Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.431.233

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Denize Düşen Yilana Sarilir

Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın isyanı büyüyünce Sultan II. Mahmud çaresiz kaldı. Hatta Mehmed Ali Paşa ordusu Kütahya yakınlarına kadar ilerledi. II. Mahmud Han, İngiliz ve Fransızlardan ardım istedi ise de onlar bunu "Baba-oğul arasındaki mesele" addede rek yardım etmediler. Başka yapacak şeyi kalmayan Sultan II. Mahmud bu sefer Ruslardan yardım istedi. Öteden beri Anadolu'da gözü olan Rus Çarı, bu isteği memnuniyetle kabul etti.

Ruslardan yardım istenmesine tepki gösteren vezirlere, Usltan Mahmud:"Ne yapalım, denize düşen, yılana sarılır" diye cevap verdi.

Vehbi Tülek

Baba Yusuf Sivrihisari Ve Ii. Bayezid Han

Vehbi Tülek

O Kendini Tanitti

Vehbi Tülek

Hiddet Değil Gayret

Vehbi Tülek

Fatih ve II. Bayezid Han devirlerinde kazaskerlik de yapan Ali Fenari Efendi, insaflılığı ve yumuşak huyluluğu ile de tanınmıştı. Bir gün medresede ders verdiği sırada, talebelerden biri hocasının sözlerine karşı laubali bir tarzda itiraza kalkışır. Müderris ona cevap vermez, şöyle gazaplı bir şekilde kaşlarını çatmakla yetinir ve yine dersine devam eder. Dersin sonunda talebeyi çağırıp bu tutumundan dolayı takdir etmekle birlikte dersin adabını hatırlatır ve sorduğu suali de cevaplandırır. Talebe büyük bir mahcubiyetle ocasından özür diler ve bu arada:

"Bu hareketimin cezası olarak ya izin veriniz başka bir müderrisin hizmetine gireyim, yahıt da bundan sonra böyle siz ders verdiğiniz sırada artık hiç ağzımı dilimi açmayayım" der. Mevlana Fenari:

"Benim sana karşı muamelem bir hiddet neticesi değil, gayret arzusu idi. Maamafih şimdiden sonra hatırına gelen sual ve itirazı hiç tereddüd ve tekellüf etmeden söyle, asla gücenmedim" cevabını verir.

Kayiğa Karşi Araba

Vehbi Tülek

Din Adamlarindan Devlete Zarar Gelmez

Vehbi Tülek

Tuzlu Kahve

Vehbi Tülek

İstanbul’da Üç Gece

Vehbi Tülek

Viyana MuhÂsarasi Ve Murad Giray HÂn’in İhÂneti

Vehbi Tülek

Ata Efendi’nin Vatan Aşki

Vehbi Tülek

Elçi Hazretleri Merak Etmesinler

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

En Ağır Hastalık, Cimrilik Hastalığıdır

Cüneyd Kâyinî hazretleri hadîs, tasavvuf ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimidir. 462 (m. 1069) yılında Nişâbûr’da Kâyin köyünde doğdu. Küçük yaşta ilim tahsiline başlayan Ebü’l-Kâsım  birçok kimseden ilim öğrendi. İsfehân, Nişâbûr, Merv ve Herat’a gitti. Herat’a yerleşerek talebe yetiştirdi.  547 (m. 1152) yılında Herat’ta vefât, etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâyı Hatırla Kurtulanlardan Ol

Vehbi Tülek

Abdürrahmân Firkâh hazretleri siyer ve Şafii mezhebi fıkıh âlimidir. İmâm-ı Nevevi'nin büyük kardeşi idi. 624 (m. 1227)'de Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. 690 (m. 1291)'de Bâderiyye'de vefât etti. Siyer kitabında, İmam-ı Şâfii hazretlerinin faziletlerini anlatırken buyuruyor ki:

Kendi Görüşüne Göre Tefsir Yapanlar

Vehbi Tülek

Yazıklar Olsun Sana Ey Nefsim

Vehbi Tülek

Ebül-Meâli Ebrekûhi hazretleri Tasavvuf büyüklerindendir. 615 (m. 1218)'de İran'da Şirâz'da doğdu. 701 (m. 1302)'de Mekke-i mükerremede vefât etti. Nefsini şöyle hesaba çekerdi:

Önce Nefsi Bilmek Gerekir

Vehbi Tülek

İnsanların En Mesudu Kimdir

Vehbi Tülek

Büyüklerin Çocuklara Selâm Vermesi Câizdir

Vehbi Tülek

Mekke âlimlerinden Vüheyb Bin Verd

Vehbi Tülek

İlminin Faydasını Görmeyen âlimler

Vehbi Tülek

Cennet Ve Cehennem Ehlinin Alâmeti Vardır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allah Haramdan Kaçani Korur

Allah Haramdan Kaçani Korur

Timur Han'dan sonra yerine geçen oğullarından Şahruh, babası gibi alimlerle oturup kalkmaktan zevk alırdı. Şahruh'un çevresindeki ulemadan biri de Nimetullah Efendi idi. Aynı zamanda evliyadan olan Nimetullah Efendi'nin dilinden düşürmediği bir söz vardı: "Allah haramdan kaçanı korur" (Yani kişi haramdan kaçarsa Allah ona haram yedirmez, nasip etmez, demek istiyordu.) Bu sözü sık sık tekrar eder, bununla biraz da hükümdar ve adamlarını uyarmak amacı güderdi. Şahruh da bunun her zaman mümkün olmayacağını, insanın bazen bilmeden de harama el uzatabileceğini ileri sürerdi. Şahruh bir gün sarayında özellikle Nimetullah Efendi'yi ağırlamak üzere bir ziyafet düzenledi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Vehbi Tülek

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Minareden Okunan Şiir

Allah'ın Emaneti

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Karşılık Beklemiyorum

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Ahde Vefa

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek