Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.525.939

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

İmân, Allahü Teâlânın Fazlıdır, Ihsânıdır

Mustafa Fehmi Efendi evliyânın büyüklerinden olup, Erzincanlı Terzi Baba’nın halîfelerindendir. Erzincan’da doğdu. 1298 (m. 1890) senesinde gittiği Mekke-i mükerremede, hac esnasında vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Size İtaat Ettik Ve Uyduk

Penç kalesi, Süleymân Şah zamânında mücâhid gâziler tarafından alınmak istendi. Kaleyi top ve tüfekle günlerce muhâsara altında tuttular. Bu sırada yirmiden fazla gâzi, orduya azık getirmek için, Penç Kalesinin ilerisindeki Lince vilâyeti taraflarına giderlerken, yolda bol miktârda ganimet ele geçirdiler. Gaziler bu ganimetin verdiği sevinç içinde yollarına devam ederlerken, karşılarına yedi yüz kadar düşman askeri çıktı. Gâzilerin sayısı az olduğu için onlara teslim oldular. Düşman askerleri bunları alıp, Lince'ye yedi gün mesâfe uzaklıkta ve deniz kenarında bulunan Papa Suntüres Kalesine hapsettiler. Bu kalenin tâmire ihtiyâcı vardı. Bu yüzden esir müslümanları tâmir için gündüz çalıştırırlar, gece hapsederlerdi. Bu esirlerin içinde, Ahmed Zâza isminde bir zât vardı. Bu zât şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Ferid Paşa Ve Haci Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Patrona Halil Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Helal Lokma Gerek

Vehbi Tülek

Sultan II. Murat zamanında, henüz Osmanlılarda hazine teşkil edilip padişahlar saraylar da gönlünce harcama yapmazlar ve onlarda haplerde elde edilen ganimet ve haraçlardan ve madenlerden başka devletin bir geliri yoktu. Halktan vergi toplayıp saray erkanı için harcanmazdı. Hal böyle olunca , padişahlar da zaman zaman parasız kalabiliyordu.Bir gün Fazlullah Paşa, II. Murad'ın Çandarlı Halil paşa'dan borç para istediğini görüp:
Sultanım, Padişahın vezirlerden ve şundan bundan para istemesi yerinde olmaz. Müsaade buyurursanız bir hazine teşkil edilsin ve oradan saraya tahsisat ayrılsın, dedi.

Mesih Paşa Vezir Olur Mu?

Vehbi Tülek

MÂdemki Allahü TeÂlÂnin Emridir

Vehbi Tülek

Padişaha Nasihat

Vehbi Tülek

Protestanliğin Kurucusu Martin Luther Osmanli Ajanimiydi?

Vehbi Tülek

Şehzade Iii. Selim’in Kur’ani Kerim Hatmi İçin Tertib Edilen Merasim

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman’in Vesikalarla Konuşmasi

Vehbi Tülek

Kirim Savaşi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Büyüklerin Hâllerini Inkâr Etme, Helak Olursun!

Ürûdek bin Fütyan hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Irak’ta Fırat Nehri kıyısındaki Şa’bâniye köyünde yaşamıştır. 673 (m. 1276) senesinde vefât etti. Kerâmetleri ve menkıbeleri çoktur. Şöyle anlatılır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Büyük Mutasavvıf Ya’kûb Germiyânî

Vehbi Tülek

Büyük veli Ya'kûb Germiyâni'nin baba ve dedeleri Osmanlı ordusunda yüksek rütbe sâhibi kimselerdi. Ya'kûb Efendi ilk zamanlarından itibâren, ilim öğrenmek husûsundaki gayretleri sebebiyle zamânında bulunan yüksek âlimlerin, sohbet meclislerinde ve derslerinde yetişerek kemâle geldi, olgunlaştı. Fazilet ve irfân sâhibi olmakta ve tasavvuf yolunda ilerlemekte yüksek istidât ve kâbiliyet sâhibiydi. İstanbul'a gelerek, Kocamustafapaşa Dergâhında bulunan, Sünbül Sinân hazretlerinin talebeleri arasına girdi...

Şeyh Hâlid Cezerî

Vehbi Tülek

İlim Kalbe Hayat Verir Ilmsiz Ibâdet Olmaz

Vehbi Tülek

Ebû Saîd el-Ensârî hazretleri tâbiînin hadis âlimlerindendir. 70 (689)’da doğdu. Eshab-ı kiramdan Enes bin Mâlik, Sâib bin Yezîd, Ebû Ümâme bin Sehl ile görüşerek hadis rivayet etti. Medine’de ve Kûfe yakınlarındaki Hâşimiye’de kadılık yaptı. 143 (760)’da vefat etti. Şöyle nakleder:

Ölümden Nasıl Gaflette Olunur

Vehbi Tülek

Muhammed Bin Yûsuf İsfehânî

Vehbi Tülek

Pîrî Baba

Vehbi Tülek

Kim Ki Bir Mümine Yardım Ederse

Vehbi Tülek

Onların Bilmediği Hatalarımı Affeyle!

Vehbi Tülek

O Gâzilerle Harp Etmek Akıllıca Bir Iş Değildir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, bir ara yağmurlar yağmaz olmuş, insanlar kuraklıktan çok muzdarip olmuşlardı. İstanbul halkı, yağmur duâsına çıkılmasına karar verdi. Pâdişâh da çıktı. Okmeydanı'nda büyük bir kalabalık toplandı. Öyle ki bu toplulukta, başta pâdişâh olmak üzere, âlimler, vâliler, idâreciler, vezirler, kuvvetli-zayıf, zengin-fakir herkes vardı. Bilindiği gibi, Osmanlı sultanları yapacakları bütün mühim işlerde, mutlaka şeyhülislâma danışırlar, onun fetvâsına uygun hareket ederlerdi. Bunun için Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendiden, yağmur duâsını kimin yapmasının münâsib olacağı suâl edildi. O da; "Duâyı, pâdişâh veya onun münâsib gördüğü bir zât eder." buyurdu. Bunun üzerine pâdişâh; "Ya'kûb Germiyâni duâ eylesin." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Sarik Ve Sakal

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Sarik Ve Sakal

Bana Delil Getir

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek