Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.547.527

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dilini Tutan Kimseye Cennet Kapıları Açılır

Hilâl bin Muhammed Haffâr hazretleri hadîs âlimidir. İran asıllı olup, 322 (m. 934) yılında Bağdad’da doğdu. 414 (m. 1023) yılında aynı yerde vefât etti. Zamanındaki birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bağdad’da, yıllarca hadîs ilminde en sağlam âlim, müsned kabul edildi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İpek Tüccarlari

Bir gün Yavuz Sultan Selim Edirne'ye giderken, onu uğurlayan kafile arasında Şeyhül islam Ali Cemali Efendi de vardı. Dönüşte 400 kişi lik bir grup insanın elleri bağlı olduğu halde bir yere götürüldüğünü gördü. Nereye götürüldüğünü sorunca bunların, yasağa rağmen ipek satın aldıkları, bu sebeple de idama mahkum edilen tüccarlar olduğunu öğrendi. Hemen geri dönerek Edirne'ye gitmekte olan padişahın arkasından yetişti ve:"Bu 400 kişinin katli helal değildir, mes'ul olursun, katlettirme!"Yavuz kızgın bir halde:"Halkın üçte birinin intizamı için, icabında üçte ikisinin katli caiz iken, üç beş kişi için neden mes'ul olurum?""Sultanım, bunların suçu halkın nizamını bozar mahiyette değildir.""Ya benim emrime muhalefet halkın nizamını bozmaz mı?""Sultanım, ipek tüccarlarının bunlara ipek vermesisizin rızanıza alamettir ve dahi Ümmet-i Muhammed'in erkeklerine haram olan ipek, kadınlarına helaldir."Zembilli Ali Efendi'nin bu sözleri, çok kızgın olan Yavuz'un öfkesini dindirdi ve bu söze hak vererek o 400 kişinin serbest bırakılması emrini verdi.

Vehbi Tülek

Her Kim Bu Taşi Kaldirirsa

Vehbi Tülek

53 - Osmanli Esnaf Ahlaki

Vehbi Tülek

Padişah Memlekete Hainlik Etmez

Vehbi Tülek

Sultan Abdülhamid Han'ın son senesinde İttihad ve Terakki Partisi iktidarı ele geçirince, halkı padişah aleyhine çevirmek ve kendi partilerine üye yapmak için çalışmalara başladılar. Bunlardan Dr. Nazım, Aydın'a giderek, tütün tüccarı sıfatıyla beldenin ileri gelenleriyle görüşü yordu. Bu arada meşhur efelerden Çakıcı Mehmed Efe'nin yanına da gitti. Sohbet esnasında Efe'ye:"Sultan Abdülhamid devlete hainlik ediyor. Bilhassa ortalığı hafiyelerle doldurdu. Bunla rın hemen dağıtılması lazım" demesi üzerine Efe, Nazım Bey'e dönerek:"Padişah memlekete hainlik etmez. Hafiye işine gelince, ben bir eşkıyayım. Dağda geze bilmem için jandarmaalrın hareketlerinden haberdar olmam lazım. Bu köylerde benim yirmi den fazla hafiyem var. Eğer onlar olmasa ve bana zamanında haber iletmeseler, bir gün bile bu dağlarda dolaşamam. Benim gibi bir eşkıyanın hafiyeye ihtiyacı oluyor da bu devletin padişahının niçin olmasın. Onun da hafiyeleri olmasa, bir gün bile bu devlet ayakta kalamaz. Bana böyle münasebetsiz laflar etmeyin ve derhal burayı terkedin" diyerek Nazım Bey'i kovdu

Kanli Zarf

Vehbi Tülek

Sultan Ahmed Ve Bostan Çelebi

Vehbi Tülek

Aşçi Yahya Baba Ve Sultan Ii. Bayezid

Vehbi Tülek

Bu Fakir Cellad Olmak İçin Gelmedik

Vehbi Tülek

Yakişani Yapmak

Vehbi Tülek

Yoğurtlarimiz Bile Var

Vehbi Tülek

Doğum

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hasen Irâkî

Evliyânın büyüklerindendir. Doğum târihi bilinmeyen Hasen Irâki, 930 (m. 1523) senesinde, aşağı Mısır'da Kevm denilen yerde vefât edip, Bâb-üş-Şa'riyye'nin dışına defnedildi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Taylesanizade Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Taylesanizade Abdullah Efendi, Osmanlı kadılarındandır. İstanbul'da doğdu. Rumeli'de çeşitli vilayetlerde kadılık yaptıktan sonra 1790'da emekli oldu. Bundan kısa bir zaman sonra İstanbul'da vefat etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Bakalım Allahü Teâlâ Ne Gösterecek Bize

Vehbi Tülek

Eshab-ı Kiramın Hepsi Müctehid Idi

Vehbi Tülek

Muhibbüddin Ahmed ibn-i Nasrullâh hazretleri, Hanbeli fıkıh âlimidir. 765 (m. 1364)'de Bağdat'ta doğdu. İlk tahsilini, Bağdat'ın önde gelen âlimlerinin yanında ta­mamladı. Sonra Kahire'de büyük âlimlerden ilim tahsil ederek Hanbeli kâdılkudâtlığına tayin edildi. 844 (m. 1440)'da Kahire'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Muvaffak Harezmî

Vehbi Tülek

Kemâleddîn Demîrî

Vehbi Tülek

Zafer Ve Yardım, Ancak Allahü Teâlâdandır

Vehbi Tülek

Said Bin Mensur

Vehbi Tülek

Bir Garip Derviş Hacı Mesud

Vehbi Tülek

Cemâleddîn Es'ad Nişâbûrî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Delik Kova

Delik Kova

Mesnevi'de şöyle bir hikaye anlatılır:Bir zamanlar efendisinin evine her gün nehirden su taşıyan bir köle vardı. Köle boynunda taşıdığı bir sopanın iki ucuna birer kova asar, bu kovaları nehirden aldığı su ile doldurur ve eve getirirdi. Ancak kovalardan birisi birkaç yerinden delinmiş eski bir kovaydı. Dolayısıyla, nehirde ağzına kadar doldurulan suyun ancak yarısını tutabilirdi eve kadar. Diğeri ise yepyeni ve sağlam bir kovaydı. Suyu hiç sızdırmadan taşırdı. Tam iki yıl bu böylece devam etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek

Cünnetü'l-esmâ

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Yuhçu Baba

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Vehbi Tülek