Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.448.281

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Yoğurtlarimiz Bile Var

Asil Ruh

V. MurÂd Han

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Allah’a Firar Et

İmanı Ona Kafidir

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yunan Subayi Ve Pir Emir Sultan

Bursa'nın Yunan işgâli sırasında, bir Yunanlı asker, Pir Emir'in türbesine girerek, ata biner gibi mezarın üzerine çıkıp, kötü sözler söylemeye başladı. O anda askerin ayakları kurudu. Feryâdı üzerine arkadaşları tarafından türbeden çıkarıldı. Durum Yunan komutanına bildirilince, Pir Emir'in türbesinin bulunduğu çevre Yunan askerleri için yasak bölge ilân edildi.Yine Yunan işgâli sırasında Pir Emir mahallesine bakan korucu, bir gün elindeki sopası ile Pir Emir'in mezarı üzerine vurarak; "Mâdem velisiniz neden Yunanlıları Bursa dan kovmuyor sunuz? Bu nasıl veliliktir?..." şeklinde konuşunca, korucu rüyâsında Pir Emir'i görür. Pir Emir ona; "Vatan ve iffeti korumak size âittir. Canlılar ne gün için var. Biz mi gerek..." der. Sonra korucuya bir tokat atar. Sıçrayarak uyanan korucunun ağzı çarpılır ve kısa zaman sonra ölür.

Vehbi Tülek

Önce Elini Öpüp Sonra Dövmek LÂzim!..

Vehbi Tülek

Eğer Sakalimin Bir Kili Bilseydi!

Vehbi Tülek

Rumeli Fatihi Lala ŞÂhin Paşa

Vehbi Tülek

Birinci Murâd Hanın İzmit ve Bursa sancak beyliklerinde maiyyetinde bulunan Lala Şâhin, Rumeli'de fetihlerin başlaması üzerine Süleymân Paşanın emrinde vazife aldı. Çorlu ve Lüleburgaz'ın fetihlerinde bulundu. Birinci Murâd Hanın, sultan olmasıyla kendisine beyler beyilik verildi. Bundan sonra, ordu kumandanı olarak vazife yaptı. 1361'de Edirne'nin fethine Rumeli Beylerbeyi olarak katıldı ve Zağra'yı fethetti. 1361'de kurulan yeniçeri ocağı fikrinin öncülüğünde bulundu. 1364'te müttefik Balkan Haçlı ordusuna karşı Sırpsındığı Harbine katıldı. 1366'da Kuzeybatı Balkanlara karşı başlatılan harekâta kumandanlık edip, Bulgaristan'daki Samaku ve İhtiman'a akın yaptı. Kırk kilise (bugünkü Kırklareli), Vize, Samaku, İhtiman feth edildi.

Hemen Tayin Edelim

Vehbi Tülek

Hayirsiz Ve Bahtsiz İsem

Vehbi Tülek

Rodos’un Fethi

Vehbi Tülek

Sinan Reis

Vehbi Tülek

Buyurun Cenaze Namazina

Vehbi Tülek

Sakinan Göze Çöp Batar

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Abdülhamid Ve Yavuz Sultan Selim HÂn’in TürbedÂri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Dikkat Ediniz! Dünya Tatlı Bir Yeşilliktir

Muhammed bin Hasen Nakkaş hazretleri hadîs ve tefsîr âlimidir. 266 (m. 879)’da Bağdâd’da doğdu ve orada yetişti. 351 (m. 952) yılında vefât etti. İlim öğrenmek için Kûfe, Basra, Mekke-i mükerreme, Mısır, Şam, Cezîre, Musul, Cibâl ve Horasan’a gitti. Buralarda meşhûr âlimlerin derslerinde ve sohbetlerinde bulundu. Zamanında kırâat ve tefsîr ilminde Irak’ın en büyük âlimi oldu. Yüz bin hadîs-i şerîfi râvileriyle birlikte ezberleyerek hadîs ilminde hafız oldu. Bildirdiği bir hadîs-i şerîf şöyledir: Abdullah bin Abbâs (radıyallahü anh) şöyle anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebû Mûsâ Cezûlî

Vehbi Tülek

Ebû Mûsâ Cezûli hazretleri Fas'ta yaşamış olan İslam âlimlerindendir. 540'da (m. 1145) Merakeş'te doğdu. İlk tahsilini orada yaptıktan sonra Kahire'ye gitti. Oradan Endülüs'e geçerek Meriyye'de (Almeria) talebe yetiştirdi. Tekrar Merakeş'e döndü ve orada 607 (m. 1210)'da vefat etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Resûlullah Efendimiz Altı Yerde Şefaat Edecektir

Vehbi Tülek

Onun Hâlini Allah Sizden Iyi Bilir

Vehbi Tülek

Ebû Ali Cezeri hazretleri hadis imâmlarındandır. 210 (m. 825)'de Kûfe'de doğup, 293 (m. 906)'da vefât etti. Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ve Eshâb-ı kiramdan (radıyallahü anhüm) gelen haberler ve nakleden zatlar hakkında ona müracaat edilirdi. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Mehmed Talui Efendi

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâ Tevbe Edenleri Sever

Vehbi Tülek

Şeytanın Zenginleri Aldatma Yolları

Vehbi Tülek

Kur'ânı Ezberlemek Istiyorum Efendim

Vehbi Tülek

Nihânî Çelebi

Vehbi Tülek

hayrın Anahtarı Sâbit El-benânî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Korkma!

Korkma!

Sinop'ta medfûn bulunan ve Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi'nin talebesi olan Mahmûd Kefevi hocasının şu kerâmetini anlattı:"Gemiye binip İstanbul'a gitmek üzere yola çıktık. Ben o zaman gençtim ve bu benim ilk yolculuğumdu. Hoş bir rüzgârla dört gün gittik. Sonra şiddetli bir rüzgârla deniz kabardı. Dalgalar her taraftan vurmaya başladı. Gemide bulunanlar korku, dehşet ve ümitsizlik içinde bâzı mal ve eşyâlarını denize attılar. Bu ızdırap ve sıkıntı bana da ümitsizlik vermeye başladı. Hocam Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi, geminin alt katında sâkin ve telaşsız bir halde oturuyor du. Dalgaların şiddetli vuruşları gemide bulunanların ve benim korkumu iyice arttırdı. Hocam bana bakıp; "Korkma! Allahü teâlâ bizi kurtaracak ve biz Erikli Kasabasının doğu tarafındaki Hacı Baba Dergâhında kuşluk vakti oturup süt içeceğiz ve incir yiyeceğiz." buyurdu. Gemici lerin hesâbına göre seksen mil yolumuz kalmıştı. Ebû Bekr Kefevi hazretleri sükûn ve vekar içinde tatlı ve güzel sesiyle Kehf sûresini okumaya başladı. Biz rahatladık ve korkumuz kalma dı. Halbuki dalgaların vuruşları hâlâ devâm ediyordu. Nihâyet Allahü teâlâ bizi, hocam Ebû Bekr Kefevi hazretlerinin duâsı bereketiyle kurtardı. Gecenin sabahında Erikli sâhiline çıkıp doğruca Hacı Baba Dergâhına ziyârete gitti. Biz de onu tâkib ettik. Hep birlikte oturduk. Hocamız Kur'ân-ı kerim okuyor biz de dinliyorduk. O sırada dergâhın çevresinden bir kadın iki elinde birer çanak ile çıkageldi. Kapları önümüze bıraktı. Biri süt, diğeri incirle doluydu. Şeyh Ebû Bekr Kefevi tebessüm ederek bize baktı ve; "Bismillah ile yiyiniz!" buyurdu. Biz besmele ile yedik. Hocamın bu kerâmetine şâhid olduğumuz zaman, 1542 (H.949) senesiydi."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Altıyüz Dirhemlik İp

Zalimlere Dersini Verdi!

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Firkateyne Bininiz

Padişah Ve At

Tüccarin Rüyasi

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Bereketi Var Mı?

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek