Yolumuzu Aydınlatanlar • 12.01.2007
Büyük mutasavvıf Abdülgaffâr Gencevi hazretleri, Azerbaycanlı velilerdendir. Kâmil ve mükemmil bir zat idi. En büyük talebelerinden biri, Şems-i Tebrizi'nin torunlarından olan Pir Muhammed Gencevi'dir...
Şeyh Abdülgaffâr hazretlerinin âilesi bir gece yarısı; "Sizden sonra yerinizi hangi oğlunuza bırakacaksınız?" dediler. "Oğullarımızın bizim yerimize geçme hakları yoktur. Yerime Pir Muhammed geçecek, ona bırakacağım" deyince, râzı olmadılar. "Oğullarından birini elbette yerine bırakmalısın" dediler ve bu hususta ısrar ettiler...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 13.01.2007
Zamânının usûlüne göre ilim tahsilinde bulunan Arabi Feştâli el-Mağribi hazretleri, fıkıh ilminde yüksek âlim oldu. Pek çok âlim ve evliyânın ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulundu. Kendisini zâhiri ilimler yanında tasavvuf ilminde de yetiştirdi. İlim ve tasavvufta yüksek dereceye ulaşan Arabi Feştâli hazretleri, ders okutup talebe yetiştirdi. Birçok âlim ve veli onun meclisinde yetişti. Ebû Mesûd ed-Debbağ ondan ilim öğrenen kimselerdendir...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 14.01.2007
Abd-ül a'lâ bin Müshir el-Gassâni, Şam'ın meşhûr hadis hâfızı (rivâyet edenleriyle birlikte yüzbin hadis-i şerifi ezbere bilen hadis âlimi). Künyesi "Ebû Müshir"dir. 140 (m. 757) senesinde doğup, 218 (m. 833) senesinde Bağdâd'da vefât edip, Tibn kapısında defnedilmiştir. Ona İbn-i Ebi Dârime de denir. Şam'ın hadis, megâzi (muharebeler ve muharebe târihi) âlimi idi. Aynı zamanda Şamlıların târihlerini, neseplerini (soylarını) çok iyi bilirdi...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 17.01.2007
Haleb'de dünyâya gelen Hüseyin bin Ahmed el Mûsuli hazretleri, küçük yaştan itibârenilim tahsil etti. Zamânındaki âlim ve velilerin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulundu. Mûsul'a gelip orada yerleşti. Zâhiri ve bâtıni ilimlerde yüksek bir âlim ve tasavvuf yolunda olgun bir veli oldu. Bilhassa Şâfii fıkhında âlim idi. İnsanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını anlattı. Onların dünyâ ve âhirette saâdet ve mutluluğa kavuşmaları için gayret etti. Pekçok kerâmetleri görüldü...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 15.01.2007
Büyük veli Şems-i Tebrizi hazretleri Şam'dan Konya'ya geliyordu... Yol üzerinde bulunan bir hana uğrayarak burada yatmak istedi. Fakat uğradığı bütün hanların dolu olduğunu, hiç kalacak yerlerinin olmadığını öğrenince, bir câmiye gitti. Orada yYatsı namazını cemâatle kıldı. Cemâat dağıldığında, o hâlâ duâya devâm ediyordu. Duâsını bitirdiğinde, câmide kimse kalmamıştı. Cübbesini çıkarıp başının altına koyarak uzandı. Günlerce süren yolculuğun verdiği yorgunlukla hemen kendinden geçti...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 16.01.2007
Ebû Bekr Ayderûs hazretleri, Peygamber efendimizin soyundan olup, seyyiddir. Zamânın meşhur ve benzeri az görülen kıymetli âlim ve velilerinden idi. Babasına o doğmadan önce rüyâsında kıymetli bir evlâdı olacağı müjdelenmiştir...
Bu mübarek zat, küçük yaşta babasından ilim öğrenmeye başladı. İlk temel bilgileri babasından öğrendikten sonra beldesinde bulunan âlimlerden ilim öğrendi.
Yolumuzu Aydınlatanlar • 18.01.2007
Ali Râmiteni hazretleri, İslâm âlimlerinin ve evliyânın büyüklerindendir. Buhârâ yakınlarındaki Râmiten kasabasında doğdu. Doğum târihi belli değildir. 1328 (H.728) yılında Harezm şehrinde vefât etti...
Ali Râmiteni hazretleri, memleketi olan Râmiten'de küçük yaştan itibâren ilim tahsiline başladı. Akıl ve zekâsının parlaklığı, kavrayış kâbiliyetinin yüksekliği dolayısıyla kısa zamanda ilim yolunda yükseldi. Sonunda herkese ilim saçan, yol gösteren, kalbinden nûr ve hikmet kaynakları fışkıran hazret-i Şeyh Mahmûd-i İncirfagnevi'ye kavuştu...
Yolumuzu Aydınlatanlar • 19.01.2007
Hakem bin Abdülmelik, Endülüs Emevi halifelerindendir. İspanya, 711 tarihinde Tarık bin Ziyad kumandasındaki Müslümanlar tarafından fethedildi. Önce Şam'daki Emevi devletine bağlı bir eyalet idi. Sonra 765-1031 yılları arasında Endülüs Emevi Halifeleri Endülüs'te hakimiyet kurmuştur. İlk hükümdar I. Abdurrahman'dan itibaren Üçüncü Hişam'la sona eren bu devlet, 275 sene yaşadı. Üçüncü Abdurrahman'a kadar "Kurtuba Emirliği" diye adlandırılan devlete bu hükümdar zamanında "Endülüs Emevi Hilafeti" namı verildi. Hükümdar, "Emir-ül Mü'minin" unvanını aldı.
Yolumuzu Aydınlatanlar • 20.01.2007
Ahmed bin Ömer, (Ebü'l-Abbâs) büyük velilerdendir. Ömrü Ehl-i sünnete hizmetle geçmiştir. Bilhassa "Münazara" ve "Cedel" ilminde(muhalif tarafın fikirlerini çürütüp kendi fikirlerini benimsetmek üzere geliştirilen ilim) onun karşısına çıkanlar mağlup olurlardı. Ayrıca, uzakta olan Ehl-i sünnet muhaliflerine de reddiyeler yazıp gönderirdi. Kendisine "Elbâz-ül-eşheb" denilirdi. 249 (m. 863) yılında doğdu. 306 (m. 918) senesinde vefât etti. Kabri Bağdâd'dadır.
Yolumuzu Aydınlatanlar • 21.01.2007
Endülüs Emevi Devleti 765-1031 yılları arasında İspanya'da hakimiyet kurdu. İspanya'ya ilk olarak 711 tarihinde Tarık bin Ziyad kumandasında çıkan Müslümanlar, kısa zamanda bütün yarımadayı fethettiler. Burası Şam'daki Emevi halifeliğine bağlı bir eyalet olarak idare edildi. Abbasi hanedanı halifeliği ele alınca, Emevi ailesinden Abdurrahman bin Muaviye Kurtuba'ya giderek emirliğini ilan etti (756). Sonra da Halife olarak tanındı.