Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
(Rahmetullahi Aleyh)
e-Gazete (Bugün)
Bizim Sayfa (Bugün)
16.485.480
Caliyet-ül Ekdar
Silsile-i Aliyye Büyükleri
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
Kanuni Sultan Süleyman, Macaristan Kralına Yanoş Zapolya'nın tayin edildiğini bütün Avrupa'ya bildirmişti. Fakat Avusturya kralı Ferdinand bunu tanımıyor, kendisinin aynı zamanda Macaristanın da kralı olduğunu iddia ediyordu. Zapolya'nın ölümünde onbeş gün önce bir oğlu olmuştu. Ferdinand bunun gayrimeşru olduğunu, kendi çocuğu olmadığını ileri sürerek yeniden Macarisan tahtı üzerindeki hak iddia etmeye başladı. Kanuni, bu durumun ne derece doğru olduğunu araştırmak için Macaristan'a bir çavuşun gönderilmesini emretti. Çavuş, Budin'e gelince, Zapolya'nın karısı İzabella kucağında çocuğu ile onun yanına geldi ve:-İşte Zapolya'nın ve benim oğlumu Padişah'ın himayesine bırakıyorum...dedi.Bu sözler üzerine Çavuş:-Çocuğunuz şu andan itibaren Macaristan kralıdır ve Osmanlı himayesi altındadır. Bunun için Padişahımız Sultan Süleyman Han adına yemin ediyorum...dedikten sonra İstanbul' a döndü ve padişaha hadiseyi arzetti.
Yavuz Sultan Selim, Çaldıran Savaşı dönüşünde daha önceki isyân teşebbüsleri sebebiyle suçlu bulduğu Veziriâzam Dukakinoğlu Ahmed Paşayı Amasya'da idâm ettirdi ise de boşalan göreve kimseyi getirmedi. 1515 ilkbaharında Sinan Paşayı Dulkadiroğlu Alâüddevle üzerine gönderdi. Hadım Sinan Paşa, Alâüddevle'yi mağlub ettikten sonra başını keserek Yavuz Sultan Selim'e gönderdi ve bu başarısından dolayı boş bulunan veziriâzamlık makâmı kendisine verildi. Bu vazifede üç ay kalan Sinan Paşanın yerine beşinci defâ olmak üzere Hersekzâde Ahmed Paşa getirildi. Ancak Hadım Sinan Paşanın azledilmesi herhangi bir hatâ sebebiyle olmadığından kendisine karşı Pâdişâh'ın teveccühü devâm ediyordu. Nitekim çok geçmeden Diyarbekir taraflarında İranlıların bâzı hareketlerinden dolayı Pâdişah, Hersekzâdeyi azlederek hapsettirdikten sonra yerine tekrar Sinân Paşayı getirdi (1516).
Ömer bin Abdurrahmân ibn-i Muhaysın hazretleri "On dört kıraat imamı"ndan biridir. Kıraat tahsilini Mücâhid bin Cebr ve Said bin Cübeyr'den yaptı. Kendisinden Süfyân bin Uyeyne, Süfyân-ı Sevri gibi âlimler ilim tahsil etti. İbn-i Muhaysın 123 (m. 741)'de Mekke'de vefat etti. Şöyle anlatır:
Hezârgradlı Feyzullah Efendi Osmanlı âlim ve velilerindendir. Şimdi Bulgaristan'da bulunan Silistre'nin Hezârgrad kasabasında 1805 (H.1220) senesinde doğdu. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdi hazretlerinin halifelerinden Hüseyin Vâiz Efendinin sohbetlerinde yüksek derecelere kavuştu. Onun vefatından sonra da Konya'da Muhammed Kudsi Efendiye intisab etti. İcâzet ve hilâfet verilerek Malatya'ya gönderildi. Nihayet İstanbul'a gidip talebe yetiştirdi. 1876 (H.1293)'de İstanbul'da vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
Abdülvehhâb Enmati hazretleri hadis âlimidir. 462'de (m. 1069) Bağdat'ta doğdu ve orada yaşadı. Zamanın büyük âlimlerinden hadis tahsil ederek "Bağdat muhaddisi" ve "hadis hafızı" unvanları verildi. Vefatına kadar hadis okuyup okutmaya ve talebe yetiştirmeye devam etti. 538 (m. 1143)'te Bağdat'ta vefat etti. Orucun fazileti hakkında şu hadis-i şerifleri nakletti:
Bir padişah, bir iki vezirini ve diğer erkandan birkaçını yanına alarak payitahta yakın köylerde bir gezintiye çıkmıştı Payitahttan ayrılıp bir kaç saatlik bir yol katettikten sonra yolları üzerindeki bir nar bahçesinin kenarında oturdular. Bahçede çalışan bir ihtiyar onları fark edince hemen bahçeye davet etti ve hemen gidip bahçe içindeki kulübeden kalaylı, tertemiz bir tas getirdi. En yakındaki ağaçtan iki nar kopardı ve sıktı. Padişah nar şerbetini içti ve çok beğendi. Bütün vücuduna bir zindelik ve ferahlık yayılmıştı. İhtiyar çiftçi padişahın beraberindeki herkese sırayla nar şerbeti ikram etti.