Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.378.538

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ölü Evinden Helva Dağıtılması Mekrûhtur!

Necmeddîn Tarsûsî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Aslen Tarsuslu olup 721 (1321)’de Şam’da doğdu. Arapça, fıkıh ve fıkıh usulü tahsil ettikten sonra İkbâliyye Medresesi’nde müderrisliğe, daha sonra da Şam Hanefî kâdılkudâtı nâibliğine tayin edildi. 758 (m. 1357)’de Şam’da vefat etti. “el-Fevâ’idü’l-fıkhiyye” isimli eserinde şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Lütfi Paşa Ve Ya’kub Efendi

Lütfi Paşa, Yanya beyi idi. Lütfi Paşanın hayır ve hasenât yapmakla tanınan zevcesi Şâh Sultan, Ya'kûb Efendinin büyük bir zât olduğunu bilir; hürmet, muhabbet ve edeb gösterirdi. Bu günlerde Lütfi Paşanın İstanbul'a gelmesi lâzım olunca, yola çıkacakları sırada Şâh Sultan, Ya'kûb Efendiye o zamanlarda İstanbul'da bulunan büyük zâtları sordu. O da, İstanbul'da Merkez Efendiye tâbi ve talebe olmalarını söyledi. Lütfi Paşa İstanbul'a gelip, vezir-i âzam oldu. Şâh Sultan, Merkez Efendi ve talebelerine çok alâka gösterdi. Ya'kûb Efendi ile Merkez Efendinin birbirlerine olan muhabbetlerini İstanbul'a gelince daha iyi anladı. Dâvûdpaşa Mahallesinde, güzel bir câmi ve bir de hânekâh (dergâh) yaptırıp, sonra fermân ile Ya'kûb Efendinin İstanbul'a gelmesini temin ederek, bu yaptırdığı dergâhta yerleşmesini sağladı. Ya'kûb Efendi bu hânekâhda on sekiz sene kalıp, İslâma hizmet eyledi. Merkez Efendi, Kocamustafapaşa'da, Ya'kûb Efendi Dâvûdpaşa'da, aralarında muhabbet ve yakınlık ile, insanlara çok hizmet edip, yüzlerce talebe yetiştirdiler. Talebeler bâzan dergâhın birine, bâzan diğerine giderek, bu büyük zâtların vesilesiyle, ilim ve velilikte çok yüksek derecelere ve üstün makamlara kavuştular.

Vehbi Tülek

Yalnizlik Köşkü

Vehbi Tülek

Iii. Osman Han Ve İstanbul’un Yeniden İmari

Vehbi Tülek

Gül Baba’nin Cenaze Namazi

Vehbi Tülek

Günlerden 31 Ağustos 1526 Cuma. İki gün evvel Mohaç Meydan Muharebesi kazanılmış, Kanuni Sultan Süleyman Han tebrikleri kabul ediyor. Elbette herkes zafer neşesi içindedir. Kara haber otağ-ı hümayuna bir gülle misali düşer. Akıncı alperenlerinden Gül Baba gaza meydanında şehid düşmüştür. Kendisi şehid düşmüş de, başı yere düşmemiştir. Elinde gürzü ve yatağanı ile vuruşurken, bir kafir sillesi ile başı gövdesinden ayrılmıştır. Ve o aziz kahramana layık efsaneler de o anda destanlaşmaya başlamıştır. Rivayet edilir ki, Gül Baba başsız gövdesiyle atından inmiş, kesik başını koltuğunun altına almış ve etrafını saran Haçlı askerlerini defettikten sonra Mohaç ovasını velveleye veren Kelime-i Şehadet getirdikten sonra şehadet mertebesine erişmiştir.

Allah İçin Vurmuştum

Vehbi Tülek

106 - Sultan I. Mahmud'un Duasi

Vehbi Tülek

Sakiz Adasinin Fethi Ve Nasuhi Efendi

Vehbi Tülek

47 - Özi Kahramanlari

Vehbi Tülek

Amerika’ya Osmanli Yardimi

Vehbi Tülek

Seni Kanuna Şikayet Ederiz

Vehbi Tülek

Burasi Hakikat Sultanlarinin Payitahtidir

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Yûsuf Bin Muhammed El-fasi

Yûsuf bin Muhammed el-Fasi hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 937 (m. 1530)'da Endülüs'te (İspanya) Mâleka (Malaga) yakınlarında Kasrülkebir'de (Alcazarquivir) doğdu. Burada Kur'an-ı kerim, fıkıh ve na­hiv okudu. Şâziliyye şeyhi Abdurrahman Meczûb'a intisap etti. İcazet alarak Fas'a gitti ve burada bir dergâh kurarak çok talebe yetiştirdi. 1013 (m. 1604)'te Fas'ta vefat et­ti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Aza Kanâat Etmiyor Çokla Doymuyorsun

Vehbi Tülek

Tâcüddin İbrâhim Efendi Osmanlı âlim ve velilerindendir. Antalya-Manavgat'ın Demirciler köyünde doğdu. Hocası Abdüllatif Makdisi, Bursa'ya gidip yerleşti. Tâcüddin İbrâhim de hocasından ayrılmadı. Onun hizmetinde bulundu. Hocası vefât edince, Tâcüddin İbrâhim onun yerine geçti. 1467 (H.872) senesinde Bursa'da vefât etti. Buyurdu ki:

Hâşimî Emîr Osman

Vehbi Tülek

Râhib Yemlîhâ'nın Ta'bîr Ettiği Rü'yâ!.

Vehbi Tülek

Hazret-i Ebû Bekr tüccâr idi. Sefer ve ticâret yapardı. Ekseri Şâm'a giderdi. Seferde iken, bir gece rü'yâ gördü ki, gökten Ay inip, kucağına girdi. Ebû Bekr, iki eliyle onu kucakladı ve sinesine bastı. Uyandı. Yemlihâ adında meşhûr bir râhib var idi. Ona varıp, rü'yâsını ta'bir ettirdi...

Bu Dünyâ Oyun Ve Eğlence Yeri Değil

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Dinimiz, Mücâdele Ve Münâkaşadan Meneder

Vehbi Tülek

Ebû Sâlim Iyâşî

Vehbi Tülek

Şâhî Mûytâb Hazretleri

Vehbi Tülek

Mehmed Ziyâd Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?


Abdullah bin Mübarek, bir gün yolda gidiyordu. Önünde birkaç koyunla bir çoban çocuk gördü. Ona acıdı ve; "Zavallı, çocuklukta çobanlık yaparsa, büyüdükte Allahü teâlânın ibâdet ve mârifetine nasıl erişir?" dedi. Sonra kendi kendine; "Gideyim, ona Allahü teâlâyı tanımakta bir mesele öğreteyim." deyip, çocuğun yanına geldi ve:

-Evlâdım, Allahü teâlâyı bilir misin? buyurdu.

Çocuk:

-Kul nasıl sâhibini bilmez?" dedi.

-Allahü teâlâ'yı ne ile biliyorsun?

-Bu koyunlarımla.

-Bu koyunlarla, O'nu nasıl bilirsin?

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

At Hirsizi

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Bana Delil Getir

Hizir Ve Gelin

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek