Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.430.801

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sakinan Göze Çöp Batar

"Bunlar bir vakit beyler idi, kapıcılar korlar idi, Gel gör şimdi, bilmeyesin bey hangidir ya kulları? Yunus Emre"Onyedinci asır başında yaşamış ülemadan ve Sultan 1. Ahmed'in şeyhülislamlarından Çelebi Müfti ismiyle meşhur, Hocazade Mehmed Efendi, bulaşıcı hastalıklardan çok korkan bir adamdı. Çelebi'nin bulunduğu yerde hastalık ve ölümden katiyyen bahsedilmez, kendisi de hiç kimsenin hasta ziyaretine ve cenazesine asla gitmezdi. Bir gün, evinin hizmetçilerinden biri hastalanıp vefat etti. Efendi hazretleri hiç tereddüt etmeden, konağına bir duvarcı ustası çağırdı. Ustaya, evin hizmetçisinin öldüğü odanın kapısını örmesini söyledi. Usta, kapıya boydan boya duvar ördükten sonra Çelebi, ayrı bir direktif verdi: Şimdi git, bahçe tarafından dolaş ve o odanın duvarını del, naaşı çıkarıp gömsünler. Bu oda da bir daha kullanılmasın. Hikmet-i İlahi, "sakınan göze çöp batar" misali, bütün dikkatine rağmen Hocazade Mehmed Efendi vebaya yakalanarak hayata veda etti

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Mehmed Ve Karabaş Ali Efendi

Vehbi Tülek

Doğum

Vehbi Tülek

47 - Özi Kahramanlari

Vehbi Tülek

Osmanlı İmparatorluğunda Lale Devri adıyla meşhur olan sulh ve sükun devri, 1730 yılında Patrona Halil isyanıyla sona ermiş, tekrar karışıklıklar başlamıştı. Bunu fırsat bilen Rusya, 1733 yılında Avusturya ile ittifak anlaşması yaptı. Anlaşma hükümlerine göre Rus ordusu aniden Osmanlı topraklarına girecek, Avusturya araya girerek, Osmanlı hükûmetini oyalayacak, bu arada onlar da hücuma geçerek iki ateş arasında bırakacaklardı.

Hükümdarlar VilÂyet Zabteder, Bahşetmez!

Vehbi Tülek

Fatihin Hocasi Molla GürÂnî

Vehbi Tülek

13 - Orhan Gazi Ve Nilüfer Hatun

Vehbi Tülek

Geyikli Baba Ve Orhan Gazi

Vehbi Tülek

Yahya Efendi Ve Rum Denizci

Vehbi Tülek

Çocuk Eğitimine DÂir Ferman

Vehbi Tülek

Daha Büyük KerÂmet Mi Olur?

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Dostlarıma Ve Talebelerime Vasiyet Ederim Ki

Abdürrahîm Müeyyedî hazretleri Kânûnî Sultan Süleymân zamânı âlim ve velîlerindendir. Molla Sinân Paşa ve Hocazâde'nin yanında ilim öğrendi. Zâhirî ilimleri iyice öğrendikten sonra tasavvuf yoluna girdi. Büyük velî İskilipli Şeyh Muhyiddîn Efendinin hizmetinde bulundu. Yüksek hâllere ve mânevî makamlara kavuştu. 1537 (H.944) senesinde İstanbul'da vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hüseyin Diyarbekrî

Vehbi Tülek

Kadı Hüseyin Diyarbekri hazretleri Osmanlı fıkıh âlimlerindendir. Diyarbakır'da doğdu. Medrese tahsilini burada yaptıktan sonra Mekke kadılığına tayin edil­di. 990'da (m. 1582) Mekke'de vefat etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şöyle buyurdu:

Kutbeddin Efendi

Vehbi Tülek

İslâm âlimlerini Kötüleyenler

Vehbi Tülek

Ebü'l-Fadl Hılâti hazretleri usûl ve Şafii mezhebi fıkıh âlimidir. Irak'ta dünyaya geldi. Bağdad'da Şihâbüddin Sühreverdi'den ilim öğrendi. Şafii mezhebi fıkıh bilgilerinde ve usûl ilminde âlim oldu. Kâhire'ye gitti. Orada kadı tayin edildi. 675 (m. 1276) yılında Kâhire'de vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Fâtıma-i Nişâbûriyye

Vehbi Tülek

Hadîs âlimi Ali Bin Fudayl

Vehbi Tülek

Abdüssamed Vâ'iz-i Sûfî

Vehbi Tülek

Edirne'den Doğan Güneş Cemâleddîn-i Uşşâkî

Vehbi Tülek

Abdülkâdir-i Geylânî

Vehbi Tülek

Her Namazı Evvel Vaktinde Kılmalıdır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yeterki Kalbi Kirilmasin

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Bir hükümdarın pek çok cariyeleri vardı. İçlerinde pek güzel dilberler bulunmasına rağmen, siyah bir cariyeye daha fazla alaka ve sevgi gösterirdi. Diğerlerinin bunu çekemediğini fark eden padişah, bir gün kendilerine üzeri mücevheratla süsülü birer kristal bardak vermişti. Manevi değeri yanında maddi kıymeti de pek yüksek olan bu bardakları ellerinde tutan cariyeler, hayranlıkla bakarlarken padişah:
- Herkes elindeki bardağı yere vurup kırsın, demişti. Güzel cariyeler hediyelerini sinelerine bastırarak:
- Efendimizin bu kadar değerli bir hediyesini nasıl kırabiliriz! dediler. Siyah cariye ise padişahın emrini, hiç tereddüt etmeden ve vakit kaybetmeden der'akab yerine getirdi. Barfdak yere çarpılmış ve param parça olmuştu. Padişah siyah cariyeye hitaben: - Diğer cariyelerim bu kadar kıymetli bardağı kıramadıkları halde sen neden kırdın? dedi. Siyah cariyenin verdiği cevap ise çok takdire şayandı:
- Bana efendimin kalbi lazım, kadehin ne kıymeti olabilir. Yeterk ki onun kalbi kırılmasın!
Hükümdar, bu cevabın içerisinde diğerlerine gereken dersi vermiş bulunuyordu. Yüzü güze fakat özü çirkin bir kadın, kocasının kalbini kırmaya devam ettikçe, kalbte açtığı yaraya güzellik olamaz

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Adam Olmazsan

Pişman Oldular!

Latif Bir Şikayet

Bize Teveccüh Edin

Garip Karşilanan Bir Adak

Keramete İnanmayan Âlim

Şikayet

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek