Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.423.678

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bütün Din Kardeşlerine Hizmet Etmelidir

Afîfüddîn Süleymân Tilmsânî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 610’da (m. 1213) Cezayir’in Tilmsân şehrinde doğdu. Burada tahsilini tamamlayıp, bir rehber aramak için memleketinden ayrıldı. Mısır, Suriye ve Anadolu’ya gitti. Konya’da Sadreddin Konevî’yi görünce, ona intisab etti. Sohbetlerinde kemale erdi. İcazet verilerek Şam’a gönderildi. Burada talebe yetiştirdi. 690’da (m. 1291) Şam’da vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Görev Şuuru

Osmanlıların ilk Şeyhülislamı Molla Fenari (1350-1431) Şeyhülislam olmadan önce Bursa kadısı idi. Onun kadılığı sırasında bir adam pazardan bir at satın aldı. Fakat alış-verişin hemen arkasından atın hasta olduğunu farketti. Geri ver mesi gerekiyordu, ama satın aldığı adamı zorluk çıkartır, atın hastalığını kabul etmez diye önce kadıya gidip resmi kanaldan işi sağlama bağlamak istedi. Mahkemeye gittiğinde kadıyı (Molla Fenari) yerinde bulamadı. İşini ertesi güne bıraktı. Fakat at o gece öldü. Adam ertesi gün olanları kadıya anlattı, mağdur olduğunu, ne yapması gerektiğini sordu. Molla Fenari "Senin zararını ben ödeyeceğim" dedi. Adam hayretle kadıya baktı, "Niçin siz ödeyeceksiniz, konuyla hiçbir ilginiz ve suçunuz yok ki..." dedi. Molla Fenari, "Evet öyle görünüyor ama aslında benim de suçum büyük. Eğer sen dün makamıma geldiğinde ben yerimde olsaydım, olaya müdahale eder, atı geri verdirir, paranı iade ettirirdim. At da sahibinin elinde ölmüş olurdu. Bu imkân şimdi yok olmuştur. Senin zararına benim makamımda bulunmamam sebep olduğu için zararını ben ödeyeceğim" dedi ve ödedi.

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Şeyh Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

Haram Lokma Yiyen HarÂmî Olur

Vehbi Tülek

Padişahın Gezinti Teklifi!

Vehbi Tülek

Birinci Dünyâ Savaşı'nda İngilizler, İslâm dünyâsını parçalayıp yutmak için çok kesif bir câsusluk ve propaganda faâliyetlerine girişmişlerdi. Bu çalışmalar sonucunda Hint Müslümanlarının aşırı dostluk ve bağlılıklarına mukâbil Arap dünyâsında bâzı çözülmeler başlamıştı. Birçok Arap liderlerine Osmanlı Devletinin yıkılmasıyla kurulacak devletlerden taçlar vadedilerek ayrılık telkin edilmekteydi...

10. Yy.'da Bir Bati'linin İslam Hastanelerini Tasvir Eden Mektubu

Vehbi Tülek

Alin Terinde Bereket Vardir

Vehbi Tülek

Hangimiz Kazançli Çiktik

Vehbi Tülek

Harp Hiledir: Muhasaralarda Sahte Ric'at

Vehbi Tülek

Valide Suyu

Vehbi Tülek

Kayiğa Karşi Araba

Vehbi Tülek

Sultan Iv. Murad’in Tasavvuf Ehline Hürmeti

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Fıkıhta, Senden Iyi Konuşanı Görmedim

Muhyiddin ibn-i Ebi'l-Vefâ hazretleri Hanefi mezhebi fıkıh ve usûl âlimlerindendir. 696 (m. 1297)'de Kâhire'de doğdu. 775 (m. 1373)'de orada vefât etti. İmâm-ı A'zam Ebû Hanife hazretleri hakkında şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ahmed Nahlâvî

Vehbi Tülek

Ahmed Nahlâvi rahmetullahi aleyh, Osmanlı devleti zamanında Şam'da yaşayan evliyâdandır. 1670 (H. 1081) senesinde doğdu. 1744 (H.1157)'de vefât etti. Nahlâvi tahsil çağına geldiğinde ilk olarak Kur'ân-ı kerim okumayı öğrendi. Bir gün evliyânın büyüklerinden Şeyh Halil ile karşılaştı ve o zâtın talebesi oldu. Tasavvuf yolunda ilerleyen Ahmed Nahlâvi, yüksek dereceler sâhibi oldu. Çok kerametleri görüldü.

Konuşmadan Önce Iyice Düşünmelidir

Vehbi Tülek

Derviş Muhammed Hazretleri

Vehbi Tülek

Derviş Muhammed hazretleri, Kendilerine "Silsile-i aliyye" denilen büyük âlim ve velilerin yirmincisidir. Doğum târihi bilinmemekte olup, 1562 (H.970) senesinde vefât etti.
Bu mübarek zat, rûh ilimlerinde mütehassıs idi. Büyük âlim ve kâmil bir veli olan dayısı Kâdı Muhammed Zâhid'in derslerinde yetişti. Dayısına talebe olmadan önce, on beş sene nefsinin isteklerinden kurtulmak için mücâdele etmiş ve insanlardan uzak yaşamıştı. Bir gün ellerini açıp, âcizliğini ve çâresizliğini Allahü teâlâya yalvararak arz etmişti. Âniden Hızır aleyhisselâm gelip; "Eğer sabır ve kanâat istiyorsan, Muhammed Zâhid'in hizmet ve sohbetine kavuşmakta acele et. O sana sabır ve kanâati öğretir" buyurdu.

Ebülfazl Bakkâlî

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli İmran El-kasr

Vehbi Tülek

Allaha Düşman Olanları Sevmek

Vehbi Tülek

Pişmanlık, Kâfirler Ve Münâfıklar Içindir

Vehbi Tülek

Akçakoca

Vehbi Tülek

Sizi Sevenleri Allahü Teâlâ Da Sever

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Şikayet

Firkateyne Bininiz

Abdullah Bin MübÂrek

Anzakli Ömer

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek