Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.454.837

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Hazar Kanali Projesi

1569'da Rusya'nın Hazar kıyılarındaki ilerlemelerinin önünü almak, Astırhan'ı kurtarmak ayrıca İran üzerine yapılacak seferlerde Hazar Denizi vâsıtasıyla askere kısa zamanda zahire ve harp malzemesi yetiştirebilmeyi sağlamak gâyesiyle Volga Nehri ile Don Nehirlerinin birbirlerine çok yaklaştıkları bir noktada kanal açma teşebbüsüne girişildi. Ancak kış mevsiminin gelmesi üzerine çalışmalar tamamlanamadı. Ertesi yıl da İran ile Rusya'nın Kırım Hânını kandırmaları yüzünden, tekrar işbaşı yapılamadığından bu büyük teşebbüs gerçekleştirilemedi.Kıbrıs'ın fethinden sonra Kırım Hanına bir miktar asker ve top gönderen Selim Han, 1569'da Astırahan Seferi başarısızlığını telâfi etmek ve daha fazla genişlememeleri için gözdağı vermek üzere Rusya içlerine bir sefer düzenlenmesini emretti. Nitekim 1571 baha rında harekete geçen Devlet Giray Han, 120.000 kişilik süvâriden meydana gelen ordusu ile Rusya üzerine yürüdü. Çok sür'atli hareket eden Devlet Giray, yaptığı muhârebe lerde Rus ordularını on binlerce zâyiât verdirerek dağıttı ve Moskova'ya girdi. 150.000 esirle Kırım'a dönen Devlet Giray Han, bu zaferi üzerine Taht-alan lakabıyla anıldı. Ertesi yıl tekrar sefere çıkan Devlet Giray Han, Oka Nehrine kadar uzandı. Bu başarıları üzerine İkinci Selim Han, murassâ kılıcı, hil'at ve nâme-i hümâyûn göndererek Devlet Giray'ı tebrik etti. Çar, Osmanlı Devletine bağlı Kırım Hanlığıyla, yılda 60.000 altın vergi vermeyi kabûl ederek barış yaptı.

Vehbi Tülek

Macar Subayinin Kizi

Vehbi Tülek

Çehrin Kalesi Ve Mevlana

Vehbi Tülek

Ii. Mahmud HÂn’in Asilerin Elinden Kurtulmasi

Vehbi Tülek

28 Temmuz 1808 günü, Topkapı Sarayı, tarihinin en acı olaylarından birini yaşadı. Harem dâiresini basan 20 kadar azılı serseri, tekrar tahta çıkarılacağı anlaşılan III. Selim Hân'ı şehit etmiş, sonra da Şehzâde Mahmud'un peşine düşmüşlerdi. Onu da katledeceklerdi. Câniler, 23 yaşındaki şehzâdenin yanına vardıklarında, karşılarına III. Selim Hân'ın iki sâdık adamı dikildi: Anber Ağa ve Hafız İsa Ağa... Bunlar, kılıçlarını çekmiş, saldırganları durdurma ya çalışıyorlar dı. Ancak, durum ümitsiz ve vahimdi. Çok geçmeden hem kendilerinin hem Şehzâde Mahmud'un ecel şerbetini içmesi kaçınılmaz gibi görünüyordu. O sırada, hiç akla gelmeyecek bir imdat yetişti. Harem gediklilerinden Cevri Kalfa, sevgili şehzâdesinin elden gitmekte olduğunu görünce, hamam külhanından bir tas sıcak kül alıp koşturmuş, saldırganların yüzüne serpivermişti. Adamlar yanan gözlerini silip toparlanmaya çalışırken, o yeniden kül serpiyor du. Bu müdâhale, Anber ve İsa Ağalara yeterli zamanı kazandırdı. Şehzâde Mahmud'u hemen dama çıkardılar, oradan da aşağıdaki arkadaşlarının uzattığı merdivenle yere indirmeyi başardılar. Ertesi gün, genç şehzâde, 30. Osmanlı pâdişahı olarak tahta oturdu. Sultan II. Mahmud Hân, hayatını kurtaran bu kahraman kadını Hazinedar Ustalığı görevine getirdi, ona Çamlıca'da, içinde yeni köşküyle beraber geniş bir arazi bağışladı. Cevri Kalfa ise, zenginleşince kendini hayır işlerine vererek Divanyolu'nda büyük bir Sıbyan Mektebi ve bir çeşme yaptırıp, Üsküdar ve Eyüp'te vakıflar kurmuştur.

Ii. Abdülhamid Han’in İslamiyete Saldiran Piyesi Fransa’da Yasaklatmasi

Vehbi Tülek

Git HünkÂrdan Ferman Getir...

Vehbi Tülek

Edirne’yi Müslümanlara Tekrar İhsan Edecek

Vehbi Tülek

11 - Silistre Müdafaasi

Vehbi Tülek

Hiddet Değil Gayret

Vehbi Tülek

Cağaloğlu SinÂn Paşa (çağalazâde)

Vehbi Tülek

Fatih’in Akincisi Malkoçoğlu BÂlî Bey Bey

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bu Pişmanlık Ona Fayda Vermez

Hasan Zarîfî Efendi Osmanlı âlim ve velîlerindendir. 1477 (H.882) senesinde Rumeli’de Serez şehrinde doğdu. Tahsîlini İstanbul’da yaptı. Osmanlı âlimlerinin en büyüklerinden olan Kemâlpaşazâde’nin talebesi olmakla şereflendi. Sonra Halvetî büyüklerinden Zeynüddîn-i Hâfî hazretlerinin yolunu devâm ettiren Pîr İbrâhim Gülşenî’nin sohbetlerine kavuştu. İcâzet alıp Bursa’ya gönderildi. Sonra İstanbul’a gelerek Kumkapı yakınında, kiliseden dönme bir mahalle mescidi edinip orada hizmete başladı. Sonra burası bir zelzele sonucu yıkılınca, Maktul İbrâhim Paşanın hanımı Muhsine Hâtun yeniden bir câmi ve dergâh yaptırıp Hasan Efendinin hizmetine verdi. Oraya hizmetliler tâyin etti. Zarîfî Efendi burada sohbetleriyle çok talebe yetiştirdi. 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hafız Ve Fakih İbn-i Receb

Vehbi Tülek

İbn-i Receb hazretleri, Suriye'de yaşamış olan hadis ve fıkıh âlimlerindendir. "Abdurrahman bin Receb es Selami, el-Bağdadi" ve "Dimeşk'li, Ebul Ferec, Zeynüddin, İbni Recebi Hanbeli" diye meşhurdur. 1336 (H.736) senesinde Bağdad'da dünyaya geldi. Küçük yaşta ailesi ile birlikte Şam'a göç ettiler. Burada tahsiline başlayan İbn-i Receb, daha sonra birçok âlimin dersine devam ederek hadis-i şerif öğrendi ve rivayet etti.

Fakirin Borcunu Sil Ve Bir Şey Isteme

Vehbi Tülek

Sahâbe-i Kiramın Hepsi Müctehid Idi

Vehbi Tülek

Fenârizâde Mehmed Efendi Osmanlı âlimlerindendir. İlk Şeyhülislam Molla Fenâri hazretlerinin torunudur. 877 (m. 1472)'de İstanbul'da doğdu. Zamanın meşhur âlimlerinden ilim tahsil etti ve talebe yetiştirdi. 929 (m. 1523)'de vefat etti ve Bursa'ya nakledilip, dedesi Molla Fenâri'nin kabri yanına defnedildi. Buyurdu ki:

Üsküplü Lütfullah Efendi

Vehbi Tülek

Tebâreke Sûresini Okumadan Yatma

Vehbi Tülek

Anadolu Velîlerinden Fethullah Verkânisî

Vehbi Tülek

Muhammed Aleyhisselam

Vehbi Tülek

“reis-ül-kurrâ” İmâm-ı Âsım

Vehbi Tülek

“çırağ-ı Dehli” Nasîruddîn Mahmud

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yuhçu Baba

Yuhçu Baba

Asırlar önce ak sakallı, nurani simalı bir adam varmış. Zühd ve takvâ sahibi olan bu zat, kendi hâlinde sâkin bir hayat yaşarmış. Halkın sevip saydığı bu muhterem zâtın ilginç bir âdeti varmış. Kendisine ölüm haberi verildiğinde, hemen çoğunlukla:Yuh olsun, dermiş. Halk bunun sebebini bir türlü anlayamaz, bu muhterem kişinin bazı kimselerin ölümünden sonra, "Yuh olsun" demesinin sırrını bir türlü çözemezmiş. Ama hiç kimse, bununla ne demek istediğini sormaya cesaret edemezmiş. Mutlaka bir hikmeti olduğu nu düşünürler, böyle faziletli bir ihtiyarın mânâsız bir davranış yapmayacağına inanırlarmış.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Allah Nasil Misafir Edilir?

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Fani Dünya

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Hayat Kurtaran Yalan

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

SelÂmetle Gidip Gel

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek