1001 Osmanlı Hikayesi
• 04.04.2004
Vehbi Tülek
Birinci Ahmed Hanın sultân olduğu zaman, Osmanlı Devleti çok zor şartlar ile karşı karşı ya idi. Devlet batıda Avusturya ve doğuda İran ile harp hâlinde bulunduğu bu sırada; içte celâli adı verilen âsiler yirmişer otuzar bin kişilik gruplar meydana getirmişler, köyleri yakıp yıkmaya, üzerlerine gönderilen orduları bozmaya başlamışlardı. Bu iç gâile, Osmanlı Devletini temelinden sarsacak bir manzara görünümündeydi. Bilhassa İran, bu iç fitneyi körüklüyor ve Osmanlı Devleti içerisindeki hurûfiler de bütün güçleri ile bu fitne hareketlerini destekliyorlardı.Bostan Çelebi hazretleri, Sultan Birinci Ahmed'in tahta geçmesinden sonra büyük ceddi Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi hazretlerinin mânevi işâreti üzerine İstanbul'a geldi. Kadir gecesi olması muhtemel bir gecede Ebû Eyyûb el-Ensâri hazretlerinin kabr-i şerifini ziyâret etti. Aynı gece Sultan Ahmed Han da şöyle bir rüyâ gördü: