Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.505.794

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ Evliyâya Bazı Sırlar Verir!

Muhammed bin Abdülvâhid Bâverdî hazretleri hadîs, tefsîr ve fıkıh âlimidir. 261 (m. 875) yılında Horasan’da Ebyurd’da doğdu. 345 (m. 956) yılında Bağdâd’da vefât etti. Yüz bin hadîs-i şerîfi, râvileriyle birlikte ezbere bilirdi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

GÂzi Hüsrev Bey

Sultan İkinci Bâyezid'in torunu ve Bosna sancakbeyi olan Gazi Hüsrev Bey, sarayda iyi bir eğitim gördü. Dayısı Şehzâde Mehmed, Kefe sancakbeyi olunca, Hüsrev'i de berâberinde götürdü. Şehzâde Mehmed'in elçisi sıfatıyla Moskova'ya gitti. 1521'de Bosna sancakbeyi oldu. Kânûni Sultan Süleymân'ın Belgrad Seferine katıldı ve Zemlin Kalesini fethetti. Belgrad'ın fethinden sonra Macaristan, Hırvatistan, Transilvanya ve Dalmaçya'ya Türk akınları devâm etti. Mohaç Savaşına kadar süren bu akınlara, Sinan ve Bâli beylerle birlikte Gâzi Hüsrev Bey de katıldı.

Vehbi Tülek

Dari Ekmek

Vehbi Tülek

Emirsultan’in Himmeti

Vehbi Tülek

Çehrin Kalesi Ve Mevlana

Vehbi Tülek

Çehrin Kalesi muhâsara edildi. Muhâsaranın başlamasından üç ay geçmesine rağmen bir netice alınamadı. Zaman zaman asker arasında, Sultan Süleymân'ın Kânunnâmesinde; "Yeniçerilerin üç aydan fazla muhâsara üzerinde kalmayacağının" yazılı olduğu konuşulmaya başlandı. Bu sırada bir ikindi vakti sefer kumandanının çadırına bir derviş geldi. Komutan ona çok hürmet etti. Sohbetin sonunda derviş; "Bu gece mânâ âleminde Mevlânâ Celâleddin Rûmi hazretlerinin bütün halifeleri talebeleri ile gelip kalenin hizâsında murâkabe hâli üzere oturduklarını gördüm. İnşâallahü teâlâ yarın ikindi vakti kalenin alınma ihtimâli vardır." dedi ve askerin kaleye gireceği yeri gösterip, oradan ayrıldı. Komutan bu haber üzerine rahatladı. Bu hâdiseyi gören Sâkıb Dede'de bambaşka haller oldu.

Tuğ O Kadar Ucuz Değil

Vehbi Tülek

İngiliz Tüccarlar Fesad Çikariyorlar

Vehbi Tülek

Fatih’in Akincisi Malkoçoğlu BÂlî Bey Bey

Vehbi Tülek

Bir KurÂn-i Kerim, Bir SelÂm-i Şahane Ve Hilafetin Gücü

Vehbi Tülek

Kanuni’nin Merhameti

Vehbi Tülek

Bizim Maksadimiz

Vehbi Tülek

2 - Şanli "yanya" Müdafaasi Ve Şehid Cavit Paşa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Alî Bin Abdullah Semhûdî

"Yâ Rabbi! Resûlünü vesile edenlerin tevbesini kabûl edeceğine söz verdin. Ben de, yüce Peygamberinin huzûrunda senden af diliyorum."

Ali bin Abdullah Semhûdi hazretleri, 844 [m. 1440] senesinde Mısır'da dünyaya geldi; 911 [m. 1506]'de Medine'de vefât etti. Çok kitâp yazdı. "Hülâsa-tül-vefâ" kitâbında buyuruyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâya Şikâyeti Terk Et

Vehbi Tülek

Ali bin Hind el-Fârisi hazretleri Fars'da (İran) yetişen âlim ve velilerin büyüklerindendir. Dördüncü hicri asrın ilk yarısında yaşadı. Cüneyd-i Bağdadi gibi büyük âlimler ile görüşüp sohbetlerinde bulundu ve kendilerinden feyz aldı. Evliyâlık yolunda çok yüksek makamlara kavuştu. Kerâmet sahibi bir zât idi.

Zekât Vermeyen, Temiz Malını Kirletmiş Olur

Vehbi Tülek

Günahkârlar, Dâima Korku Içindedirler!

Vehbi Tülek

İbnü'l-Hazza hazretleri Mâliki fıkıh âlimidir. 347'de (m. 958) Endülüs'te (İspanya) Kurtuba'da (Cordoba) doğdu. Burada medrese tahsilini tamamladıktan sonra İşbiliye (Sevilla), Belensiye (Valencia), Beccâne (Pechina) Tutile (Tudela) ve Sarakusta'da (Saragossa) kadılık yaptı.. 416'da (m. 1025) Sarakusta'da vefat etti. Bu mübarek zat buyurdu ki:

Abdullah Bin Mübârek

Vehbi Tülek

Akıl, Iyiyi Kötüden Ayıran Bir Kuvvettir

Vehbi Tülek

Ebû Osman Yuneynî

Vehbi Tülek

Mâlikî Fıkıh âlimi Abdullah Menûfîmâlikî Fıkıh âlimi Abdullah Menûfî

Vehbi Tülek

Nefsin Hîle Ve Tuzaklarına Karşı Çok Uyanık Olmalı

Vehbi Tülek

Dünyâ Ve âhiretin Hayrı Ilimledir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek

Fani Dünya

Bana Delil Getir

"encümen-i Bîzebân"

Hizir Ve Gelin

Firkateyne Bininiz

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek