Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.215.044

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Zekâtı Zenginlerden Al Müslüman Fakirlere Ver

Osman bin Saîd Dânî hazretleri Tefsîr, kırâat, hadîs, nahiv ve Arabî ilimler ve Mâlikî fıkıh âlimdir. 371 (m. 981) yılında Endülüs’te (İspanya) Dâniye’de (Denia) doğdu. Kendi memleketinde ilim tahsiline başladı. Tunus ve Mısır’a gitti. Mekke’ye gidip haccetti. Endülüs’e geri döndü. Sarakosta’da (Saragosa) ve Kurtuba’ya (Cordoba) gitti. Oradan da ayrılıp Dâniye’ye yerleşti. 444 (m. 1052) yılında Dâniye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanlilarda Okçuluk

Okçuluk Osmanlıların ünlü sporlarındandır. Çok eski zamanlardan beri harp sahasında kendileriyle karşılaşanlar, Türklerin ok atmadaki ustalıklarından hayranlıkla söz etmişlerdir. Türkler, kısa fakat çok kuvvetli yaylar kullanırlardı. Oku gerek piyade ve gerekse süvari olarak kullanmakta emsalleri yoktu. Süratle giden bir atın üzerinden, hedefe isabetli ok atarlardı. Okmeydanı'nda kurulan meşhur kemankeşler ocağı, 15 ve 16. asırlarda emsalsiz üstadlar yetiştirmiştir. Bu arada lodos, poyraz, gündoğusu, batı, kıble, karayel, yıldız gibi yönlerde esen rüzgârlara atılan kamış ve tahta oklarla kurulan menziller, yani kırılan rekorlar, erişilemeyecek kadar yüksektir.Makbul İbrahim Paşa, Atmeydanı'ndaki sarayını yaptırması nedeniyle Kanuni Sultan Süleyman'a bir ziyafet vermiştir. Bu ziyafet eğlenceleri sırasında, Türk Okçuluk Tarihinin önemli kişilerinden biri olan Tozkoparan İskender, at üstünden attığı okla birbirinin içine yerleşmiş 5 kalkanı delmiştir. Bu usta kemankeşin başarıları efsanelere konu olacak kadar büyüktür. Osmanlı İmparatorluğu sınırlarında Tozkoparan İskender'in Gündoğusundaki 1281,5 gez menzilinden (845 metre) daha uzağa ok atışı hiçbir dönemde gerçekleşememiştir.

Vehbi Tülek

HüdÂyî Yolu

Vehbi Tülek

Zirhimi Giyinip Kilicimi Kuşandim

Vehbi Tülek

Preveze Deniz Zaferi

Vehbi Tülek

Almanya İmparatorluğu ve İspanya Krallığı, Papalık ve Venedik hükûmetleri, Müslüman Türkleri Akdeniz'den atmak için, Osmanlı Devletine karşı ittifak kurdular. Bunun üzerine Kânûni, 1537-38 kışında yeni bir donanma hazırlanmasını emretti. Dört elle işe başlayan Kaptan-ı deryâ Barbaros Hayreddin Paşa, daha hazırlıklarını bitirmeden Mısır'dan yola çıkan hazinenin muhâfazası için kırk gemiyle denize açılmak mecburiyetinde kaldı. Mısır'dan gelecek gemileri vurmak için Girit sularında kırk gemiyle pusuya yattığı haber alınan Andrea Doria, Barbaros'un geldiğini duyunca kaçtı. Fakat Osmanlı donanması, geri dönmeyip, Şira, Patnos, Naksos vs. adalarını aldı. Bu esnâda tamamlanan doksan gemi de donanmaya katıldı. Mısır'dan gelen Sâlih Reis komutasındaki yirmi parça gemi de Barbaros'un gemileri arasına katıldı. Gemi sayısı yüz elliye ulaştı. Barbaros'un korkusundan, Akdeniz kıyılarındaki koylara hapsedilmiş bir vaziyete giren Haçlı devletleri, Osmanlılara karşı sıkı birlik kurdular. İrili ufaklı filolardan muazzam bir Haçlı donanması meydana getirdiler

Neme Gerek ?

Vehbi Tülek

Çal Çoban Çal

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Mahmud’un Rumeli Seyahati

Vehbi Tülek

Rezil Olursun

Vehbi Tülek

Daha Büyük KerÂmet Mi Olur?

Vehbi Tülek

Küçük Bir Çamur Denizi Sulandirmaz

Vehbi Tülek

Gazi Osman Paşa Ve Romanya Prensi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Rebî' Bin Heysem

Tâbiin devrinde Kûfe'de yetişen büyük âlimlerdindir. Doğum tarihi bilinmemektedir. 68 (m.687) senesinde vefât etti.
Kimseyle münakaşa etmez, kimseye kötü söylemezdi. Birgün kendisine biri kötü sözler söyleyince Ona, "Söylediklerini Allahü teâlâ duyuyor. Şayet ben, Cennet ile aramdaki güçlükleri aşıp Cennete girersem, senin sözlerinin bana zararı yoktur. Sırat köprüsünden geçemezsem, anlarım ki; söylediklerinden de kötü bir insanım" buyurdu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sivasî Abdülmecîd Efendi

Vehbi Tülek

Sivasi Abdülmecid Efendi, Şemseddin Sivâsi (Kara Şems) hazretlerinin kardeşi Şeyh Muharrem Efendinin oğludur. 1563 (H.971) senesinde Tokat'ın Zile ilçesinde doğdu. 1639 (H.1049) senesinde İstanbul'da vefât etti. Kabri Eyüb Nişancası'ndaki evinin bahçesindedir. Vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Kalplerin Pasını Istiğfar Temizler

Vehbi Tülek

Dinimizde En Kıymetli Şey Verâ Ve Takvâdır

Vehbi Tülek

Ebü’l-Hüseyin Verrâk hazretleri sofiyye-i aliyyedendir. İran’da Nîşâbur’da doğdu ve orada yaşadı. Ebû Osman el-Hîrî’nin sohbetlerinde yetişti. 320 (m. 932)’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Ebü’l-avn Celcûlî

Vehbi Tülek

Ölümü Unutanın Hâli Nasıl Olur

Vehbi Tülek

Özrü Kabul Etmeyen Adamın Hazin Sonu!

Vehbi Tülek

Her Şeyi Sizin Için Yarattım

Vehbi Tülek

Mücahede Ve Riyâzet!..

Vehbi Tülek

İbrâhim Lâkânî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Namazini Ben Kildirayim

Namazini Ben Kildirayim

Büyük İslâm âlimi Mevlânâ Şemseddin Fenâri'nin ömrünün sonlarına doğru gözlerine perde geldi. Göremez oldu. Sultanın veziri olan Hacı İvâz Paşa bir konuda Molla Fenâri'ye kızmıştı. Gözleri görmez olunca, laf olsun diye; "Dilerim ki, o âmâ ihtiyârın namazını ben kıldırayım." demişti. Bu söz Molla Fenâri'nin kulağına ulaşınca; "Ol kimse câhildir. Cenâze namazını kıldırmayı beceremez. Cenâb-ı Hakk'ın kapısından ümidim şudur ki, bana hemen şifâ buyurup, onu âmâ eyleye ve ben onun namazını edâ edeyim." dedi. Bir süre sonra, bir gece rüyâsında Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz; "Tâhâ sûresini tefsir eyle!" diye buyurdukta; "Yüksek huzûrunuzda, Kur'ân-ı kerimi tefsir etmeye gücüm olmadığı gibi, gözlerim de görmüyor." demişti. Peygamberlerin tabibi olan Resûlullah efendimiz mübârek hırkasından bir parça pamuk çıkarıp, mübârek tükrüğü ile ıslattıktan sonra gözleri üzerine koydu. Molla Fenâri uyanıp, pamuğu gözlerinin üstünde buldu, kaldırınca, görmeye başladı. Allahü teâlâya hamd ve şükretti. Pamuk ipliklerini saklayıp, öldüğü zaman gözleri üzerine konmasını vasiyet etti. Tam bu günlerde, vezirin gözleri görmez oldu. Vezir bir süre sonra vefât etti ve cenâze namazını Molla Fenâri kıldırdı. Gözlerinin açılmasının bir şükrânesi olarak, 1429 (H.833) senesinde Şam yolu ile ikinci defâ hacca gitti. Bu esnâda Mısır'a ve Kudüs-i şerife de uğradı. Bir çok âlim ile sohbet edip onlardan istifâde etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Delik Kova

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Değişen Sizin Kalbiniz

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek