Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.424.055

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bütün Din Kardeşlerine Hizmet Etmelidir

Afîfüddîn Süleymân Tilmsânî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 610’da (m. 1213) Cezayir’in Tilmsân şehrinde doğdu. Burada tahsilini tamamlayıp, bir rehber aramak için memleketinden ayrıldı. Mısır, Suriye ve Anadolu’ya gitti. Konya’da Sadreddin Konevî’yi görünce, ona intisab etti. Sohbetlerinde kemale erdi. İcazet verilerek Şam’a gönderildi. Burada talebe yetiştirdi. 690’da (m. 1291) Şam’da vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Boynuzsuz Koç

Bir Kurban Bayramı arefesinde, Şâir Fitnat Hanım kurbanlık almak için Bayezid Meydanında dolaşıyormuş. Şâir Haşmet de oradaymış. Abdest-namazla pek alâkası olmayan bu şâir, fırsat buldukça Fitnat Hanım'a takılır, onun iğneli sözlerine muhatap olurmuş. Fitnat Hanım'a orada ne aradığını sormuş, o da kurbanlık koç alacağını söylemiş. Şâir Haşmet: "Bu bayram kulunuzu kurban etseniz olmaz mı?" diye yine takılmış. Fitnat Hanım da sözünü esirgemeden cevap vermiş: "Olmaz, bu bayram boynuzsuz bir koç kurban edeceğim

Vehbi Tülek

Tapusunu Hanimin Üzerine Çikartacağim

Vehbi Tülek

Osmanli Askeri Ve Papazlar

Vehbi Tülek

Bu Yüzden Kara Çaldim

Vehbi Tülek

Osmanlı şairlerinden Çâkeri, bir ara Sultan II. Bayezid'e nedimlik etmiş ve sancakbeyliği de yapmıştı. Kendisi pek genç olmasına rağmen, hastalıktan dolayı rengi sararmış, sakalı da ağarmıştı. Bu yüzden sakalını siyaha boyardı. Bir gün Sultan II. Bayezid ona:

"Çâkeri, sakalındaki bu nuru ne için zulmete tebdil edersin? Ak sakalının yüzüne kara çalıp mücrimler gibi teşhir edersin?" diye sorunca Çâkeri:

"Devletlû padişahım! Yaşımı hiç şüphesiz ki bilirsiniz. Fakat sakalım yalan söylüyor. Bu yüzden ona kızdım. İntikam almak için yüzüne kara çaldım" cevabını verir.

Osmanlilarda Silah Kullanma Sanati

Vehbi Tülek

Ortaçağ'dan Hukuk Dersleri

Vehbi Tülek

Bu Hükümdar Kemal Ve Tedbir Sahibidir

Vehbi Tülek

Ateş Pahasi

Vehbi Tülek

Sinan Reis

Vehbi Tülek

111 - Biz Sizi Uyanik Biliyorduk

Vehbi Tülek

Misir’a Bedeldin Ey Sinan

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hayrın En Iyisi Şerrin En Fenası!

Abdurrahmân Beceli hazretleri, Tâbiin devri velilerindendir. Doğum târihi ve yeri belli değildir. Sahâbinin büyüklerinden ilim öğrendi ve birçoğundan hadis-i şerif nakletti. 718 (H.100) senesinde vefât etti...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Oruç Lüzumsuz Bir Amel Değildir

Vehbi Tülek

Harputlu İshak Efendi Osmanlı âlim ve velîlerindendir. Harput'un Percenç köyünde 1803 (H.1218) senesinde doğdu. İlk tahsîlini Harput'ta yaptıktan sonra, ilim öğrenmek için İstanbul'a gitti. Fâtih Câmii etrâfındaki Sahn-ı Semân Medreselerinde ders gördü. İstanbul'da uzun bir tahsîl hayâtından sonra icâzet, diploma aldı ve Harput'a döndü. Harput Meydan Câmii Medresesinde ders verdi ve çok sayıda talebe yetiştirdi. Zamânın Sultânı Abdülazîz Han tarafından İstanbul'a dâvet edildi. Sultan ona huzur hocalığını verdi. Sultan Abdülhamîd Han zamânında Dârülmaârif hocalığına getirildi. 1891 (H.1309) senesinde İstanbul'da vefât etti...

Semûd Kavmi Ve Salih Aleyhisselâm

Vehbi Tülek

Fakirleri Sev, Onlarla Beraber Ol

Vehbi Tülek

Ebû İshâk İbrâhim el-Ferrâ hazretleri büyük hadis âlimlerindendir. 230 (m. 844)'de vefât etti. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerde Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki:

Abdurrahmân Bin Me’mûn

Vehbi Tülek

Karakaş Mehmet Paşa

Vehbi Tülek

Dünya Malına Tapınan Kimse Helâk Oldu

Vehbi Tülek

Kulumun Bana Olan Zannının Yanındayım

Vehbi Tülek

Türkistânlı Fakîh Ebû Bekr Bin Mes'ûd

Vehbi Tülek

Hazreti Osman (radıyallahü Anh)

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Üç Kandil

Üç Kandil

Emir Sultan, âlim ve ilim menbaı olan Buhârâ'da yetişti. Mekke-i mükerreme ve Medine-i münevvere'de ilim tahsil etti. Medine-i münevvereye yerleşmek ve ömürlerinin sonuna kadar orada kalmak niyetindeyken, bir rüyâ gördü. Rüyâsında Peygamber efendimiz ile hazret-i Ali yanyana oturmuşlardı. Yanlarına vardı ve diz çöküp oturdu. Hazret-i Ali ona; "Ey oğlum! Sana cenâb-ı Hak tarafından ceddin Muhammed'in (sallallahü aleyhi ve sellem) sünnetini, takvâ yoluyla öğretmen için Rûm iline gitmen işâret olundu. Önünde giden nûrdan üç kandil belirecek, o kandiller nerede gözünden kaybolursa orada kalacaksın. Mezârın da orada olacak" dedi. Emir Sultan uykudan uyanınca; "Demek ki takdir-i ilâhi böyle" diyerek yola çıktı. Hazret-i Ali'nin dediği gibi, üç kandil ona kılavuzluk etti. Bursa'ya geldiği zaman, önündeki nûrdan üç kandil, pınar başında üç servi civârında fakirler için tahsis edilmiş eski bir kilisenin yanında kayboldular. Böylece Emir Sultan Bursa'ya yerleşti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Altıyüz Dirhemlik İp

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek