Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.383.992

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Rüşd Ve Hidâyet, Onun Vasıtasıyla Gelmektedir

Kâk Ahmed Efendi Kadirî şeyhlerindendir. Berzenciye Seyyidlerinden olup Kuzey Irak’ta Süleymaniye’de doğdu ve orada yaşadı. 1315 (m. 1897)’de memleketinde vefat etti. “Rağbetü't-Talibin Fi Fazileti'l-İlmi Ve'l-Ülemai'l-Âmilîn” isimli eseride şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanli'da Tören

Osmanlıda dini bayramlarda yapılan merasimlerin dışında bir çok kutlamalar yapılır ve bu kutlamalara da 'alay' adı verilirdi. Saray erkânının halkla kaynaşmasına vesile olan bu alaylar, halk tarafından büyük ilgi görür ve çok ihtişamlı olurdu. Halkın da coşku ile katıldığı bu alaylarda bakın hangi kutlamalar yapılırmış.Hırka-i Saadet Alayı: Her yıl Ramazan ayının onbeşinci günü bütün devlet erkânı Ayasofya'da şeyhülislam ile namaz kıldıktan sonra saraya gelirler ve arz odasında toplanırlar dı. padişah ve saray erkânının da katılmasıyla Hz. Peygamber (A.S.)'ın mübarek hırkalarının muhafaza edildiği Hırka-i Saadet odasına gidilirdi. Yedi bohçaya sarılı altından yapılmış sandık padişah tarafından açılırdı. Bu sırada hafızlar Kuran-ı Kerim okumaya başlarlardı. İlk önce Padişah, daha sonra işaret ettiği kişiler hırkaya yüzlerini sürerlerdi. Ayrıca valide sultanın öncülüğünde harem halkı da ziyaretlerini yapardı. Ziyaretler bitince sanduka bizzat padişah tarafından kilitlenirdi.

Vehbi Tülek

34 - 93 Harbinden Bir Sayfa

Vehbi Tülek

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

İkinci Bayezid HÂn’in Tuğlasi

Vehbi Tülek

Sultan II. Bayezid Han rahmetullâhi aleyh, her seferden dönüşünde elbisesine bulaşan tozları toplar ve bir kavanozda biriktirirdi.Yine bir harp dönüşüydü. Bayezid Han elbisesini çıkartmış, üzerindeki tozları toplamaya başlamıştı. Hanımı Gülbahar Hâtun, merakla sordu:" Pâdişâhım, merakımı hoş görün, ama, o tozları niçin biriktirdiğinizi sorabilir miyim? Pâdişah:" Elbette Gülbahar Hâtun, diye karşılık verdi ve devamla, benim senden gizlim yoktur. Bu tozlardan bir tuğla döktürüp mezarıma koyulmasını vasiyet edeceğim. Çünkü Allah, ayakları Hak yolunda tozlananları cehennem ateşinden koruyacağını buyurmaktadır. İşte Hak yolunda küffarla savaşırken üstümüze bulaşan tozları bu yüzden topluyoruz. Vasiyetimizdir; öldüğümüzde bu tozları kabrime koysunlar.Sultan II. Bayezid Han, biriktirdiği bu tozlardan bir tuğla yaptırdı. Bu tuğla, vasiyeti gereğince, öldüğü zaman kabrine kondu.

Sultan Ii. Mahmud Ve Patrik Gregorios

Vehbi Tülek

İdris Baba Ve Hasan Paşanin Hirkasi

Vehbi Tülek

Şimdi Olmaz, Vezirler Var!

Vehbi Tülek

Bosna Fatihi Mahmûd Paşa

Vehbi Tülek

Sultanzade Gazi Hüsrev Bey’in Türbesi

Vehbi Tülek

Alin Terinde Bereket Vardir

Vehbi Tülek

Devlet Yikildiktan Sonra

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ey Insan, Gaflet Uykusundan Uyan

Şemsüddin Muhammed Karâfi hazretleri Mâliki mezhebi fıkıh ve hadis âlimidir. 801 (m. 1399)'da Kâhire'de doğdu ve 867 (m. 1463)'de aynı yerde vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kur’ân-ı Kerîmi, Hakkını Vererek Okumak

Vehbi Tülek

Takıyyüddin Muhammed el-Mısri hazretleri kıraat ve hadis âlimidir. 682'de (m. 1283) Kahire'de doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden kıraat ilmi tahsil etti ve çok talebe yetiştirdi. 745'te (m. 1344) Kahire'de vefat etti. Buyurdu ki:

Ziyaeddin Makdisi

Vehbi Tülek

Onun Konuşması Ancak Vahiydir

Vehbi Tülek

Fahrüddin Ahmed İbnü'l-Fasih hazretleri Hanefi fıkıh âlimidir. 680 (1281) yılında Kûfe'de doğdu. Burada fıkıh âlimlerinin derslerinde yetişti. Bağdat'ta Müstansıriyye Medresesi'nde, sonra Şam'da Reyhâniyye Medreselerinde müderrislik yap­tı. 755'te (m. 1354) Şam'da vefat etti. Şöyle buyurdu:

Bir Garip Müderris Molla Lütfi

Vehbi Tülek

İmamzade Esad Efendi

Vehbi Tülek

ey Kişi! Ben Rahip Değilim

Vehbi Tülek

Süveyd Sincârî Ve Bir Günahkârın Affı

Vehbi Tülek

Abdestte Kullanılan Suya "müstamel Su" Denir

Vehbi Tülek

Ebû İshâk Şîrâzî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Helvaci Çocuk

Geç Gelen Kurtarıcı

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Kum Ve Kaya

Abdullah-i EnsÂrî

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Cünnetü'l-esmâ

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek