Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.547.848

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dilini Tutan Kimseye Cennet Kapıları Açılır

Hilâl bin Muhammed Haffâr hazretleri hadîs âlimidir. İran asıllı olup, 322 (m. 934) yılında Bağdad’da doğdu. 414 (m. 1023) yılında aynı yerde vefât etti. Zamanındaki birçok âlimden ilim tahsil edip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Bağdad’da, yıllarca hadîs ilminde en sağlam âlim, müsned kabul edildi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanoğlunun Ölüsünden Böyle Kaçarsin

Karamanoğlu 2. Mehmed Bey, Osmanlı Hükümdarı Çelebi Mehmed Han ile akraba olmasına rağmen, onunla sürekli savaşırdı. Bir defasında Osmanlı askeri Rumeli'de seferdeyken, 1413 senesinde Bursa'yı kuşatmış, fakat kaleyi savunan Hacı İvaz Paşa'yı teslime mecbur edememişti. Bunun üzerine kendi öz dayısı olan ve bütün dünya Müslümanlarının kahraman sıfatıyla tanıdıkları Yıldırım Bayezid Han'ın kabrini yakmak gibi akıl almaz bir harekette bulundu.

Ağustos ayında, Edirne'de vefat etmiş olan Musa Çelebi'nin cenazesinin Bursa'ya getirilmekte olduğu haberini alınca, Bursa kuşatmasını bırakarak geri çekilme emrini verdi. Bu emri gururuna yediremeyen "Harman Danası" lakaplı bir subayın Karamanoğluna sorduğu şu soru, onun idamına sebep olmuştu:"Sultanım, sen Osmanoğlu'nun ölüsünden böyle kaçarsın, eğre dirisi gelseydi halin nice olurdu!"

Vehbi Tülek

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

5 - Doğan Bey Ve Yildirim Bayezid

Vehbi Tülek

Şehzade Selim Ve Mevlana Celaleddin-i Rûmî

Vehbi Tülek

Kânûni Sultan Süleymân Hanın oğlu Şehzâde Bâyezid saltanat iddiâsı ile ayaklanmıştı. Kânûni, diğer oğlu Selim'i, onun üzerine gönderdi. Şehzâde Selim kuvvet leri ile Konya'ya geldi. O öncelikle Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi hazretlerinin kabrini ziyâret etmek istedi. Yanında bulunanlarla birlikte türbeye girdi. Her zamanki yürüyüşü ile serbest bir şekilde kabre doğru ilerlerken, türbedâr Mahmûd Dede önünü kesti ve; "Mânâ âleminin sultanları olan böyle mübârek zâtların huzûrunda mütevâzi ve boynu bükük olmalıdır." diyerek ziyâret usûlünü hatırlattı. Bunun üzerine şehzâde ve yanındaki askeri erkân hatâlarını anladılar. Orada bulunan mihrabda Allah rızâsı için namaz kıldılar.

Ağirliğinca Altin Ederdi

Vehbi Tülek

Hirka-i Saadet Merasimi

Vehbi Tülek

Bir Çavuşun Subayina Mektubu

Vehbi Tülek

Cağaloğlu SinÂn Paşa (çağalazâde)

Vehbi Tülek

Valide Suyu

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Bayezid Ve Baba Yusuf Sivrihisari

Vehbi Tülek

Huri Kizi İstiyorum

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Sûmâme Bin Üsâl (radıyallahü Anh)

Sûmâme bin Üsâl, Mekke ile Medine arasında, Yemâme mıntıkasında ikâmet eden Beni Hanife kabilesinin reislerinden idi. Bir ara, Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) huzûrlarına gelip, öldürme teşebbüsünde bulundu. Bunun üzerine Resulullah efendimiz onun kanının akıtılmasını mubah kıldı...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bu Hasletlerin Bulunduğu Kimse, Cennete Girer

Vehbi Tülek

Hamîdüddîn Râmûşî hazretleri hadîs, fıkıh ve tefsîr âlimlerindendir. Buhârâ’da doğdu. Zamanının tanınmış âlimlerinden ilim öğrenen Hamîdüddîn Râmûşî, hadîs ilminde hafız (yüz bin hadîs-i şerîfi ezbere bilen) idi. 666 (m. 1268) senesinde vefât etti. Naklettiği hadîs-i şerîflerden bazıları:

Molla Marûf Nûdihî

Vehbi Tülek

Evliyânın Baş Tâcı Abdurrahmân Tafsûncî

Vehbi Tülek

Abdurrahmân Tafsûnci, meşhûr velilerdendir. Künyesi Ebû Muhammed'dir. Tafsûnc veya Tagsûnc denilen yerde yerleştiği için Tafsunci nisbesi ile meşhur oldu. Tafsûnc, Bağdâd'a bağlı ve Dicle kıyısında bir beldenin adıdır.
Abdurrahmân Tafsûnci hazretlerinin doğumu ve nesebi hakkında kaynaklarda bilgi yoktur. Abdülkâdir Geylâni hazretlerinin talebesidir. 1115 (H.550) senesinden önce hocası Abdülkâdir Geylâni'nin sağlığında vefât etti. Kabri Tafsûnc'da olup ziyâret yeridir...

ben Allah'ın Affını Umarım

Vehbi Tülek

Âdem Aleyhisselâm

Vehbi Tülek

Kur'ân-ı Kerimin Bütün Sûreleri "muciz"dir

Vehbi Tülek

Hüseyin Burhâneddîn Efendi

Vehbi Tülek

Saîdüddin Fergânî

Vehbi Tülek

Şerefüddîn Yahyâ Acîsî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
SelÂmetle Gidip Gel

SelÂmetle Gidip Gel

Abdülehad Efendi bir gün, talebelerinden birisinin bir iş için Üsküdar'a gidip gelmesini istedi. Fakat o gün çok fırtınalı idi. Kayık hiç işlemiyordu. Bu yüzden talebelerden kimse, ben gidip gelirim, diyemedi. Nihâyet içlerinden biri, Abdülehad Efendinin emrini yerine getirmek için kendisinin Üsküdar'a gidip geleceğini söyledi. O zaman Abdülehad Efendi o talebesine; "Selâmetle gidip gel." diye duâ etti. O talebe Eminönü'ne geldiğinde, yüz kadar kayıkçıdan ancak birini Üsküdar'a gidip gelmeye iknâ edebildi. Kayıklarından birisini denize indirdiler. Bir ok atımı gitmeden, fırtına dindi, deniz sâkinleşti, rüzgâr uygun bir yöne doğru esmeye başladı. Yelken açıp, Üsküdar'a kısa zamanda gidip geldiler. Dönüşte talebe durumu Abdülehad Efendiye bütün tafsilâtıyla anlattı. Abdülehad Efendi talebesine çok duâ etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Üç Kandil

Bunlar Şarapti

Ahde Vefa

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Kul Hakkı

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek