Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.425.401

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bütün Din Kardeşlerine Hizmet Etmelidir

Afîfüddîn Süleymân Tilmsânî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 610’da (m. 1213) Cezayir’in Tilmsân şehrinde doğdu. Burada tahsilini tamamlayıp, bir rehber aramak için memleketinden ayrıldı. Mısır, Suriye ve Anadolu’ya gitti. Konya’da Sadreddin Konevî’yi görünce, ona intisab etti. Sohbetlerinde kemale erdi. İcazet verilerek Şam’a gönderildi. Burada talebe yetiştirdi. 690’da (m. 1291) Şam’da vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Unutulmaz Bir İftar Çilesi

İlmiye sınıfından Şemseddin Efendi o akşamüzeri köşe penceresinin önünde oturmuş iftar saatinin gelmesini bekliyordu. Birden Rumeli Kazaskeri'nin at üzerinde ve çevresinde adamları olduğu halde sokak başında belirdiğini gördü. Allah Allah, bu civarda kimin konağına gidiyordu bunlar?Şemseddin Efendi pencereye yapışmış ve gözlerini daha da açmış bakarken, şaşkınlı ğı iyice arttı. Çünkü, kafile onun evinin önünde durdu ve kapı tokmağı vurulmaya başladı. Apar topar fırlayan ve önce hareme dalan efendi, "Aman hanım! Rumeli Kazaskeri teşrif buyurdular. Ona göre sofrayı hazırlat!" dedikten sonra merdiven başında gelenleri karşıladı. Ama o da ne! Daha misafirler yerine oturmamıştı ki, Anadolu Kazaskerinin maiyeti ile birlikte çıkageldiği haber verilmez mi?

Vehbi Tülek

İki Cihanda Yüzün Ak Olsun

Vehbi Tülek

Rumeli Fatihi Lala ŞÂhin Paşa

Vehbi Tülek

Benim Milletimin Ocaği Yaniyor

Vehbi Tülek

Bir Ramazan gecesi herkes uykuda iken Yıldız Sarayı yanmaya başladı. O tarihlerde İstanbul'u işgal etmiş bulunan İngiliz donanması itfaiyesi sevk edilerek yangın söndürülmeye çalışlıyordu. Devlet ileri gelenlerinden ve belediye zabıta ve itfaiyesinden hiç kimse geleme mişti. Çünkü saray tamamen İngiliz ablukası altındaydı. Sadece Harbiye Nazırı Şevket Turgut Paşa buraya ulaşmayı başardı. Padişahın Cihannüma köşkünde olduğunu öğrendi ve hemen oraya koştu. Zat-ı Şahane, sırtında gecelik entarisi ve üzerinde pardesüsü olduğu halde köşkün önünde ayakta duruyordu. Telaşlı değildi. Köşkün bekçibaşısı hüngür hüngür ağlıyordu. Hünkar:-Benim milletimin ocağı yanıyor, ben onu düşünüyorum... kendi evim yanmış, ne ehemmiyeti var, dedi.

Özbekler Tekkesi Ve Sultan Ii. Mahmud Han

Vehbi Tülek

Borcun VÂdesi

Vehbi Tülek

Kanuni’nin Merhameti

Vehbi Tülek

Sizi Sultan İlan Edelim

Vehbi Tülek

61 - Damat İbrahim Paşa'nin Kanuni'ye Cevabi

Vehbi Tülek

4 - Bir Şehidimizin Son Mektubu

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman’in Vesikalarla Konuşmasi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ebü’l-hasen Büstî

Ebü'l-Hasen Büsti hazretleri Horasan'da yetişmiş evliyadandır. V. (XI.) yüzyılın başlarında Nişâbur yakınların­daki Büst'te doğdu. 470'te (m. 1077) orada vefat etti. Büsti'nin yazdığı "Der Beyân-ı Hakikat-i Lâ ilahe illallah" adlı risalede "Lâ ila­he illallah" sözünün büyüklüğü şöyle anlatılır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Muhammed Itrîs Hazretleri

Vehbi Tülek

Kâmil ve mükemmil bir veli olan Muhammed Itris, büyük veli İbrâhim Desûki hazretlerinin kardeşidir. On ikinci yüzyılın sonlarıyla on üçüncü yüzyılın başlarında yaşamıştır. Kabri, Kahire'dedir.
Bu mübarek zatın da kıymetli nasihatleri vardır. Buyurdu ki:

Esîrüddin Ceyyânî

Vehbi Tülek

Ebû Muhammed Serahsî

Vehbi Tülek

Ebû Muhammed Serahsi rahmetullahi aleyh, hadis, fıkıh, kırâat ve edebiyat âlimlerindendir. Hadis ilminde "Hâfız" idi. Yani yüz binden çok hadis-i şerifi ezbere biliyordu. 330 (m. 942)'de doğdu. 414 (m. 1023)'de vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Cuma, Müminlerin Bayramıdır

Vehbi Tülek

sana Hakîkî Dost Lâzım Ise...

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli Derviş Hacı

Vehbi Tülek

Resûlullah âşıklarını Üzmemeli

Vehbi Tülek

İnsanı Dalâletten âlimler Kurtarır.

Vehbi Tülek

Akıl, Nimetlerin En Büyüğüdür

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Zamânın sultânı Dördüncü Murâd Hana, tarikat erbâbı kötülenmiş, onların bâzı işlerinin yasaklanması istenmişti. Sultan yalnız böyle söyleyenlerin sözleriyle hareket etmeyip, zamânın tasavvuf ehli âlim ve faziletli kimselere de tarikatla ilgili hususları sorup cevap istemişti. Bunlar arasında İsmâil Ankaravi de vardı. O da üç gün içinde yirmi sayfalık bir risâle yazıp arzetti. Cevaplar, Şeyhülislâm Yahyâ Efendi ve diğer zamânın önde gelen âlimleri tarafın dan incelenip uygun görüldü ve pâdişâh tarafından da kabûl edildi. Böylece onların vesilesi ile tasavvuf ehli, sıkıntıdan kurtuldu. Aziz Mahmûd Hüdâi onun bu cevaplarını beğenip; "Allahü teâlâ, muhâliflere karşı Rusûhi'nin ayağını sağlam ve sâbit eylesin. Onların inat damarlarını kesmekte söz kılıcını keskin eylesin. Muhâlifleri susturmakta mızrağını tesirli eylesin. Zamânımızda tasavvuf ehline karşı olanlarla onun cihâdı olmasaydı, onların eli hak tâliplerine uzanır, zarar verirdi. Doğru yolda olanlarla olmayanları birbirinden ayırmak zor olurdu. Allahü teâlâ onun delillerinin oklarını en doğru hedefe isâbet ettirdi." diye medhetti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kum Ve Kaya

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Sakin Kalyona Binme

Bizi Hatirlayin!

Cünnetü'l-esmâ

Vehbi Tülek

"encümen-i Bîzebân"

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek