Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.555.950

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Uhud Şehidi: Amr Bin Ukeyş

Hâkim Nişâbûrî hazretleri meşhur hadîs âlimidir. Hadîs ilminde hâkim idi. Yani râvîlerinin hâl tercümeleri ile beraber, sekizyüzbinden ziyâde hadîs-i şerîfi ezbere bilirdi. Bu ilimde ve diğer ilimlerde çok kitap yazdı, ilimde, fazilette, Allahü teâlâyı tanımakta ve hafızasının kuvvetliliğinde çok yüksek idi. 321 (m. 933) senesinde Horasan’da Nişâbûr’da doğdu. 405 (m. 1014)’de orada vefât etti. Müstedrek kitabında şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bu Sopayi Baban Verdi

İkinci Murad Han'ın çok sevdiği ve saydığı Molla Yegan hacca gitmişti. Hac dönüşünde Kahire'ye uğradı ve orada tanışıp sohbet ettiği Molla Ahmed Şemseddin Gürani'yi yanına alarak Edirne'ye getirdi. Molla Yegan, İkinci Murad Han'ın huzuruna çıktığında padişah:-Bana gittiğin yerden ne armağan getirdin? Diye sorunca, Molla Yegan:-Hünkarım, size Mısır'dan Molla Gürani'yi getirdim, dedikten sonra onun ilminden ve faziletinden bahsetmesi üzerine İkinci Murad Han, dışarıda beklemekte olan Molla Gürani Hazret lerini huzura çağırıp, kendisiyle bir saat konuştuktan sonra, onun Hadis ve Fıkıh ilmindeki dehasına hayran kaldı ve onu Bursa'daki Bayezid medresesine müderris tayin etti.

Vehbi Tülek

Devlet Yikildiktan Sonra

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

Hediye Baston

Vehbi Tülek

1897 Osmanlı-Yunan harbi zaferle neticelenmişti. Sultan II. Abdülhamid büyük sevinç içndeydi. Harpte yaralananların hepsini İstanbul'a getirtmiş, bunları Gümüşsuyu hastanesi ile yeni yaptırdığı Şişli Etfal hastanesine yerleştirmişti. Hergün hastanelere adam gönderiyor, yaralıların vaziyetini öğreniyordu. Sultan Abdülhamid'in marangozluğa merakı vardı. Yıldız Sarayında bir marangoz atelyesi vardı ve devlet işlerinden yorulduğu zaman dinlenmek için buraya gelir, her biri sanat şaheseri kabul edilen ahşap eşyalar yapardı. Bir sabah yine atelyeye inmişti. Kapıdan girer girmez marangoz Mehmed Usta ile karşılaştı. Hemen ustaya:-Haydi bakalım Mehmed Usta! 150 tane baston ağacı kes...-Ferman efendimizin. Lakin bu kadar baston ağacı ne olacak?-Araştırdım, gazilerimizden 150 kadarının ayaklarından yaralandıklarını öğrendim. Bunlar iyi olsalar da yürümek için bastona muhtaç kalacaklar. Bunlara birer baston yapacağım ve hastaneden çıkıp memleketlerine giderken kendilerine hediye edeceğim.

Kanaat, Ama Neden Sonra?

Vehbi Tülek

Hukuk Her Şeyin Üstündedir

Vehbi Tülek

Ezan Sesleri DevÂm Etsin!

Vehbi Tülek

Ermeni Zulmünün Canli Şahitleri

Vehbi Tülek

Kadem-i Şerif Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Yunan Askeri Hakiminin İtiraflari

Vehbi Tülek

Osmanli'da Ahlak

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İnsanlara Muhâlefet Etmekten Uzak Ol

Sayrafî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Horasan’da Nişâbûr’da doğdu. 969 (H.359) senesinde orada vefât etti. Başta Cüneyd-i Bağdâdî olmak üzere, birçok âlimden ilim öğrenmiş, hadîs-i şerîf dinleyip rivâyet etmiştir. Sayrafî hazretleri buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebü’l-kâsım Bürzûlî

Vehbi Tülek

Ebü'l-Kâsım Bürzûli hazretleri Mâliki fıkıh âlimidir. 740'ta m. (1339) Tunus'ta Kayrevan'da doğ­du. Zamanındaki tanınmış âlimlerden ders aldı. Hac yolcu­luğu sırasında Kahire'ye uğradı. Bir müd­det orada ikamet edip ders okudu ve ders verdi. 841'de (m. 1437) Tunus'ta vefat etti. Bu mübarek zat, bir sohbetinde şöyle buyurdu:

bana Mühlet Ver Ki Bu Malı Dağıtayım!

Vehbi Tülek

Zeyrekzâde Rükneddîn Efendi

Vehbi Tülek

Zeyrekzâde Rükneddin Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. "Zeyrek" ismiyle meşhûr Mehmed Efendi'nin oğludur. 939 (m. 1532)'da Edirne'de vefât etti. Vefatından kısa bir zaman evvel buyurdu ki:

Buhâ­ra Ve­li­le­rin­den Hâ­ce Hamî­düddîn

Vehbi Tülek

Fıkıh âlimlerine Dil Uzatma

Vehbi Tülek

Sizi Ne Güldürdü Yâ Resûlallah?

Vehbi Tülek

Türkiye'nin Ilk Psikiyatrı Dr. Mazhar Osman

Vehbi Tülek

Anadolu Velîlerinden Hüseyin Basretî

Vehbi Tülek

Ahmed Ibn-i Ardûn

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abayi Yakmak

Abayi Yakmak

"Abayı yakmak." Bu tâbir mecâzen, "birine âşık olmak, tutulmak, gönül vermek" gibi mânâlar ihtivâ eder. Dervişler arasında birilerinin aşkının büyüklüğünden bahsedilecekse eskiden, "Ooo! Abası hayli yanıktır!" gibi ifadeler kullanılırmış.Eski tekke mimarimizin kompleksi içinde; bir mescid veya câmi, ortada şadırvanı olan bir avlu ve avluyu çevreleyen derviş hücreleri, büyükçe bir dershâne, mutfak, kiler, ambar v.s. bulunduğu bilinmektedir. Bilhassa kış aylarında dershânenin ocağı harlı ateşle yakılarak dervişânın burada toplanmaları sağlanır, böylece hem iktisat yapılmış, hem de uzun saatler mürşidden istifade ve istifâza etmeleri temin edilirmiş.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

SelÂmetle Gidip Gel

Cennetlik Hanım Isteyen...

Onun Görmediği Yer

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Tüccarin Rüyasi

Ahde Vefa

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Geç Gelen Kurtarıcı

Vehbi Tülek