Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.214.949

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Zekâtı Zenginlerden Al Müslüman Fakirlere Ver

Osman bin Saîd Dânî hazretleri Tefsîr, kırâat, hadîs, nahiv ve Arabî ilimler ve Mâlikî fıkıh âlimdir. 371 (m. 981) yılında Endülüs’te (İspanya) Dâniye’de (Denia) doğdu. Kendi memleketinde ilim tahsiline başladı. Tunus ve Mısır’a gitti. Mekke’ye gidip haccetti. Endülüs’e geri döndü. Sarakosta’da (Saragosa) ve Kurtuba’ya (Cordoba) gitti. Oradan da ayrılıp Dâniye’ye yerleşti. 444 (m. 1052) yılında Dâniye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İnanilmaz Arttirma

Sultan IV. Murad Hân, kızını Melek Ahmed Paşa'yla evlendirir. Sultan hanım ve eşi Melek Ahmed Paşa; Boğaziçi'nde Kuzguncuk'ta otururlar. Her yıl tekrarladıkları bir âdetleri vardı. Konaklarındaki fazla eşyâyı, her Ramazan kendi kapu halkına haraç-mezad satmak!... Bu garip mezad'ın iştirakçileri de pek sevinirlerdi. Aldıkları eşyaya karşı vereceklerini, seve seve edâyâ çalışırlardı. Belli günde, münâdi mezadçı bağırır:-Bir altın sahan!... Haydi bir kapaklı, altın sahan..Yok mu tâlibi?-Kaça?...Kaça?...-Bir yetim okutmaya. Hadi bir yetim okutmak isteyen yok mu? İki yetim... Üç yetim... Arttırma başlar. En fazla tâlibine "Altın sahan" verilirdi. Münâdi, "Murassa" mücevherli bir kılıç gösterir. Gözler kamaşır. Böyle böyle yetimler okutulur, dullar korunur, garibler gözetilir; Yasinler, Hatimler indirilir... Dünya ve Âhıret seâdeti yaşanılırdı.

Vehbi Tülek

Akşemseddin Ve Fatih Sultan Mehmed

Vehbi Tülek

Bayezîd Han Ve “yiğitbaşı”...

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Örnek Şahsiyeti

Vehbi Tülek

Şahsiyeti nesillere örnek mâhiyette olan Orhan Gâzi, halim selim olup, son derece merhametliydi. Kolay kızmaz, kızınca da belli etmezdi. Askerlerini ve tebeasını kendisinden fazla korurdu. Muhârebelerde zâyiât durumuna dikkat ederdi. Zâyiâta sebep olacak yerlerin fethini kuşatmayla kolaylaştırıp, teslimini beklerdi. Çok âdildi. Dini bütün bir Müslüman olup, ülkede İslâm hukûkunu tereddütsüz tatbik ettirirdi. Orhan Gâzinin İslâm ahlâkına hayrân olup adâletine gıbta eden Hıristiyanlar, kendi soyundan ve dininden hânedânların yerine, Osmanlı idâresini tercih ederlerdi. İyi bir teşkilâtçı, cesur bir kumandan olduğu gibi mükemmel bir idâreciydi. İlme, âlimlere ve gönül sultanı mânevi şahsiyetlere hürmetkârdı. Âlimlerin sohbetinde bulunup, onlarla istişâre ederdi. Îmâr ve iskân siyâsetine önem verip, devrinde fethedilen beldelere Türk-İslâm nüfûsu yerleştirirdi. Osmanlı ülkesinin nüfûzunu arttırıp, devleti müesseseleştirdi.

Sultan I. Murad Hanin Oğullarinin Sünnet Düğünü

Vehbi Tülek

PiyÂle Paşa Ve Malta Seferi

Vehbi Tülek

İzmir Valisi Çengeloğlu Tahir Paşa

Vehbi Tülek

Tuzlu Kahve

Vehbi Tülek

Astaze

Vehbi Tülek

54 - Taziya Muska

Vehbi Tülek

98 - Sultan Ii. Osman Ve Hotin Kalesinin Fethi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kalb Katılığının Ilacı!..

Ahmed Diyobendi hazretleri, Hindistan'da yetişen velilerdendir. Doğum ve vefât târihleri belli değildir. Sehârenpûr'a yakın Diyobend şehrinde doğdu. Serhend şehrine giderek İmâm-ı Rabbâni hazretlerine talebe oldu. İhlâsı sebebiyle İmâm-ı Rabbâni'nin iltifat ve merhametine kavuştu...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cennet Karşılığı Satılan Bostan!..

Vehbi Tülek

Câmiu Kerâmâti'l-Evliya kitabında şöyle bir hadise anlatılır: Seyyid Ahmed Rıfai Hazretleri'nin önde gelen arkadaşlarından Şeyh Cemaleddin Hatib diyor ki:
Evine'de (Irak'ta) satın alma ihtiyacı duyduğum bir bostan vardı. Bir gün Ahmed Rıfai'den bostan sahibi Şeyh İsmail'le konuşmasını ve bostanı bana ondan alıvermesini taleb ettim. Ahmed Rıfai de "baş üstüne" dedi, birlikte bostan sahibine gittik. Satış için arabuluculuk yaptı. Adam ise bostanı satmaya yanaşmadı. Teklifte ısrar edilince bostan sahibi dedi ki:
- Ey efendim, benim istediğim fiyatla alacak olursan sana satarım.
- Ey İsmail söyle bana, ne kadar istiyorsun?
- Efendim, onu benden cennette bir köşk karşılığında alabilirsin!

İnsanlar Muhakkak Hüsran Içindedir

Vehbi Tülek

Dâvûd-i Tâî

Vehbi Tülek

Dâvûd-i Tâi hazretleri, Tayy kabilesine mensûb olduğu için "Tâi" ve Kûfe'de doğduğu için "Kûfi" nisbeleriyle meşhurdur. Aslen Horasanlıdır. Doğum târihi bilinmemektedir. 781 (H.165) senesinde Bağdat'ta vefât etti. Kabri oradadır...
Gençliğinde ilim tahsiliyle meşgûl olan Dâvûd-i Tâi'nin kalbinde dünyâya karşı sevgi de vardı. Bir gün ölen bir kimsenin arkasından birinin şu beyiti okuduğunu duydu:
Hangi güzel yüz ki toprak olmadı,
Hangi ceylan göz ki yere akmadı!..

Eshâb-ı Kiramın En Üstünleri Hakkında

Vehbi Tülek

Nizâ­meddîn Ev­liyâ Ve ­has Ta­le­be Ziy­âed­din

Vehbi Tülek

Abdullah Bin Necmüddîn

Vehbi Tülek

Mısırlı Velî Şeyh Ibni Nûh

Vehbi Tülek

Vanî Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

Abdurrahîm Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yüz Vermedin!

Yüz Vermedin!

Fakih Îsâ bin Muhammed şöyle anlatır:

Uzak bir diyârda idim. Abdullah el-Ayderûs'u açıkça bulunduğum yerde görmeyi temenni etmiştim. Mescide gittim. Oraya bir dilenci ve yanında birisi gelip benden bir şey istedi. Bir şey vermedim. Oradan ayrılıp başka yere gittim. O dilenci ve yanındaki kişi benim arkamdan geldi. Sonra yine yanıma yaklaşarak benden bir şeyler istedi. Yine yüz vermedim. Bunun üzerine o dilenci ve yanındaki ayrılıp gitti. Bir müddet sonra ben, Abdullah el-Ayderûs'un bulunduğu yere döndüm. Şeyh Abdullah'ın yanına giderek; "Ben sizi gittiğim yerde alenen görmeyi temenni ettim. Lâkin bu isteğim hâsıl olmadı." dedim. Bunun üzerine Ebû Muhammed el-Ayderûs ; "Sana aleni görünmem hâsıl oldu. Falan gün duhâ vaktinde sen falan mescidde idin. Senin yanına bir dilenci geldi. Yanında birisi de vardı. Senden bir şeyler istediler. Onlara bir şey vermedin. Sonra kalkıp bir yere gittin. Onlar da seni tâkib etti ve yine bir şeyler istediler. Yine yüz vermedin. İşte o dilencinin yanındaki ben idim. Ben, senin yanına o kılıkla gelmiştim." dedi. Ben; "Efendim! Sizin dedikleriniz doğrudur. Fakat o size fazla benzemiyordu." deyince, Şeyh Abdullah da; "Eğer ben bu hâlimle senin yanına gelse idim, sen beni tanır ve insanlara haber verirdin." buyurdu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

SelÂmetle Gidip Gel

Allah Nasil Misafir Edilir?

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Cünnetü'l-esmâ

Sarik Ve Sakal

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek