Bana Bir Tüfek Verin

Vehbi Tülek

3 - İstanbul'un Fethi (manzum Hikaye)

Vehbi Tülek

Gemiler Karadan Yürüdü

Vehbi Tülek

İstanbul'un Fethi Ve İnsan Haklari

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

60 - Yavuz'un Adaleti

Vehbi Tülek

Şehzade Selim’in Cevabi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Muhammed Kassâb

Muhammed Kassâb hazretleri İran'da yaşamış olan evliyanın büyüklerindendir. Hicri 3. (m. 9.) yüzyılda yaşadı. Cüneyd-i Bağdâdi hazretlerinin hocalarından idi. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Mazlumun âhı, Indirir Şâhı

Vehbi Tülek

Muhammed Rebhâmi hazretleri Hindistan'da yetişen fıkıh âlimlerindendir. Dokuzuncu asrın sonlarında vefât etti. En meşhur kitabı olan Rıyad-un-nâsihin ismindeki eserini, 835 (m. 1432) senesinde yazdı. Bu eserinde buyuruyor ki:

Ebû Bekr Neccâd

Vehbi Tülek

Zorla Alınan Hediye Sahih Değildir

Vehbi Tülek

Mehmed Kâmil Efendi 117. Osmanlı Şeyhülislâmıdır. 1141 (m. 1728)'de İstanbul'da doğdu. Zamanının âlimlerinden ders alarak yetişti. Müderrislik ve kadılık, Anadolu, Rumeli Kadıaskerliği ve nihayet Şey­hülislâmlık makamına getirildi. 1216 (m. 1801)'de vefat etti. Hediye ile ilgili şunları buyurdu:

Dostlar, Dünya Ve Ahiret Sermayesidir

Vehbi Tülek

Düşmanlar Bizi Gözetliyor Ve Fırsat Kolluyorlar

Vehbi Tülek

Dinlerini Dünya Için Satanlar

Vehbi Tülek

Kerametler Menbaı Ahmed Şemseddîn

Vehbi Tülek

Muhammed Küfrevi

Vehbi Tülek

Vezir-i âzam Sinan Paşa

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Hâce Ali Şirgâhi, Şâh Şücâ Kirmâni'nin türbesinin yanında fakirleri davet eder, yemek verirdi. Böyle bir gün; "Yâ Rabbi! Bir misâfir gönder!" dedi. Âniden bir köpek geldi. Hâce Ali köpeği kovaladı. Köpek kaçtı. Sonra Şâh'ın kabrinden bir ses geldi:
"Misâfir istiyordun. Gönderdik, kovdun." dedi. Derhal kalktı, dışarı koştu. Köpeği aradı bulamadı. Şehrin dışına gitti. Köpeği orada bir ağacın altında yatıyor halde buldu. Yemeği onun önüne koydu. Köpek yemeğe dönüp bakmadı. Hâce Ali utandı ve istigfâra başladı. Tövbe etti. Köpek dile gelip;
"Ey Hâce Ali, şimdi iyi ettin. Misâfir çağırıp kovmak ne demektir. Dikkatli ol! Eğer Şâh Şücâ orada olmasaydı, göreceğini görmüştün, bütün haller senden alınırdı." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

SelÂmetle Gidip Gel

İmanı Ona Kafidir

Gerçek Zehir

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Allah Diyen Genç

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek