Yolumuzu Aydınlatanlar • 23.12.2011
Muhyiddin-i Dûsti hazretleri, Seyyid Cemâleddin Muhammed Ezheri'nin halifelerindendir. İran'da, Hazar Denizinin güneybatı sâhili boyunca uzanan Geylân bölgesinde yetişti. 1360 (H.762) senesinde yine Geylân bölgesinde bulunan İsâr köyünde vefât etti.
Muhyiddin-i Dûsti, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 25.12.2011
Selim Fetihpûri hazretleri, Hindistan'ın meşhur velilerindendir. 1492 (H.897) senesinde doğdu. Soyu evliyânın meşhurlarından Fudayl bin İyâd hazretleri ile Genc-i Şeker hazretlerine dayanır. Çeştiyye yolunda kemâle ermiştir. Zamânın hükümdârı Ekber Şahın çocuğu olmuyordu. Selim Fetihpûri hazretlerine gelip, duâ istedi. Onun duası ile Ekber Şahın bir oğlu doğdu. Selim Fetihpûri hazretleri ona Selim ismini koydu. Ekber Şah, doğru yoldan ayrılıp; "Dini İlâhi" diye sapık bir yol kurdu. Ehl-i sünnet âlimleri sapık fikirlerine cevap verdi. Fakat âlimlere ve Müslümanlara çok zulüm ve işkence yaptı. Sonunda şiddetli bir dizanteri hastalığına yakalanıp öldü. Yerine oğlu Selim Cihangir pâdişâh oldu. Babasının kurduğu sapık yolu tamâmen ortadan kaldırdı. İmam-ı Rabbani ve oğlu Muhammed Masum hazretlerine talebe olup, Ehl-i sünnet itikâdının her yere yayılmasına vesile oldu.
Yolumuzu Aydınlatanlar • 25.12.2011
Molla Yegân hazretleri, Osmanlı devrinde yetişen büyük veli ve Hanefi mezhebi fıkıh âlimidir. Molla Yegân diye meşhûr oldu. Aslen Aydınlı idi. Çocukluğu Aydın'da geçti. Oradaki âlimlerden öğrenebileceği bilgilere sâhib olduktan sonra Bursa'ya gitti, Molla Fenâri'den ilim öğrenip icâzet aldı. Bursa'da çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. Molla Fenâri'nin vefâtından sonra, başmüderris ve Bursa kâdısı oldu. 1453 (H.857) târihinde Bursa'da vefât etti. Bugün mezarından eser yoktur.
Molla Yegân hazretleri vefatına yakın buyurdu ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 27.12.2011
Muhammed Ezheri hazretleri, Cezâyir'deki evliyânın büyüklerindendir. 1714 (H.1126) senesinde Cezâyir'de doğdu. 1793 (H.1208) senesinde aynı yerde vefât etti. Muhammed Ezheri, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 27.12.2011
Mehmed Tevfik Efendi, 1785 (H.1200) senesinde Bosna'da doğdu. Kuşadalı İbrâhim Efendinin talebelerindendir. 1866 (H.1283) senesinde İstanbul'da vefât etti.
Bosnalı Tevfik Efendi, talebesi olan Erzurumlu Hüseyin Rûhi'ye yazdığı mektupta buyuruyor ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 28.12.2011
Muhyiddin-i İskilibi hazretleri, büyük velilerden olup, Şeyhulislâm Ebüssü'ûd Efendinin babasıdır. Doğum târihi ve yeri bilinmemektedir. 1514 (H.920) senesinde İskilip'te vefât etti.
Bu mübarek zat, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 29.12.2011
Muidzâde Mehmed Efendi, Osmanlı âlim ve velilerinden olup, Maraş'ın Bektût oğulları ailesindendir. Bunun için bir nisbeti de "Bektûti"dir. 1516 (H.922) senesinde Eshâb-ı Kehf'in beldesi olan Tarsus'ta doğdu. 1575 (H.983) senesinde Kudüs kâdısı iken vefât etti. O sırada bulunan Hanefi mezhebi âlimlerinin büyüklerinden ve fazilet sâhibi yüksek zâtların meşhûrlarından idi.
Muidzâde Mehmed Efendi vefatından kısa bir zaman önce
buyurdu ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 30.12.2011
Molla Hayâli, Fâtih Sultan Mehmed Han devrinde yetişen Hanefi mezhebi âlim ve velilerindendir. İznikli olup 1448 (H.852) senesinde doğduğu tahmin edilmektedir. 1481 (H.886) senesinde 33 yaşında vefât etti...
Molla Hayâli, Akâid-i Nesefiyye'nin şerhine yaptığı Şerh-i Akâid Hâşiyesi kitabı ile meşhur oldu. Bu kitapta buyuruyor ki:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 01.01.2012
Murtazâ Efendi, İstanbul'da yaşamış velilerdendir. Küçük yaşta gördüğü kuvvetli tahsilden sonra devlet kademelerinde görev yaptı. 1733'te Tophâne Nâzırı, 1734'te Tersâne Emini oldu. Mekke-i mükerremede bulunduğu sırada Ahmed Yekdest Cüryâni hazretlerine bağlanıp yüksek derecelere kavuştu. 1747'de Rûznâme-i evvel iken vefât etmesi üzerine, Eyüp sırtlarında yaptırdığı Kaşgâri Dergâhı'na denize bakan duvar içine defnedildi.
Bu mübarek zat, vefatından kısa bir zaman önce oğluna şöyle vasiyet etti:
Yolumuzu Aydınlatanlar • 01.01.2012
Muhammed Hâni hazretleri, Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi'nin önde gelen talebelerindendi. 1798 (H.1213) senesinde, Hama ve Haleb arasında bulunan Hân-ı Şeyhûn'da doğdu. Bir kuşluk vakti Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi'nin huzûruna girmek için kapının
önüne geldi. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi'nin ayakkabıları kapının önündeydi. İçeri girip; "Efendim, güneş ayakkabınızı bozuyor" dedi. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi; "Git onu gölgeye bırak" buyurdu. Muhammed Hâni hemen ayakkabıları alıp, gölge bir
yere koydu. Büyük bir edeple içeri girip hocasının huzûrunda oturdu.