Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.475.644

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Ümmet, Dalâlet Üzere Ittifak Etmez!

Mevlânâ Mehdî Şîrâzî hazretleri Osmanlı tefsîr âlimlerindendir. İran’da Şîrâz’da doğdu. Şirâz’da ilim tahsil ettikten sonra İstanbul’da meşhur âlimlerin derslerine devam etti. İstanbul, Dimetoka, Silivri ve Filibe’de müderrislik vazîfesinde bulundu. 957 (m. 1550) senesinde Filibe’de vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yildirim Bayezid’in Mendili

Osmanlı ordusu Niğbolu kalesini kuşatmıştı. Kalenin fethi için günlerce kanlı çarpışma lar oldu. Kale bir türlü feth edilemedi. Hücûmların en şiddetli ânında, daha önceki muhârebe de askerlerin yaralarını saran bir genç, kale kapısını ardına kadar açtı. Yıldırım Bâyezid ve askerleri kaleye girdiler. Kaledekiler, bu durum karşısında teslim olmak mecburiyetinde kaldılar. Zaferden sonra bu genci aradılar, bir türlü bulamadılar. Yıldırım Bâyezid Han, Rumeli fethinden sonra Bursa'ya gelmeyip Edirne'de konakladı.

Vehbi Tülek

Ermeni Zulmünün Canli Şahitleri

Vehbi Tülek

Önce İmtihana Girin

Vehbi Tülek

Her Kim Bu Taşi Kaldirirsa

Vehbi Tülek

Osmanlı Devleti zamanında, İstanbul Okmeydanı, birçok ünlü atıcılar görmüştür. Bunların en namlılarından biri de Tozkoparan İskender'dir. O sıra İran'dan Bahtiyar adını taşıyan bir pehlivan gelip, hükümdarın yanında sert yaylar çekmiş, birçok aynalar (metal levha) vurmuş ve büyük hünerler göstermiş. Hükümdar; "Bizde buna gâlip olan kimse yok mudur?" deyince,"Pâdişahım bir nice gün izin verin tedârik olunur." demişler. Atıcıların ileri gelenleri bir yere toplanıp görüşmüşler ve şu tedâriki görmüşler: Birkaç kantar ağırlığındaki bir top taşına demirden bir halka yapıp Bab-ı Hümayun'dan içerideki meydana koymuşlar ve; "Her kim bu taşı kaldırırsa, çok büyük ihsan vardır!" diye etrafa haber yaymışlar. Bileğine güvenen herkes o demir halkaya yapışıp ancak yerden iki parmak kadar kaldırabilmiş. Ziyade kaldırabilen ancak bir karışı bulabilirmiş.

Yavuz Ve Muhyiddin Arabi

Vehbi Tülek

Aşçiliktan Yetişen Vezir

Vehbi Tülek

52 - Sigetvar Kalesi Ve Ali Dede Hazretleri

Vehbi Tülek

Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Midhat Paşa

Vehbi Tülek

Hukuk Her Şeyin Üstündedir

Vehbi Tülek

Cezzar Ahmed Paşa Ve Napoeon Bonapart

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Allah Adamları Ölü Kalpleri Diriltmeye Çalışmışlardır

Muhammed Pârisâ hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 1355 (H.756) senesinde Buhârâ'da doğdu. İlim öğrenmek için medrese tahsiline başlayıp, zamânının âlimlerinden ders alarak, hadis ve fıkıh ilmini öğrendi. Sonra Şâh-ı Nakşibend Behâeddin-i Buhâri hazretlerinin sohbetlerine devâm edip, himmet ve teveccühüne kavuştu. Hocası Behâeddin-i Buhâri hazretleri; "Bizim varlığımızdan murâd, Muhammed Pârisâ'nın yetişip ortaya çıkmasıdır" buyurmuştur. Kendisinden sonra, yerine bıraktığı vekillerden biri de o olmuştur.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cennetten Cehenneme Açılan Pencere

Vehbi Tülek

Ebû Bekr el-Ensâri hazretleri hadis ve Hanbeli mezhebi fıkıh âlimidir. Ebû Bekr el-Ensâri'nin rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Şuaybzâde Ali Âkif Efendi

Vehbi Tülek

sen, Asîl Kimseleri Seç

Vehbi Tülek

Hasan-ı Basri "rahmetullahi aleyh" Tâbiinin ve bu devirdeki evliyânın en büyüklerindendir. 641 (H.21) senesinde Medine-i münevverede doğdu. 728 (H.110) senesinde Basra'da vefât etti. Kabri Basra'da Sâlihiyye adı verilen yerde olup sevenleri tarafından ziyâret edilmektedir...

Din Kardeşin Hakkında Onun Hoşlanmadığı Şeyi Söyleme!

Vehbi Tülek

Şemseddin Muhammed Bisâtî

Vehbi Tülek

Emr-i Ma'rûf Ve Nehy-i Münker

Vehbi Tülek

İlliyyîndeki Ve Siccîndeki Rûhlar!..

Vehbi Tülek

Bütün Noksan Sıfatlardan Münezzehsin Allah'ım

Vehbi Tülek

Amasyalı Bayram Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Kum Ve Kaya

Anzakli Ömer

Allah Haramdan Kaçani Korur

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

Sarik Ve Sakal

İmanı Ona Kafidir

Fani Dünya

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Vehbi Tülek

"encümen-i Bîzebân"

Vehbi Tülek