Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.548.389

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dilini Tutan Kimseye Cennet Kapıları Açılır

Hilâl bin Muhammed Haffâr hazretleri hadîs âlimidir. İran asıllı olup, 322 (m. 934) yılında Bağdad’da doğdu. 414 (m. 1023) yılında aynı yerde vefât etti. Zamanındaki birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bağdad’da, yıllarca hadîs ilminde en sağlam âlim, müsned kabul edildi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İlmin Kiymeti

Sultan İkinci Bâyezid Hanla bir sefere çıkmıştık. O zaman vezir, Halil Paşanın oğlu İbrâhim Paşaydı. Şanlı, değerli bir vezirdi. Bu zamanda Ahmed ibni Evrenos adında bir kumandan vardı. Kumandanlardan hiç biri onun önüne geçemez, bir mecliste ondan ileri oturamazdı. Ben ise vezirin ve bu kumandanın huzûrunda ayakta, esas vaziyette dururdum. Bir defâsında eski elbiseler giyinmiş bir âlim geldi. Bu kumandanlardan da yüksek yere oturdu ve kimse ona mâni olmadı. Buna çok hayret ettim. Arkadaşlarımdan birine kumandandan da yüksek oturan bu zâtın kim olduğunu sordum. Filibe Medresesi müderrisi âlim Molla Lütfi'dir, dedi. Ne kadar maaş alır, dedim. Otuz dirhem, dedi. Makâmı bu kadar yüksek olan bu kumandandan yukarı nasıl oturur dedim. Âlimler ilimlerinden dolayı tâzim ve takdim olunur, hürmet görürler. Geri bırakılırsa bu kumandan ve vezir buna râzı olmazlar, dedi. Düşündüm. Ben bu kumandan derecesine çıkamam, ama çalışır, gayret edersem şu âlim gibi olurum, dedim ve ilim tahsiline niyet ettim. Seferden dönünce o âlimin huzûruna gittim. SonraEdirne'deki Dârülhadis müderrisliği bu zâta verildi. Ondan Metâli Şerhi'nin hâşiyelerini (açıklama ve ilâvelerini) okudum."

Vehbi Tülek

Ciğer PÂresi, Ciğer YÂresi

Vehbi Tülek

Osmanoğullarinin Âkibeti Ne Olacak?

Vehbi Tülek

Sadece Emredileni Yaptik

Vehbi Tülek

I. Dünya Savaşında Irak cephesinde görevli bir batarya kumandanı şöyle bir hatıra sını nakleder:"Harbin son seneleriydi. Bağdat cephesindeki üstün İngiliz kuvvetleri ordumuzu geri çekilmeye mecbur etmiş, Fırat nehri boyunca kuzeye doğru ilerliyordu. Çekilmemiz bir bozgun şeklinde olmayıp harbin gereğiydi. Bir aralık ordumuzun artçı birlikleri, düşman kuvvetleriyle Şatt-ül-Edhem denilen yerde muharebeye tutuştu. Sabahtan öğleye kadar bütün silahların ateşleriyle, çölün kızgınlıklarında her taraf alev alev yanıyordu. Bütün hınç ve güçleriyle saldıran düşman kuvvetleri, bir an önce mukavemetimizi kırmak istiyorlardı.

Osmanli Kadinlari Avrupada Hiç Taninmaz

Vehbi Tülek

İngilizlerin El Koyduklari Osmanli Gemileri

Vehbi Tülek

Sadrazam Pîrî Mehmed Paşa

Vehbi Tülek

SÂlih Reis

Vehbi Tülek

Kanuni Ve Alvan Hamevi Hazretleri

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

Etin Okkasi Sekiz Akçe

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Muslihiddin Lârî

Muslihuddin Lâri hazretleri Osmanlı âlimlerindendir. İstanbul'da Ebussuûd Efendi'nin derslerine devam etti. Sonra Diyarbakır'a geldi. Hüsrev Paşa Medresesinde müderrislik yaptı. 1591'de orada vefat etti. Bir eserinde şöyle buyurmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hem âbid Hem Fakih Abdülmelik Taberî

Vehbi Tülek

Abdülmelik Taberi, evliyânın büyüklerindendir. Hayâtı hakkında kaynaklarda fazla bilgi yoktur. On ikinci asırda Mekke'de yaşadı. Nizâmiye Medresesinde fıkıh ilmi tahsil etti. Zühd ve verâ bakımından zamânında yaşayan evliyânın önde gelenlerindendi. Haramlardan şiddetle kaçınır, şüpheli korkusuyla mubahların çoğunu terk eder ve dünyâya zerre kadar meyletmezdi.

Hasetçi Kimseler Daima Kederlidir

Vehbi Tülek

Büyük Mutasavvıf Bostan Çelebi

Vehbi Tülek

Bostan Çelebi, mürşid-i kâmil olup, Allahü teâlânın nûru ile bakan bir zât idi... Bu mübareğin, hâl, hareket ve tavırlarında gizli mânâlar ve işâretler bulunduğu firâset sâhipleri ile halkın çoğu tarafından bilinirdi. Meselâ, av ile fazlaca ilgilenirse, talebelerinin çokluğuna; harp âletleriyle meşgûl olursa, ordunun cihâda çıkacağına; elbise ve sarıklarını sık sık değiştirseler, devlet kademelerinde tâyinler olacağına; giyinişlerinde değişiklik yapmayıp aynı elbiseleri uzun süreli giyseler, umûmi rahatlık ve ferahlığa; fazla ihsân ve bağışlarda bulunsalar, bolluk olacağına; tutumluluk gösterseler, kıtlık ve pahalılığa; sadaka vermekte gayret gösterseler, vebâ hastalığı çıkacağına işâret olurdu...

Ebû Ya’lâ Ahmed Bin Ali

Vehbi Tülek

Ebül-abbâs El-mülessem

Vehbi Tülek

Muhammed Hânî

Vehbi Tülek

Muhammed Osman El-mergânî

Vehbi Tülek

Amre Bint-i Abdurrahman

Vehbi Tülek

Teyemmüme Başlarken Niyet Etmek Farzdır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bereketi Var Mı?

Bereketi Var Mı?

Beni İsrail zamanında salih bir kimsenin üç tane oğlu varmış. Bir gün o zat ağır hastalanır ve artık hayatından ümid kesilince büyük oğlu, küçük kardeşlerini çağırır ve:
- Ey kardeşlerim, pederimizin epeyce malı var. Fakat bugün kendisinin hizmeti ise ağırdır. İsterseniz sizler malına varis olun ve hizmetini bana bırakın, der.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Vehbi Tülek

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Onun Görmediği Yer

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Arkadaşlarımı Korumak Için

Bereketi Var Mı?

"encümen-i Bîzebân"

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek