Büyük mutasavvıf Necmeddîn-i Kübrâ

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 03 Ocak 2007

Orta Türkistan’da, Aral Gölü civarındaki Harezm bölgesinde 1145’te doğan Necmeddîn-i Kübrâ, doğduğu bölgedeki eğitiminden sonra, önce Mısır, daha sonra da Tebriz ve Nişabur’da hadis, fıkıh, tefsir ilimlerini tahsil etti. Tebriz’de iken tamamen tasavvufa yöneldi ve nihayet doğduğu topraklarda irşad ile görevlendirilerek Harezm’de irşad ve tebliğe başladı. Çok talebe yetiştirdi...

Devamını oku...

Şâfiî fıkıh âlimi Ahmed Aysâvî

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 02 Ocak 2007

Ahmed Aysâvî 1534 (H.941)’de Şam’da doğdu. Aslen Şam’a bağlı olan Aysâ nâhiyesindendir. Buraya nisbetle “Aysâvî” denilmiş ve bu isimle meşhûr olmuştur. Babası Aysâ’dan gelip, Şam’da yerleşmiş idi...
Aysâvî hazretleri, Şam’daki meşhûr Emeviyye Câmii’nde imâmlık, Câmi-i Muallak diye tanınan Cedîd Câmii’nde ve Dımeşk’ın hâricinde bulunan Kabr-i Âtike mahallesindeki Tevrîziyye Câmii’nde hatîblik yaptı. Ömeriyye, Azîziyye, Zâhiriyye, Şâmiyye, Berrâniyye gibi medreselerde ders okuttu. Emeviyye ve Sultan Süleymân Câmii’lerinde vaaz verdi. İlim öğrenmek ve öğretmek maksadıyla çeşitli yerlere seferler yaptı..

Devamını oku...

Mübarek bir torun Hâce Hasan Attâr

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 01 Ocak 2007

Büyük velî Hâce Hasan Attâr’ın anne tarafından dedesi, Şâh-ı Nakşibend Behâeddîn-i Buhârî hazretleridir. Dedesi Şâh-ı Nakşibend hazretleri küçük Hasan’ı çok severdi. Bir gün Hasan Attâr, çocuklarla birlikte oynarken, dedesi Behâeddîn-i Buhârî oradan geçiyordu. Hasan Attâr bir buzağıya binmeye çalışıyor, diğer çocuklar da onun etrâfında koşup, böylece eğlenmekteydiler. Behâeddîn-i Buhârî hazretleri durup küçük Hasan’a teveccüh etti ve; “Yakın bir zamanda, bu çocuk bir bineğe biner, şevketli hükümdarlar, atının üzengisini tutarak yanında yürür” buyurdu...

Devamını oku...

“Dokuzuncu 0mam” Muhammed Cevâd Takî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 31 Aralık 2006

Muhammed Cevâd Takî hazretleri, Resûlullah efendimizin torunu olup, hazret-i Ali ile hazret-i Fâtıma’nın (radıyallahü anhümâ) evlâdlarındandır. Hazret-i Hüseyin’in torunlarından olduğu için “Seyyid”dir... Muhammed Cevâd daha küçük yaşta, büyük ve derin bir âlim olmuştur. İmâmlığı on altı sene iki ay on dört gündür. Halîfe Me’mûn, kızı Ümmü Fadl’ı Muhammed Cevâd ile evlendirmiş, Medîne’ye göndermiştir. Ali Nakî ve Mûsâ isminde iki oğlu, Fâtıma ve Emmâme isminde iki de kızı vardı...

Devamını oku...

Büyük mütefekkir Seyyid Ahmed Arvasi

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 30 Aralık 2006

Seyyid Ahmed Arvasi, son devrin milliyetçi yazar ve mütefekkir, yani fikir adamlarındandır. 1932 yılında dünyaya geldi. Babası Gümrük Müdürlüğü’nden emekli Seyyid Abdülhakim Efendi, annesi Cevahir Hanım’dır. Ailece Van’ın Müküs (Bahçesaray) kasabasına bağlı Arvas (Doğanyayla) köyündendir. Arvasî Hoca, çeşitli eğitim enstitülerinde öğretmenlik yaptı... Derin fikir çileleri çeken Arvasi Hoca’nın anlatacak çok şeyi vardır dağarcığında ve onları temiz Anadolu gençliğine aktarmak için çırpınır yıllarca...

Devamını oku...

Özdemirğlu Osman Paşa

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 29 Aralık 2006

1527’de dünyaya gelen Özdemiroğlu, yaşı yirmiye gelmeden Mısır Sancak Beyleri sırasına geçmiş ve 1561’de de Mısır Emirhaclığına tayin edilmiştir. Daha sonra Habeş Beylerbeyi olup 1569’da Yemen eyâletinin Yemen ve Sana diye ikiye ayrılması üzerine Osman Paşa, Sana Beylerbeyi olmuştur. Bu sırada Zeydî imamlarından Topal Mutahhar’ın isyan ederek Yemen Beylerbeyi Murad Paşa’yı katletmesi üzerine her iki eyalet birleştirilerek Osman Paşa’ya verilmiştir...

Devamını oku...

Hadîs hâfızlarından Abdullah-i Dârimî

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 28 Aralık 2006

Abdullah-i Dârimî hazretleri, Hicaz, Şam, Mısır, Irak, Horasan’da büyük âlimlerden hadîs-i şerîf dinlemiştir. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîfler, Sâhîh-i Müslim, Sünen-i Ebî Dâvûd ve Tirmizî’de mevcuttur...
“Müsned-i Dârimî”, “el-Câmi-üs-sahîh” (buna Sünen-i Dârimî de denir) ve “Sülâsiyyât” o mübarek zatın eserleridir...
Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden ba’zıları:
“Ümmetimin helaki, kötü âlim ve câhil âbiddendir. Kötü âlimler insanların en kötüsü, iyi âlimler de insanların en iyisidir.”

Devamını oku...

Muhammed bin Mensur Sem’ânî

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 27 Aralık 2006

Muhammed bin Mensur Sem’ânî, Irak’ta yaşamış olan Şafii mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 1073 (H.466) senesinde dünyaya geldi ve 1116 (H.510) senesinde vefat etti. Bilhassa Bağdad’da birçok âlimden ders aldı. Fıkıh, hadis ve edebiyat sahalarında söz sahibi oldu. Çok güzel yazı yazar ve şiirler söylerdi. Edebi ilimleri öğrendikten sonra fıkıh ve hadis üzerine çalıştı. Vaaz verirken o kadar fasih ve beliğ konuşurdu ki, dinleyenler hayran kalır, kimse itiraz edemezdi.

Devamını oku...

Kureyşli bir hanım ve Ahmed bin Ebü’l-Havârî

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 26 Aralık 2006

Şam’ın meşhur âlimlerinden Ahmed bin Ebü’l-Havârî, 780 (H.164)’de doğdu. Şam’da yaşadı. 844 (H.230) senesinde vefât etti. Otuz sene ilim tahsili yaptı. Ebû Süleymân Dârânî’nin talebesidir. Süfyân bin Uyeyne, Mervân bin Muâviye gibi zamânının âlimlerinin sohbetlerinde bulundu. Her birinden ilim ve edeb öğrendi. Ayrıca devrinin meşhûr âlimi ve Hanbelî mezhebinin imâmı Ahmed bin Hanbel ile görüşüp, sohbet etti.

Devamını oku...

Merzifonlu Kara Mustafa Paşa

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 25 Aralık 2006

Kara Mustafa Paşa, on yedinci yüzyıl Osmanlı sadrâzamlarındandır. 1634’te Merzifon yakınlarındaki Marince köyünde doğdu. Sultan Dördüncü Murâd Hanın Bağdat’ı fethinde (1639) şehid olan süvâri subaylarından Oruç Beyin oğludur. Dört yaşında yetim kalan Kara Mustafa, babasının dostu olan Köprülü Mehmed Paşanın himâyesinde ve kendisiyle yaşıt Fâzıl Ahmed (Paşa) ile berâber büyüdü. İyi bir tahsîl görüp, kıymetli bir asker olarak yetişti. Köprülü Mehmed Paşaya damat oldu.

Devamını oku...