Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.508.258

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nefis, Gerçekten Kötülüğü Şiddetle Emreder!

Ahmed bin Muhammed Guneymî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 964 (m. 1557) senesinde Mısır’da doğdu. Orada meşhûr âlimlerden ilim öğrenerek yetişen Guneymî, ilim öğrenmek maksadıyla Anadolu’ya geldi. Büyük âlimlerin derslerinde bulundu. Mısır’da o zamanda bulunan Hanefî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden ve en önde gelenlerinden oldu. 1044 (m. 1634) senesinde vefât etti. Guneymî hazretleri çok eser yazmış olup, “İrşâd-ül-ihvân” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Haci Bayram-i Veli’nin Sultan Murad’a Nasihati

Hacı Bayram-ı Veli hazretleri Edirne'den ayrılırken kendisinden nasihat isteyen Sultan Murâd Hana şöyle dedi:"Tebean içinde herkesin yerini tanı, ileri gelenlere ikrâmda bulun. İlim sâhiplerine hürmet et. Yaşlılara saygı, gençlere sevgi göster. Halka yaklaş fâsıklardan uzaklaş, iyilerle düşüp kalk. Hiç kimseyi küçümseme ve hafife alma. İnsanlığında kusûr etme, sırrını hiç kimseye açma, iyice yakınlık peydâ etmedikçe, kimsenin arkadaşlığına güvenme. Cimri ve alçak insanlarla ahbablık kurma. Kötü olduğunu bildiğin hiçbir şeye ülfet etme. Seninle başkaları arasında bir toplantı akdedilir veya insanlarla aranızda bâzı beseleler görüşülürse, yâhut onlar bu meselelerde senin bildiğin hilafını iddiâ ederlerse, onlara hemen muhâlefet etme.

Vehbi Tülek

14 - Varna Savaşi Ve Koca Hizir

Vehbi Tülek

Batililari Utandiran Manzara

Vehbi Tülek

Fransiz Kadinlarin İftar Ve Teravih Seyri

Vehbi Tülek

III. Ahmed Han devrinde Fransa'ya büyükelçi olarak gönderilen Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi, bu ülkede kadınların hükmünün geçtiğini, çünkü itibarlarının erkeklerde yüksek olduğunu söyler. Ve ilave eder:"İstedikleri ne ise işlerler ve murat ettikleri yere giderler. En âlâ Beyzade, onların en aşağısına haddinden ziyade riayet ve hürmet eder."Çelebinin seyahatnamesinde yazdığına göre, Osmanlı elçilik heyeti, Fransa'ya ayak basışından itibaren adeta kadın kafilelerinin hücumuna maruz kaldı. Hele Ramazan ayı geldiğinde bu ilgi büsbütün arttı. Seyahatnamede bu olay şöyle rivayet edilmektedir:

Seni Dervişliğe Kabul Edemem

Vehbi Tülek

Kiymeti Takdîr

Vehbi Tülek

Hirka-i SaÂdet Töreni

Vehbi Tülek

Kibris Fatihi Lala Mustafa Paşa

Vehbi Tülek

Dünyanin En Dürüst Ve En Medenî Milleti

Vehbi Tülek

Sarayda Kadir Gecesi Alayi

Vehbi Tülek

Turhanoğlu Ali Bey

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Dede Mehmed Efendi

Dede Mehmed Efendi "rahmetullahi aleyh" Osmanlı âlimlerindendir. 1050 (m. 1640) yılında Van'da doğdu. Soyu Şems-i Tebrizi'ye uzanmaktadır. Küçük yaşta İstanbul'a gelerek, zamanın ileri ge­len âlimlerinden ilim tahsil etti. Vani Mehmed Efendi'ye da­mat oldu. Mü­derrislik, sonra Anadolu ve Rumeli Kadıaskerliği yaptı. 1147 (m. 1734)'de vefat etti. Resûlullah efendimizin siret ve şemailine dair eserinde şöyle buyurmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şeyh Selâhaddîn Zerkub Konevi

Vehbi Tülek

Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi, bir gün Konya'nın Kuyumcular Çarşısından geçerken, bir dükkândan gelen çekiç seslerinden çok etkilendi. Her çekicin vuruluşunda çıkan sesin, "Allah!.." dediğini müşâhede etti. Bu sesler, eşi bulunmaz bir haz ve dükkânın sâhibine karşı kalbinde büyük bir muhabbet hâsıl etti. Kapının önünden Mevlânâ hazretlerinin geçmekte olduğunu gören kuyumcu Selâhaddin ve çırakları, onu hürmetle selâmladılar...

Bir Gönül Sultanı... Abdullah El-harrâz

Vehbi Tülek

Dâvûd Patânî

Vehbi Tülek

Dâvûd Patâni hazretleri Malezya'da yetişmiş olan İslam âlimlerindendir. Patân şehrinde doğdu. Orada yaygın olan Şüttâriyye tarikatına men­sup idi. Hacca gittiğinde Mekke'ye yerleşti. 1259 (m. 1843) yı­lında orada vefat etti. Eserlerinden biri olan "Keşfü'l-Gumme" ahiret hayatını anlatan bir risaledir. Bu kitabında buyuruyor ki:

gaflet Içinde Ölüyorum!..

Vehbi Tülek

Onların, Açlıktan Yüzleri Sararmıştı

Vehbi Tülek

Bir Gönül Sultanı Sarı Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Yemâ­me Şe­hi­di Ebû Dücâ­ne

Vehbi Tülek

Zaruret Olmadan Dilenmek Haramdır

Vehbi Tülek

Cennete Allahın Fazlı Ve Ihsânı Ile Girilir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Gül Yaprağı

Gül Yaprağı

Vaktiyle, yol üzerinde bulunan bir dergahın dervişleri, yoldan geçen herkesi misafir kabul ediyordu. Burada hiç konuşulmuyordu. Dervişler anlatmak istediklerini kalben ifade ediyorlardı. Bir gün dergahın kapısına bir yolcu geldi. Yolcu kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada, misafir geldiğini dervişler firaset yoluyla anlıyorlardı, o yüzden kapıda tokmak yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı, içerdeki derviş, kapıda duran yolcuya baktı. Bir selamlaşmadan sonra söz'süz konuşmaları başladı. Gelen yolcu, dergahta kalmak istiyordu. Derviş içeri girdi, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yolcuya uzattı. Bu, yeni bir misafiri kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yolcu dergahın bahçesine girdi, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. Derviş kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Firkateyne Bininiz

Yuhçu Baba

Minareden Okunan Şiir

Ayyaşin Sonu

İsmail Hakki Efendi

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek