KATEGORİ: Yolumuzu Aydınlatanlar

“seyyid-i Sırdân” Burhâneddîn-i Tirmizî

Seyyid Burhâneddin-i Tirmizi, Behâeddin Veled'in talebelerindendir. Bu büyük veliye intisap ettikten sonra bir müddet kırlara düşüp, tecelli nurlarının çokluğundan kararsız olmuştu. Riyâzeti pek sever, nadiren de yemek yerdi. Kalplerdeki sırları söylediği için Horasan, Buhara, Tirmiz ve civarında "Seyyid-i Sırdân" diye tanınırdı. Behâeddin Veled'in Horasan'dan göç edişinden sonra Tirmiz'e gitmiş ve orada inzivaya çekilmişti...

Vehbi Tülek

Anadolu Velîlerinden Muhammed Hazîn

Küçük yaşta ilim tahsiline başlayan Muhammed Hazin, ilim öğrenmek için Seyyid Tâhâ hazretlerine gitti. Seyyid Tâhâ, Muhammed Hazin'e; "Senin işin Osman-ı Tavili'nin elindedir. Ona gidiniz" buyurdu. Bunun üzerine Muhammed Hazin Irak'a gitti. Şeyh Osman Tavili'nin sohbetlerinde bulundu ve kemâle geldi. İcâzet alıp memleketi olan Siirt'e döndükten sonra Ulucâmi'de vaaz ve nasihatlere başladı. Muhammed Hazin ömrünün sonuna kadar insanlara Allahü teâlâya kavuşturan Ehl-i sünnet vel-cemâat yolunu anlatmaya çalıştı. Sohbetleri çok bereketli olurdu. Çok talebe yetiştirdi...

Vehbi Tülek

Seyyid Osman Fadlı Efendi

Şumnulu Seyyid Fethullah Efendinin oğlu olan Osman Fadlı Efendi uzun yıllar İstanbul'da yaşadı ancak daha sonra Kıbrıs'a yerleşmiştir. Kıbrıs'ta "Kutup Osman" ismiyle bilinir. 1691 (H.1102) senesinde Kıbrıs'ın Magosa şehrinde vefât etti. Kabri Magosa'dadır.
Sultan Dördüncü Ahmed Han, Osman Fadlı Efendiyi çok severdi. Zaman zaman saraya dâvet eder, vaaz ve nasihatlerinden istifâde ederdi. Sultan bilemediği takıldığı mevzuları ona sorar, istişâre ederdi. Hattâ Ramazân-ı şerifte, iftarda Seyyid Osman Fadlı'nın önünden artan yemeklerinden bereketlenmek için ister, iftârını onunla yapardı...

Vehbi Tülek

Hanbelî F1k1h âlimi Muhammed Kudâme

Muhammed Kudâme, veli ve Hanbeli mezhebi fıkıh âlimlerindendir. İsmi Muhamed, künyesi Ebû Ömer'dir. İbn-i Kudâme ismiyle de tanınmıştır. Babasının adı Ahmed'dir. 1134 (H. 528) senesinde doğdu. 1210 (H.607) yılında Dimışk'ta (Şam) vefât etti...
Küçük yaşta tahsile başlayan İbn-i Kudâme, önce Kur'ân-ı kerimi ezberledi. Ebû Amr'dan, babasından ve birçok âlimden hadis-i şerif dinledi. Sonra Mısır'a gitti. Orada Hanbeli mezhebi fıkıh bilgilerini öğrendi ve Ali ibni Beri'den nahiv ilmini okudu.

Vehbi Tülek

Mübarek Serhendli Muhammed Sâdık

Muhammed Sâdık hazretleri 1591 (H.1000) senesinde Serhend'de doğdu. 1599 senesinde pederi ile birlikte Hâce Muhammed Bâki-billah ile görüştü. Ondan cenâb-ı Hakk'ı zikretmek, murâkabe etmek için vazife almakla ve ona bağlı bir talebe olmakla şereflendi. İstidâdı, fıtratı ve yaratılışı yüksek olduğundan, onların terbiyesi ve merhametli nazarlarının bereketleri sayesinde kıymetli hâllere, yüksek makamlara kavuştu. Daha çocukken, uzak yerlerdeki şeyleri, mezardaki hâlleri keşfederdi. Sonra peder-i âlisi İmâm-ı Rabbâni'den feyz alarak, kemâl mertebelerinin sonuna erişti.

Vehbi Tülek

“mısır’ın Güneşi” Muhammed Şâzilî

Muhammed Şâzili, küçük yaşta öksüz kalmıştır. Onu teyzesi büyütmüştür. Kendisini sanâta verdiler, fakat o medreseye kaçtı. Medrese arkadaşlarından biri de, meşhûr muhaddis İbn-i Hacer Askalâni'dir. 1443 (H.847) senesinde vefât etti. Mısır'da Berekât denilen yere defnedildi. Kabri meşhûr olup, kıymetini bilenler tarafından ziyâret edilmektedir...

Vehbi Tülek

Gariplerin Sığınağı Nasûh Çelebi Belgrâdî

Akli ve nakli ilimleri tahsil etmek için İstanbul'a gelen Nasûh Çelebi, zamânının meşhûr âlimlerinden istifâde etti. Bu arada tanıştığı, Nakşibendiyye yolunun mensublarından İskender Efendinin sohbetlerine devâm etti. O mübârek zâtın ilim ve feyzinden istifâde etti. Yıllarca hizmetinde bulunup, kalbini tasfiye ve nefsini tezkiye eyledi. Ahlâkı güzelleşti. Yüksek makamlara kavuşup kemâle geldi. Serhat boylarında, insanlara doğru yolu göstermek, Allahü teâlânın rızâsı için cihâd eden İslâm ordusuna yardım etmek vazifesi ile Belgrat'a gönderildi...

Vehbi Tülek

Bir Gönül Sultanı Ahmed El-mukrî

Ebû Abdullah el-Mukri, evliyânın büyüklerindendir. Künyesi Ebû Abdullah, ismi Muhammed bin Ahmed el-Mukri'dir. Ebû Abdullah; Yûsuf bin Hüseyin Râzi, Abdullah el-Harrâz, Muzaffer el-Kirmanşâhi, Ruveym bin Ahmed, İbn-i Ceriri ve İbn-i Atâ'nın sohbetlerinde bulundu, onlardan ilim öğrendi. Ayrıca Ahmed bin Hanbel'in oğlu Abdullah'ın talebesidir.

Vehbi Tülek

Mevlânâ Seyyid İbrâhim Efendi

Mevlânâ Seyyid İbrâhim Efendi, on beş ve on altıncı asırlarda Anadolu'da yetişen İslâm âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. İsmi, Mevlânâ Seyyid İbrâhim bin Muhammed bin Hüseyin bin Ali el-Horasâni olup, Mevlânâ Seyyid İbrâhim adı ile tanınır. Ayrıca "Emir Efendi" diye de bilinir. Babası Horasan diyârının ileri gelenlerinden Sadrüddin Muhammed isminde bir zât olup, Anadolu'ya gelerek, Amasya yakınında bulunan Yenice ismindeki köyde yerleşmişti. O köyde bulunan büyük bir zâviyede talebe okuturdu. İbrâhim Efendi bu köyde dünyâya geldi...

Vehbi Tülek

Mezheb İmamı Mâlik Bin Enes

İmâm Mâlik bin Enes, 708 (H.90) senesinde Medine-i münevverede doğdu. Doğum târihiyle ilgili başka rivâyetler de vardır. 795 (H.179) senesinde Medine-i münevverede vefât etti.
Tebe-i tâbiinden olan Mâlik bin Enes, ilimle ve hadis-i şerif rivâyetiyle meşgûl olan bir âilede ve çevrede yetişti. Dedesi Mâlik, babası Enes, amcası Süheyl hadis-i şerif rivâyet etmişlerdir. Sevgili Peygamberimizin yaşadığı ve İslâm dininin hükümlerinin vazedildiği zamânın en önemli ilim merkezlerinden olan Medine-i münevverede hayat sürdü.

Vehbi Tülek

Kişiyle Alay Etmenin Sonu Pişmanlıktır

Vehbi Tülek

İnsanlarla Uğraşmakta Hayır Ve Fayda Yoktur

Vehbi Tülek

Ey Mahmûd! Uzat Elini Seni Yukarı Çekeyim

Vehbi Tülek

Nefis, Çok Övülmesi Yüzünden Firavunlaştı

Vehbi Tülek

İnsanların Hep Iyi Taraflarını Gör, Günahlarını Araştırma!

Vehbi Tülek