Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.486.996

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!

Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kanuni Sultan Süleyman Han’in Çekmecesi

Kânûni Sultan Süleymân Hân 1566 (H.974) senesinde vefât edince, cenâze namazını Ebüssü'ûd Efendi kıldırdı. Kılınan cenâze namazından sonra Kânûni'nin hayatta iken yaptırdığı Süleymâniye Câmii bahçesindeki türbesine gelindi. Cenâze kabre konuldu. Bu sırada bir çekmece getirilip kabre konulmak istendi. Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendi müdâhale etti. Çekmecenin niçin konulduğunu, dinimizde kıymetli bir şeyin cenâzeyle gömülmesinin mümkün olmadığını söyledi. Sultan Süleymân Hanın, vefâtın dan bir gün önce vasiyet edip bu çekmecenin kendisi ile gömülmesini istediğini bildirdiler. Ebüssü'ûd Efendi, mutlaka içindekilerin görülmesi gerektiğini, kıymetli bir şey varsa gömülemeyeceğini söyledi. Çekmece Ebüssü'ûd Efendiye verilirken, elden kayıp düştü ve içindekiler döküldü. Kâğıtların her birinde bir fetvâ ve altında şeyhülislâmın imzâsı vardı. Ebüssü'ûd Efendi, yazıların altında kendi imzâsını görünce; "Ey Süleymân! Sen kendini kurtardın ama, biz ne yapacağız?" diyerek ağlamaya başladı. Kânûni Sultan Süleymân Han, yapacağı her işi şeyhülislâma sormuş ve aldığı fetvâya göre hareket etmişti. Delil olarak da, aldığı fetvâların yanında gömülmesini vasiyet etmişti.

Vehbi Tülek

Düğün-bayram Alayina Gitmiyor Ya!

Vehbi Tülek

Tasi Taraği Topladik

Vehbi Tülek

Adam

Vehbi Tülek

Ayasofya Câmii'nin yanında kendi adına bir medresesi bulunan Câfer Ağa, ahbaplarını evine dâvet etmek için uşağını birine yollamış...Uşak adamın evine varmış, kapıyı sür'atle çalarak. "Kalk, kalk; hemen toparlan... Ağa seni istiyor!" şeklinde kaba davranışlarda bulunmuş, Adam:" Ağanın bana gönderecek bir adamı yok muydu ki, senin gibi bir eşeği yolladı? deyince, uşak cevabı yapıştırmış:" Câfer Ağa diğer adamlarını öteki "adamlara" gönderdi. Beni de "sana" yolladı!

Hayirsiz Ve Bahtsiz İsem

Vehbi Tülek

İyiliğe Karşi Kemlik

Vehbi Tülek

Velinimeti Uğrunda Feda-yi Can Eden Kahraman

Vehbi Tülek

Bunlar Yemek Olarak Kafidir

Vehbi Tülek

Verin Bana Şu Yilan Yavrusunu!”

Vehbi Tülek

Şeref Nişani Olacak Çamur

Vehbi Tülek

107 - Koca Yusuf Paşa Ve Şebeş Zaferi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

haydi Oğul Haydi Git Ya Gâzi Ol, Ya Şehit!

Osmanlı Devleti'nin Balkanlar'daki varlığına son vermek isteyen Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ, Rusya'nın aracılığıyla aralarında anlaşarak, Türkleri Balkanlar'dan atmak istiyorlardı. İşte o günlerde (1913) yazılan ve Bulgarların Müslüman Türklere yaptıkları zulümleri anlatan "Türkiye Uyan" adlı kitaptaki bir çavuşun subayına yazdığı mektubunu sunuyoruz sizlere... Mektup şöyledir:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Biz Ona 'mübarek Ağaç' Diyorduk

Vehbi Tülek

İmâdüddin ibn-i Kesir hazretleri siyer, tefsir, hadis ve Şafii fıkıh âlimidir. 701"de (m. 1301) Busrâ'da doğdu. Küçük yaşta Şam'a giderek büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve talebe yetiştirdi. 774 (m. 1373)'te Şam'da vefat etti. Siyer kitabında şöyle nakleder:

bunu Sana Kim Haber Verdi?..

Vehbi Tülek

Salankamen Şehidi Fazıl Mustafa Paşa

Vehbi Tülek

1683'teki II. Viyana bozgunundan sonra, Osmanlı ordusu bütün cephelerde yeniliyor, on binlerce şehidin kanları pahasına fethedilen şehirler, kasabalar, kaleler, birer birer düşman eline geçiyordu...

Bü­yük Mu­ta­sav­vıf Ebû A­li Rodbârî

Vehbi Tülek

Şeytanın Taktikleri!..

Vehbi Tülek

Güzel Bir Rüyâ Görürsen Allahü Teâlâya Hamdet

Vehbi Tülek

cenâze Namazımı Emîr Külâl Kıldırsın

Vehbi Tülek

Eshâbımın Hepsi Yıldızlar Gibidir

Vehbi Tülek

Seyyid Cemâleddîn Muhammed Ezherî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Değişen Sizin Kalbiniz

Değişen Sizin Kalbiniz

Bir padişah, bir iki vezirini ve diğer erkandan birkaçını yanına alarak payitahta (başkente) yakın yerleşim merkezlerinde bir gezintiye çıkmıştı. Payitahttan ayrılıp bir kaç saatlik bir yol katettikten sonra yolları üzerindeki bir nar bahçesinin kıyısında dinlenme molası verdiler Olgunlaşmış, tam kıvamını bulmuş olan narlar insanın iştahını kabartıyordu Padişah bahçe içinde çalışmakta olan yaşlı bir adamı yanına çağırdı sordu: - Bu güzel nar bahçesi kimin? - Bu nar bahçesi benimdir efendim, babamdan miras kaldı - Oğlun, uşağın var mı? - Allah bize oğul uşak vermedi efendim, bir karı kocadan ibaret iki kişilik bir aileyiz - Peki ben de bu ülkenin hükümdarıyım, şuradan bir nar şerbeti sıksan da içsek

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Delik Kova

Allah Diyen Genç

Pişman Oldular!

Derdi Olan Neylesin?

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek